KTÜ'de ilginç bir araştırma

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi'nde, 12 koyun üzerinde yapılan bir araştırma, ortopedik cerrahide kemik kusurlarının onarımında odun parçasının kullanılabileceğini ortaya çıkardı. KTÜ Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi'nde, 12 koyun üzerinde yapılan bir araştırma, ortopedik cerrahide kemik kusurlarının onarımında odun parçasının kullanılabileceğini ortaya çıkardı.

KTÜ Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı bünyesinde, Prof. Dr. Ahmet Uğur Turhan danışmanlığında, Ortopedi Uzmanı Dr. Adem Yıldız tarafından, ''Ortopedik Cerrahide Kemik Kusurlarının Onarımında Odun Kullanımı'' konulu araştırma gerçekleştirildi.

Dr. Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ortopedik cerrahide müdahale gerektiren hasarların, sonuçları bakımından tedavisi zor hastalıklardan olduğunu ve tedavinin maliyetini karşılayan devlet açısından da külfete yol açtığını söyledi.

Çeşitli nedenlere bağlı olarak, kıkırdak ile kıkırdak altında ya da kemikte hasar oluştuğunu, kemiğin erken tedavi edilmediği durumlarda tüm eklemde, eklem dejenerasyonu, eklemde kıkırdak harabiyeti ve beraberinde de toplumda kireçlenme olarak bilinen durumun ortaya çıktığını belirten Yıldız, ''Sonuçta hasta, dizini kullanamaz ve şiddetli ağrı çeker hale geliyor. Tüm dünyada bu konuda çeşitli çalışmalar var. Yürütülen çalışmaların amacı, bu hasarları erken dönemde tedavi edip, dizin bozulma sürecini uzatma, yani nihai sonuca ulaşımı geciktirmeye yöneliktir'' dedi.

Yıldız, kireçlenmenin tedavisinde bir çok alternatifin bulunduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

     ''Ancak bunlar oldukça pahalı yöntemler. 2 santimetrelik bir kıkırdak efektifin otolog kıkırdak implantasyonu yoluyla tedavi ettirmenin maliyeti bugün yaklaşık 10 bin avro. Bu hastalığın en son tedavisi diz, kalça protezleri ya da herhangi bir ekleme protez yapılmasıyla oluyor. Bunların maliyetleri yüksek. Diz protezinin hastanede yatma, ilaç gibi ilk anlık maliyeti 7-8 bin dolardır. Sonraki maliyeti de var. Çünkü malzemenin bir kullanım miadı var, protezler en iyi şartlarda 10 yıl kullanılır, sonra revize etmek, yeniden yerine koymak zorundasınız. Sonraki işlemler ilkine göre daha da pahalıdır.''

-ODUN İMPLANTLA KOYUNLARDA YÜZDE 60 BAŞARI-

Yüksek maliyetli tedavi yöntemlerine kadar işi götürmeden, hastalığı erken dönemde nasıl tedavi edebileceklerine ilişkin çeşitli materyaller üzerinde çalıştıklarını anlatan Yıldız, şöyle devam etti:

     ''Vücuda koyulan materyalin, vücuda en az zarar verebilecek nitelikte, yani biyo uyumlu olması gerekir. Çünkü vücuda konulan her türlü materyalin vücuda etkileri vardır. Bizim yaptığımız çalışma, 'vücuda konulan materyalin etkilerinin önüne nasıl geçilebilir' diye yapılan çalışmalardan biri. Literatürde bu konuda çok fazla çalışma yok. Bu çalışmayı 12 koyun üzerinde gerçekleştirdik. Koyun dizlerinde osteokondral defekt yapıldı ve odun implant konuldu. Buradaki amaç özel bir kıkırdak olan ve hyalen kıkırdak da dediğimiz eklem kıkırdağının, yeniden oluşumunu sağlamaktır. Bu çok zordur. Sonuçta koyunlar üzerinde yapılan çalışmalar sayesinde eklem kıkırdağını yüzde 60 oranında oluşturduk.''

 Yıldız, koyunlara yaptıkları müdahale sonrasındaki ikinci dört aylık periyotta hyalen kıkırdak oluştuğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

     ''Bu çalışmayı biz koyun üzerinde yaptık, ancak 'insanda uygulanabilir mi' bu konunun üzerinde çalışılması gerekir. Uygun denekler bulmak, deneklerin bunu kabul etmesi lazım. Bu çalışma insan üzerinde başarılı olur da olmayabilir de. Bu çalışma insan üzerinde başarılı olursa büyük faydalar getirir. Bence böyle bir riske girmeye değer. Zaten çalışılacak denekler sağlıklı olmayacak. Hastalıklı bir dizde çalışmayı yapacaksınız, başarısız olma durumunda bu tedaviden başka tedaviye geçme şansı olduğu için denenebilir. Riske edilebilir, çünkü ucuz bir yöntem. Ucuz olan bu yöntem başarıya ulaşırsa, devlet bu alanda yaptığı çok yüksek harcamadan kurtulabilir.''

-KAYIN AĞACI KULLANILDI-

Odunun biyo uyumlu bir malzeme olduğunu belirten Yıldız, ''Odun, kemiğimiz kadar doğaldır, organiktir. Vücut odunu zaman içinde değiştiriyor, eritiyor yerine kemik yapıyor. O açıdan da etkili bir yöntem. Odun iletim sistemi, kemik iletim sistemiyle benzerlik arz ediyor. Hem iletim, hem destek sağlıyor. Uygun açıyla da koyarsanız iyi nüfus edebilir'' dedi.

KTÜ Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Orman Botaniği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bedri Serdar da, araştırmada kullanılan ağacın mikroskopik olarak testinin yapılmasına destek verdiğini, çalışma sonrası kullanılan malzemenin lifleri diğerlerine göre daha ince ve daha sağlam olan kayın ağacından yapılmasına karar verildiğini söyledi.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri