Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği törende konuşan Ekrem İmamoğlu, hakkında verilen kararlar, açılan soruşturmalar ve hazırlanan iddianamelere tepki göstererek, “Bu tam da iflas etmiş bir esnafın veresiye defterini karıştırması gibi. Karıştırmaya siz devam edin. Siz, batıksınız batık. Ama bu milleti batıramayacaksınız” dedi. İktidar kanadının ana gündem maddelerinin İstanbul ve kendisi olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Bu millet, seçim gecesi gereğini yapsın, bak bakalım bugün bu lafları edenler, göze girmeye çalışanlar, nasıl bir gecede kalıp değiştirecekler, boyut değiştirecekler. O iri iri cümleleri kullananların nasıl kağıttan kaplan oldukları ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı.
ARAÇ – MERKEZ – DADAY / KASTAMONU
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kastamonu yolculuğunun ilk durağı Araç ilçesi oldu. Araç Belediye Başkanı Satılmış Sarıkaya’yı makamında ziyaret eden Torun ve İmamoğlu’na, CHP Kastamonu milletvekili Hasan Baltacı ve Kastamonu CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin de eşlik etti. Belediye ziyaretinin ardından esnaf turuna çıkan Torun ve İmamoğlu, vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. İmamoğlu, cadde üstünde toplanan vatandaşlara yaptığı kısa konuşmada, şu ifadeleri kullandı.
İLK DURAK ARAÇ İLÇESİ
“İstanbul'dan bir Kastamonu turu planladık. Daday'da güzel bir eserimiz var. Onun açılışını yapacağız bugün. Genel Başkan Yardımcımız Sayın Seyit Torun Başkanımız bizlerle beraber. O da Ankara'dan geldi, sağ olsun. Hepinize selamlar getirdik. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'ndan selam getirdik. İnşallah memleketimiz için en güzel günlerin, en güzel sonuçların olduğu bir 2023 üç yılı diliyorum. Ve 2023 yılı, Cumhuriyet’imizin yüzüncü yılı. Kastamonu, memleketimizin en kıymetli, en nadide köşelerinden birisi. İstiklal yolunun geçtiği, büyük emeklerin verildiği, Kurtuluş Savaşı boyunca Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesiyle; gözü kulağı İnebolu'da, Kastamonu'da olduğu ve memleketimiz için teminat olarak tanımladığı bu güzel topraklarda sizlerle beraber olmak, çok değerli, gurur verici. Yüzüncü yılında o ninelerimize, atalarımıza, dedelerimize hep birlikte layık olalım.”
KASTAMONU’DAKİ ESNAF ZİYARETİ ÖNCE İZDİHAMA, SONRA MİNİ MİTİNGE DÖNÜŞTÜ
Araç’tan Kastamonu’ya geçen heyet, Cuma namazlarını, kentin sembol yapılarından tarihi Hazreti Pir Şeyh Şa’ban-ı Veli Camii’nde kıldı. Torun, İmamoğlu ve beraberlerindeki heyet, namazın ardından esnaf ziyaretleri için Belediye Caddesi’ne geçti. Kastamonulu vatandaşların gösterdiği yoğun ilgi ve sevgi gösterisi, zaman zaman izdihama, ardından da mini bir mitinge dönüştü. Caddeden meydana kadar zorlukla ulaşan İmamoğlu, yüksek bir noktaya çıkarak Kastamonululara hitap etti. “Güzel Kastamonu'nun güzel insanları, yüz binlerce hemşehrinizin yaşadığı İstanbul'umuzdan hepinize kucak dolusu sevgiler, selamlar getirdim” diyen İmamoğlu, “Beni bu güzel seyahatte yalnız bırakmayan siyasi yol arkadaşlarımın yanı sıra, Kastamonu'daki sevgili çocuklar, gençler, kadınlar, beyefendiler, hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Öncelikle ilginç günlerden geçiyoruz. Bugünler belki zor günler ama aslında bu zor günlerin sonrası çok aydınlık, çok güzel günler olacak. Burada inanılmaz bir enerjiyi, başta gençlerimiz olmak üzere, bütün Kastamonu halkından almış bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.
