Dermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Köksal, yaz mevsimiyle birlikte güneş yanıkları, böcek ısırıkları, ter bezi problemleri, havuz enfeksiyonları ve deri alerjilerinin gerekli önlemler alınmadığında ciddi sorunlar oluşturduğunu ifade ederken, “Bazı saatlerde güneşe koruyucusuz çıkmayın diyoruz, ancak hastalarımız bırakın güneş koruyucuyu güneşin zararlı ışınlarını emici özelliği olan yağları sürüp saatlerce güneşlenip 2. derece ciddi güneş yanıklarıyla karşımıza geliyorlar” dedi.
Dr. Hacer Köksal, yaz mevsiminde cildi isyan ettiren faktörlere dikkat çekti. Bu dönemde karşılaştıkları deri problemlerini 5 başlık altında toplayan Uzm. Dr. Köksal, “Mevsime uyum sağlamak için derimizi açıkta bırakan kıyafetlere geçince güneş ışınlarına daha çok maruz kalıyoruz. Bu da çeşitli deri sorunlarına yol açıyor, başta güneş yanıkları olmak üzere böcek ısırıkları, deri alerjileriyle yanı sıra ter ve havuz kaynaklı deri enfeksiyonları şikayetiyle kliniğimize başvuran hasta sayısı her geçen gün artıyor” diye konuştu.
Güneş yanıkları konuşunda her yıl yaz mevsimi başlarken defalarca uyarıda bulunduklarını kaydeden Köksal, “Ama yine de bu soruna engel olamıyoruz. Güneş ışınlarının dik geldiği ve yakıcı etkisinin fazla olduğu 11.00-16.00 saatleri arasında zorunlu olmadıkça güneş koruyucusuz dışarıda bulunmayın uyarısı yapıyoruz. Ama hastalarımız bırakın güneş koruyucusuz çıkmayı güneşin zararlı ışınlarını emici özelliği olan yağları sürüp saatlerce güneşleniyorlar. Tabii ki sonucunda da derinin su toplamasına kadar giden 2. derece yanıklarla karşımıza geliyorlar. O nedenle uygun güneş koruyucusuz asla dışarı çıkılmamalı. Diğer bir problem derimizi açıkta bırakan kıyafetler giymenin yanında plajda, ormanda, bahçelerde vakit geçirmeye bağlı olarak böcek ısırıkları. Sinek, arı, kene, örümcek ve daha birçok canlının derimiz üzerinde ısırığı sonrası salgısının zehirli veya alerjik etkisiyle derimiz şişer, kızarır kaşınır, bazen ağrı ve ısı artışı eşlik eder. Her böcek ısırığı deri enfeksiyonuyla sonuçlanmaz ancak yine de bu konuda dikkatli olup kızarıklık, şişlik, ağrı belirtileri giderek artıyorsa mutlaka dermatoloji hekimine başvurulmalıdır” dedi.
“Ter, derimize deterjan etkisi yapıyor”
Dermatoloji Uzmanı, diğer problemleri de şöyle sıraladı: “Yazın ter bezlerimiz vücut ısı dengesini sağlamak için çok yoğun çalışır. Ter içeriğindeki tuz nedeniyle derimize deterjan etkisi gibi tahriş edici etkisi olur. Çok terleyen kıvrım bölgeleri dirsek içlerinde boyunda ve diz arkalarında kızarıklık, kuruluk ve acıma şikayeti şeklinde ter ekzeması en sık karşılaştığımız ter problemidir. Bunun yanında terleyen vücudumuza yıkamadan sürülen yağlar gözenekleri tıkayarak ter bezlerinin enfeksiyonuna da sebep olmaktadır. Göğüs altı ve kasık bölgesinde de aşırı terleme ve sürtünmeye bağlı pişik ve ardından özellikle mantar enfeksiyonu oluşumu da görülen başka bir problemdir. Sık gördüğümüz bir diğer sorun havuz enfeksiyonlarıdır. Havuz kullanımının yoğun olduğu yaz döneminde molluskum, HPV (siğil) gibi viral deri enfeksiyonları, derinin mantar enfeksiyonları sık görülen hastalıklardandır. Bunu önlemenin en güzel yolu deniz kullanımını tercih etmek veya sadece kendimize ait havuz kullanımıdır.”
“Yaza girmeden güneş koruyucu ile deri duyarlılığı artırılmalı”
Uzm. Dr. Köksal deri alerjilerinin de ciddi sorunlara yol açtığını ifade ederek, “Güneşin yakıcı etkisi yanında bazı kişilerde deride alerjik belirtilere de sebep olmaktadır. Bunun için yaz aylarına girmeden 30 spf’li güneş koruyucu kullanımı ile deri duyarlılığımızı artırmalıyız. Bunun yanında güneş koruyucuların kendisi de derimize alerji yapabilmektedir, dermatolog tavsiyesiyle ürün alımı yapılmasında fayda vardır. Yazın bahçelerdeki, açık alanlardaki bitkilere çıplak deri ile temasla oluşabilecek fitokontakt dermatit dediğimiz derinin bazı bitkilere temasıyla oluşan aşırı kaşıntı, kızarıklık ve su toplamaya kadar varabilen egzaması da sık görülen deri problemlerindendir. Bazı hastalarımız kullanmakta olduğu ilaçlar özellikle de onkoloji hastalarının kemoterapötik ilaçları güneşle etkileşime girip deride ciddi alerjik reaksiyonlara sebep olmaktadır. Burada da dikkat edilecek nokta ilacın güneşle etkileşimi olup olmadığını bilmek ve dışarıya güneş koruyucusuz çıkmamaktır” dedi.