Her yıl yaklaşık 2 buçuk milyon yatağa bağımlı hastanın oluşan yatak yaralarıyla hayatı adeta kabusa dönüyor. Hastaları hem acıdan, hem de 11 buçuk milyar dolar tutan tedavi masrafından kurtarmak isteyen lise öğrencisi ise yatak yarasını oluşmadan önce belirleyen buluş geliştirdi.
Düzce Bilim Sanat Merkezi öğrencileri, insanların hayatını kolaylaştıracak buluşlara imza atmaya devam ediyor. Daha önce bulunamayan damarların görünmesini sağlayan sistemi hayata geçiren Enes Akgül isimli öğrenci, yatağa bağlı hastaların hayatını adeta kabusa çeviren yatak yarasını önceden belirleyen sistem de buldu. Piyasada var olan şişme yataklarla yaraların oluşumunun önüne geçilemezken, Enes Akgül’ün buluşu ile yatak yarası oluşmadan önce yaranın oluşacağı bölge belirleniyor ve yatak kendisini öne göre dizayn ediyor. Bu buluş ile birlikte yılda 2 buçuk milyon hastanın yatak yarasından kurtulması bekleniyor. Aynı zamanda sistem sayesinde, yaraların iyileştirilmesi için harcanan 11 buçuk milyar dolardan da tasarruf edilmesi planlanıyor.
"2 buçuk milyon hasta kurtulacak"
Projeyi başlamadan önce, konuyla ilgili yapılan bilimsel makaleleri ve çalışmaları incelediğini söyleyen Enes Akgül, "Araştırmalarımız kapsamında birkaç farklı sorun bulduk. Onların arasından eleme yaptık ve bu proje üzerinde karar kıldık. Projemiz, yatalak hastalar için yapılmış bir hasta yatağı. Yatalak hastalar sürekli olarak yattıkları ve hareket edemedikleri için basınca maruz kalıyorlar ve basınç ölümcül yaralara sebep oluyor. Bu yaralar tedavi edilmesi zor ve masraflı olabiliyor. Bazı zamanlar yaralar tedavi edilse bile yeniden ortaya çıkabiliyor. Bizde bu tedavi etmek yerine yaraların oluşumunu önlemeye yönelik bir yatak yapmaya karar verdik. Bu faydalı modelde basıncı ayarlayabilen bir sistemimiz mevcut. Bu sistem yaranın nerede oluşacağını önceden algılayabiliyor. Buna göre o kısmı aşağıya çekerek hastanın yatağın o kısmıyla teması kesmiş oluyor, aynı zamanda hava akışı da sağlanmış oluyor. Bunun sonucunda da yara oluşumunu önlemiş oluyoruz. Hastaların yüzde 15'inde yani 2 buçuk milyonunda bu yaralar oluşuyor ve maalesef ki 11 buçuk milyar dolar da tedavi masrafları oluyor.
Sistemimiz yara oluşmadan önce yara oluşumunu bilebildiği için bu sorunların önüne geçiyor" dedi.
"Böyle bir sistem yok"
Bilim Sanat Merkezi'nde fizik öğretmeni olarak görev yapan Adem Akkuş da, atölyelerinin biyomedikal alanda çok başarılı olduğunu belirtti. Öğrencilerin biyomedikal alanına ilgi duyduğuna dikkat çeken Akkuş, şu ifadeleri kullandı:
"Daha önce de biyomedikal çalışmalarımız olmuş ve bu Türkiye gündemine gelmişti. Öğrencimiz Enes'in de biyomedikal alanında 2-3 projesi var. Bu projeler içinde en etkin olanı ise yatak yarası oluşmadan önce haber veren sistem. Sistem piyasada var ancak bizim sistemimiz gibi önceden algılayan ve ona göre şekil alan bir yatak yok. Daha çok havalı yataklar ve belirli aralıklarla şişen yataklar var. Fakat yatak yarası oluşumunu önceden algılayan, ona göre şekil alan ve hastayı takip eden sistem yok. Öğrencimiz Enes'te literatür taraması neticesinde böyle bir eksikliği gördü. Deneysel çalışmalar yaptı ve sonuca ulaştı. Kendisini tebrik ediyorum. Başarılı bir çalışma oldu. Bu üründe Girişimcilik Fuarında sergilenen projeler arasında. Girişimcilerden haber bekliyoruz"