“BİZLERİ BİRBİRİNE DÜŞÜRMEK İSTEYEN BİR AVUÇ YÖNETİCİDEN BU MEMLEKETİ KURTARACAĞIZ”
“Dostlar, ülkemizde şöyle bir atmosfer var” diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:
“İnsanları ayrıştıran, bölen, kutuplaştıran, fitne, fesat; bunlar var. Halbuki memleketimizin konuşacak o kadar güzel duyguları var ki. Şu cennet vatanın, Kastamonu gibi cennet bir parçasındayız. Dünya güzeli bir yerdeyiz. Bereketi bol, geçmişinde evliyaları, düşünürleri, devlet insanları… Muazzam bereketli topraklardayız. Cumhuriyet’imizin kurtuluş yolundayız, istiklal yolundayız. Yüz yıl önce memleketimizin istiklali için hayatını feda eden geçmişimize, Ata'mıza, dedemize, ninemize layık olma günüdür, layık olma yılıdır 2023. Cumhuriyet’imizin yüzüncü yılında hep birlikte bu güzel Cumhuriyet’e borcumuzu ödemek zorundayız. Borç ödeme yılı. Hep beraber çalışacağız; fitnecilerden, fesatçılardan, şikecilerden, bizleri birbirine düşürmek isteyen bir avuç yöneticiden bu memleketi kurtaracağız.”
“ŞART OLSUN HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK”
Bu kapsamda yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını vurgulayan İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Siyasi partilerimizin, başta Altılı Masa’mızın genel başkanları… Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere, bütün genel başkanlarımız. Millet İttifakı'nın adayı olarak İstanbul'da seçim kazandık. İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener ve diğer bütün liderlerin yoğun çabasıyla, işte açıklandığı düşünülen o tarihte ne diyeceğiz? ‘Söz milletin’ diyeceğiz. Her şeyin çok güzel olacağı günlerin arifesinde, güzel Kastamonu'da ne diyorum biliyor musunuz? Önüne bir söz ekliyorum. ‘Şart olsun, şart olsun her şey çok güzel olacak. Bölüşmeyi, bereketli bir ülkeyi var etmeyi, teknolojiyi, tarımı, gelişmeyi, bilimde, sanatta, üretimde hayatın her alanında 21’nci yüzyılın Türkiye'si olmayı, Cumhuriyet’imizi demokrasiyle taçlandırmayı, hak ve özgürlüklerin her bireyi koruduğu, hukukun üstünlüğünün her bireye eşit bir şekilde dağıtıldığı, vatandaşlarımızın, evlatlarımızın, çocuklarımızın, gençlerimizin hakkının yenmediği, liyakatiyle gelecekle ilgili umutla baktıkları bir Türkiye var etmek adına, hepimiz ant içtik. Var mısınız hep beraber ‘Her şey çok güzel olacak’ demeye. Hep beraber söyleyelim mi? Evet. Her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel olacak.”
Kastamonu’dan Daday’a geçen Torun, İmamoğlu ve beraberlerindeki heyet, çiçekler, davul-zurna, halk oyunları ve atlı ekiplerle karşılandı. Heyet, “Kastamonu Daday Belediyesi Kapalı Pazar Yeri Açılış Töreni”nin yapılacağı alana , vatandaşların sevgi gösterileri altında ulaştı. Törende sırasıyla; Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş, Kastamonu CHP İl Başkanı Erbilgin, CHP Kastamonu milletvekili Baltacı, İmamoğlu ve Torun birer konuşma yaptı.
TORUN: SAYIN İMAMOĞLU, TÜRKİYE'NİN BİRÇOK YERİNDE BİZE BU MUTLULUĞU YAŞATIYOR
Konuşmasına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun selamlarını ileterek başlayan Torun, “Ne mutlu bize ki, Sayın İmamoğlu, Türkiye'nin birçok yerinde bize bu mutluluğu yaşatıyor. Bugün ülkemizin birçok yerinde aynı Dadaylı hemşehrilerimizin kavuştuğu hizmetler gibi, birçok hizmetleri de sunuyor. O sadece 16 milyon İstanbulluya değil, aynı zamanda ihtiyacı olan, talep eden birçok belediyemize de katkıda bulunuyor. İyi ki varsın Sevgili Başkanım, iyi ki yol arkadaşıyız. Sağ olun, var olun” dedi. “Bugün ceberut bir iktidarla karşı karşıyayız” diyen Torun, şöyle konuştu:
“BİZİM BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ TERTEMİZ”
“Bizi ayrıştırmaya çalışan, ötekileştiren bir iktidarla karşı karşıyayız. Ama hiç merak etmeyin, şunun şurasında 3-4 ay kaldı. İnşallah 3-4 ay sonra, o sizlerin tertemiz oylarıyla, bunlara ‘güle güle’ diyeceğiz ve halkın iktidarını hep beraber kuracağız. Bu ülkenin kaynakları, bu ülkenin sorunlarını çözmeye yeter. Ama maalesef bu iktidar, inanılmaz bir ayrımcılık içerisinde, ötekileştirme içerisinde, organize bir kötülük içerisinde. Bugün belediyelerimiz, her türlü baskıya rağmen, her türlü engellemelere rağmen hizmet veriyor. Onların maalesef belediye binalarından müfettişler çıkmıyor. Artık kadrolu eleman haline geldiler. Ama bulamadıkça, Sayın İmamoğlu gibi eski defterleri karıştıra karıştıra bir şeyler bulmaya çalışıyorlar. Ama bulamayacaklar, bulamazlar. Bizim belediye başkanlarımız tertemiz, ülkesine ve insanına hizmet etmek için çabalıyorlar. Biliyorum; o İçişleri Bakanı, o bakanlıkta sadece bizim belediyelerimiz için bir birim kurdu. Bir müfettişin bulamadığına, bir başka müfettişi gönderiyor. Eğer bulamazsa cezalandırıyor. Yapmaya çalıştığı, sadece ve sadece hazımsızlık. Hatırlıyor musunuz; İstanbul seçimlerini AK Parti kaybedince, o gece hüngür hüngür ağlamıştı ya. Onu, yapılacak ilk seçimde de hüngür hüngür ağlatacağız.
