TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Gıda Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Cesarettin Alaşalvar, Fındığın obez olgulardaki yerinin ve mekanizmasının incelenmesi üzerine Türkiye ile Japonya’nın ortak bir çalışma yürüttüğünü söyledi.
Konuyla ilgili bilgiler veren Doç. Dr. Cesarettin Alaşalvar, “Giresun kalite tombul fındık bileşenleri itibariyle bünyesinde yaklaşık yüzde 15 protein, yüzde 60 yağ, yüzde 17 karbonhidrat, yüzde 5 su ve yüzde 3 kül barındırmaktadır. Fındıktaki bu bileşenlerin miktarı coğrafi bölgelere ve iklim koşullarına göre yüzde 5-10 düzeyinde farklılık gösterebilir. Bu değerler kapsamında enerji hesaplaması yapıldığında, 10 gram natürel fındık yaklaşık 630 kcal enerji içermektedir” dedi.
Fındığın yağ miktarı yüksek olduğu içi toplumda genel olarak yanlış bir algının bulunduğunu ifade eden Alaşavar "Bu nedenle kilo artışına neden olacağı varsayıldığından tüketiminden çekinilmektedir. Halbuki sert kabuklu meyveler kapsamında yapılan yüzde 30’a aşkın bilimsel çalışmaların ortak çıktısı göstermiştir ki 1 ila 6 ay boyunca günde 30-40 gram düzeyinde sert kabuklu meyve tüketen bireylerin vücut kitle indeksi değerlerinde bir değişme olmadığı gözlenmiştir. Sağlık iddiası kapsamında, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi tarafından önerilen miktar 42 gram iken, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu tarafından tavsiye edilen günlük tüketim miktarı 30 gram olarak belirlenmiştir” ifadelerini kullandı.
“Sert kabuklu yemişler kilo artışına neden olmuyor”
“Peki, vücudumuz aldığımız fındığın tamamını enerjiye dönüştürülebiliyor mu?” diye soran Doç. Dr. Cesarettin Alaşalvar, şunları söyledi: “Bu konuda Kaliforniya Badem Birliği 2010 yılında bademin enerji değerini yeniden hesaplatmıştır. Mevcut enerji hesaplaması 100 yıl önceki yöntem ile hesaplanıyordu. İnsanlar üzerinde yapılan uzun bir çalışmanın sonucuna göre, bademin vücut tarafından metobolize edilen enerji değerinin yüzde 20 daha az olduğu sonucuna varılmıştır. Bu özellikle diyet uygulamaları için son derece önemli bir çalışma olup, benzer çalışmanın fındıkta da yapılması önemlidir. Bu çalışma üzerine, Purdue Üniversitesi'nden bir grup bilim insanının yaptığı çalışmalar kapsamında, fındığında dahil olduğu sert kabuklu meyvelerin, vücut tarafından ortalama yüzde 65-75 düzeyinde sindirilebildiği ve geri kalan kısmın sindirilmeden vücuttan atıldığı yönündedir. Bunun sonucu olarak, sert kabuklu yemişlerin metobolize enerji değerinin düşük olduğu ve kilo artışına neden olmadığı yönündedir."
Fındığın vücuttaki biyoyararlılığı ve sindirim mekanizmasının detaylı üzerinde çalışma yapılması gereken alanlar olduğunu belirten Doç. Dr. Cesarettin Alaşalvar, “Bu konuda günlük alınması gereken enerjinin yüzde 10-13’lük kısmı fındıktan alındığında kilo artışına neden olmadığı bilinmektedir. Fındığın obez olgulardaki yerinin ve mekanizmasının incelenmesi, Giresun Ticaret Borsası ve Fındık Tanıtım Grubunun destekleriyle TÜBİTAK MAM Gıda Enstitüsü ile Japonya’da Hokkaido Üniversitesi'nde ortaklaşa çalışılmaktadır. Ayrıca fındık faydalı biyoaktif bileşenler bakımından oldukça zengin olup bunların biyoyararlılığı ve sindirim mekanizması mutlaka çalışılmalıdır” şeklinde konuştu.