Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Orhan, Türkiye'de çocuk ölümlerinin en önemli nedenleri arasında gösterilen zatürrenin son yıllardaki tanı ve tedavi yöntemlerindeki gelişmeyle çok ciddi tehlike oluşturmadığını söyledi.
Orhan yaptığı açıklamada, zatürrenin çocuk solunum yolu hastalıklarından en sık görüleni olduğunu belirtti.
Zatürrenin mikrobik bir hastalık olduğunu ifade eden Orhan, çocukların yılda iki defa zatürre geçirmelerinin normal kabul edildiğini ancak ikiden fazla zatürre geçiren çocukların mutlaka bağışıklık sistemi yönünden araştırılması gerektiğini aktardı.
Orhan, zatürrenin mikrobik olduğu için vücutta genel iltihap hali oluşturacağını, bu durumun da kırgınlık, halsizlik ve vücut sıcaklığının artmasına yol açabileceğini bildirdi.
Hastalığın solunum sistemi belirtileri de bulunduğunu vurgulayan Orhan, öksürük, nefes almada bir takım sıkıntılar ve öksürdükten sonra göğüs ağrıları görülebileceğini anlattı.
"Çocukların aşılarının düzenli yaptırılması gerekiyor"
Orhan, toplumdan kazanılmış zatürrelerin çok sık görüldüğüne işaret ederek, "Günümüzde zatürre artık çok ciddi tehlike oluşturmuyor. Hem çevresel koşullar düzeldi hem de tanı ve tedavi yöntemleri gelişti. Dolayısıyla zatürreden ölümler gözle görülür biçimde azaldı." dedi.
Bağışıklık eksikliği, aşırı beslenme bozukluğu, çok kötü şartlarda yaşama, hekime götürememe ya da geç götürme gibi problemin olmadığı durumlarda zatürreden ölümün beklenmediğine dikkati çeken Orhan, "Günümüzde artık bebekler zatürreden ölmemeli." diye konuştu.
Orhan, çocukların yaşlarına uygun düzenli beslenmeleri gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Çocukların aşılarının da düzenli yaptırılması gerekiyor. Zatürre vakalarının yarıdan fazlasının pnömokok ve hemofilus influenza aşısının rutin olarak yapılmaya başlanması ile önlendiğini düşünüyorum. O nedenle aşıların düzenli yapılması gerekiyor."
Geçmiş yıllarda her hafta ağır zatürre tablosu gelişmiş 4-5 çocuk gördüğünü dile getiren Orhan, şimdilerde ise bu rakamın yılda 2 ya da 3'e gerilediğini sözlerine ekledi.