Tıp Kongresi için Trabzon'a gelen TOTBİD Başkanı Prof. Dr. Mustafa Başbozkurt, Türk doktorların dünyada söz sahibi olduğunu söyledi.
Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (TOTBİD) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Başbozkurt, eğitim standartlarının yükselmesi ve teknolojik gelişmeler doğrultusunda gelinen noktada Türk ortopedistlerin dünyada söz sahibi olduğunu belirtti.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğunca (KTÜ-BAT) organize edilen 5. Ulusal Tıp Öğrenci Kongresi'ne katılmak için kente gelen Tuğgeneral Başbozkurt, derneğin 1970'de TOTBİD'in Onursal Başkanı da olan Prof. Dr. Rıdvan Ege öncülüğünde kurularak faaliyetlerine başladığını söyledi.
Yaklaşık 3 bin üyesi bulunan TOTBİD'in Avrupa Ortopedi Federasyonunun güçlü bir üyesi olduğunu belirten Başbozkurt, yeni oluşan Asya Pasifik Ortopedi Federasyonunun da kurulmasına önemli katkı verdiklerini anlattı.
Başbozkurt, TOTBİD'in, Sağlık Bakanlığının ve Sosyal Güvenlik Kurumunun her zaman fikirlerine başvurduğu, alanında saygın, etkin ve güçlü bir dernek olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
"Bize başvurulan konularda görüşlerimizi, çözüm çarelerimizi sunuyoruz. Derneğimizin temel işlevlerinin başında eğitim faaliyetleri geliyor. Türk ortopedisinin eğitim kalitesini üst seviyeye çıkartmak için kongreler düzenliyoruz. Anadolu'nun her köşesine giderek oradaki ortopedi uzmanlarının sorunlarını tartışıyoruz. Pratik eğitim için faydalı olan kadavra eğitimi gibi kurslar da yapıyoruz. Dernek olarak bunları tamamen kendi imkanlarımızla gerçekleştiriyoruz."
Türkiye'nin ortopedi ve travmatoloji tedavisi alanında iyi durumda olduğunu ifade eden Başbozkurt, şu değerlendirmede bulundu:
"Ülkemizdeki eğitim standartlarının yükselmesi ve teknolojik gelişmelere bağlı olarak gelinen noktada, Türk ortopedistlerin dünyada söz sahibi olduklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bizim teknolojik olarak Türk tıbbının çok üst seviyede olması nedeniyle ekstremite yaralanmalarında, diğer yaralanmalarda çok modern teknikleri kullanıyoruz. Üst düzeyde hasta tedavisini yaptıktan sonra da rehabilitasyon imkanlarımız var. Kombine tedaviler yapma şansımız da bulunuyor."
Başbozkurt, Amerika'daki akademisyenlerle de zaman zaman bilimsel çalışmalar gerçekleştirdiklerini belirterek, dünya ortopedi cemiyeti ile yaptıkları ortak faaliyetlerle Türk ortopedisini üst seviyelere çıkarmak için gayret sarf ettiklerini söyledi.
"ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ DENİLİNCE AKLA İLK GELEN MERKEZ GATA'DIR"
Prof. Dr. Mustafa Başbozkurt, ortopedi ve travmatolojide vakalara hızlı şekilde müdahale edilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, son dönemde toplu yaralanmaların meydana geldiği olaylarda bunun bir kez daha görüldüğünü kaydetti.
Toplu yaralanmaların yaşandığı olaylarda vakalara hızla tıbbi müdahalede bulunulabilmesi için koordinasyonun büyük önem taşıdığına dikkati çeken Başbozkurt, "Sağlık Bakanlığı tarafından önemli merkezlere tam teşekküllü hastaneler yapılması ve doktor kadrolarının zenginleştirilmesi ile geçmiş yıllara oranla vakalara daha hızlı müdahale edilebildiğini gözlemledik. Bu da vakalara hızlı müdahale açısından sevindirici bir gelişmedir." diye konuştu.
Prof. Dr. Başbozkurt, Türkiye'de ortopedi ve travmatoloji denilince akla ilk gelen merkezin Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Çünkü Türk ortopedisinin kurucuları Gülhane'den yetişmiştir. İstanbul Tıp Fakültesinde, ortopedi branşını genel cerrahiden ayırarak kuran kişi Gülhane'den yetişmiş çok değerli hocamız Ord. Prof. Dr. Akif Şakir Şakar'dır. GATA, ortopedi ve travmatoloji alanındaki geçmişi ve kadrosu itibariyle Türkiye'de bir numaradır. GATA, devletimizin gücü ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin verdiği emek sayesinde yaralılarımıza ultra tedavi imkanları sunmaktadır. Bu konuda hiçbir hastane, deneyimi dolayısıyla Gülhane gibi bu işlerin altından kalkamaz. Gülhane bu konuda çok iyi organizedir."
Mustafa Başbozkurt, Türkiye'nin büyük bir sağlık ordusuna sahip olduğunu vurgulayarak, tıp alanında gelecekte çok daha güzel günler göreceklerine inandığını sözlerine ekledi.