Uzmanlar, kalp krizi geçireceğini anlayan bir kişinin, sürekli derin nefes alarak ve şiddetli öksürerek, kalp krizinin etkilerini azaltabileceği ya da krizin önüne geçilebileceği yönünde hemfikir.
Kayseri Avrupa Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Muzaffer Yılmaz, kalp krizine çevrede kimsenin bulunmadığı bir sırada yakalanılması durumunda sancının başladığı andan itibaren devamlı ve şiddetli bir şekilde öksürerek, krizinin etkisinin azaltılabileceğini söyledi.
Uzman Dr. Muzaffer Yılmaz, kalp krizi geçireceğini anlayan bir kişinin, öksürük yöntemi ile derin nefes almasının, akciğerlere ulaşan oksijen miktarını artıracağını, şiddetli öksürüğün ise kalbi sıkıştırarak kan dolaşımının sürmesini sağlayacağını söyledi.
Aniden gelen kalp krizlerine karşı herkesin bilinçli olması gerektiğini söyleyen Yılmaz, "Kalp krizi geçireceğini anlayan bir kişinin, kalp ağrısının başlamasıyla insanın bilincini yitirmesi arasında çok kısa bir süre vardır. Bu nedenle kişinin yanında kimse olmadığı bu süre içerisinde bahsettiğimiz yöntem uygulanabilirse, kalp krizi önlenebilir" şeklinde konuştu.
Yılmaz "Kolunuza ve göğsünüze kalp krizine ilişkin sancının girmesinin hemen ardından en geç 10 saniye içinde devamlı ve şiddetli bir şekilde öksürmek gerekir.
Her öksürükten önce derin nefes alınmalı ve öksürük sanki balgam çıkarmak istercesine derin ve uzun olmalıdır. Derin nefes alma ve öksürmeye, profesyonel yardım gelene kadar, her iki saniyede bir devam edilmelidir. Bu yöntem uygulanarak kalp krizinin etkisi azaltılabilir" şeklinde konuştu.