İMAMOĞLU: “İMAMOĞLU NEDEN KASTAMONU’YA GİTTİ, NE İŞİ VAR, DİYECEKLER…”
Açılış için toplanan coşkulu vatandaşlara teşekkürlerini sunan İmamoğlu, “Çocuklarımıza, bugün bizi yalnız bırakmayan gençlerimize biz mahcup olmayacağız. Onlara, asla ve asla adaletsizliğin, hakkın, hukukun çiğnendiği bir Türkiye bırakmayacağız. Bırakmayacağız, bırakmayacağız” dedi. Bazı kesimlerin “İmamoğlu neden Kastamonu’ya gitti, ne işi var” diye soracaklarını bildiğini belirten İmamoğlu, “Ben, 16 milyon İstanbullunun Kastamonuluya selamını getirdim. Bu bir. İkincisi; yüz binlerce Kastamonulu hemşehrimin İstanbul'dan selamını getirdim. Ben, İBB Başkanı olarak, yüz binlerce Kastamonulunun yaşadığı İstanbul'dan Kastamonu'ya, Daday’a veya diğer ilçelere yardımcı olmayacağım da ne yapacağım? Tabii ki olacağım. İBB, Türkiye'nin her noktasına sorumlu bir kurumdur. Bunu tüm yüreğimizde, görevimizin başından beri hissediyoruz” diye konuştu.
“ADALETİ KONUŞACAĞIMIZA, İFTİRAYI KONUŞUYORUZ”
Yaşanılan süreçte kötü işler ve konuların konuşulduğuna vurgu yapan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Adaleti konuşuyoruz, düşünsenize. Bunları konuşacağımıza memleketimizde, iftirayı konuşuyoruz. Memleketimizde, ne yazık ki kötülüğü konuşuyoruz, ayrışmayı konuşuyoruz. İnsanlarımızı bir gün inancından dolayı ayrıştırıyorlar, bir başka zaman etnik kökeninden dolayı ayrıştırıyorlar. Bir başka zaman insanlarımızı inançlarından dolayı ayrıştırıyorlar. Ben, bu güzel cennet vatanı evimiz gibi görüyorum, evimiz. Ve bu evin tapusu, bu ülkenin 86 milyon insanına ait. 86 milyon insanı, bu evin, bu cennet vatanın eşit hissedarı. Kendini, bu memleketin sahibi gören kişiyi ya da bir avuç insanı, bu millet 2023 yılının Mayıs ayında yollayacak. Milletçe coşkuyla milyonlarca, on milyonlarca vatandaşlarımızdan, yiğitçe, mertçe bir mücadeleyle, demokrasinin tüm kurallarını gözeterek ve demokrasiye zarar vermelerine asla müsaade etmeden, 2023’te, hep birlikte büyük bir zafer elde edeceğiz. Milletimiz için elde edeceğiz.”
“SİYASET, İDDİALI RAKİPLER ARASINDA, MERTÇE VE YİĞİTÇE YAPILIR”
“Siyaset, iddialı rakipler arasında, mertçe ve yiğitçe yapılır. Ama bugün ne yazık ki bu kuralı çiğneyenler var. Karşınızda rakipler değil de düşmanlar varmış gibi davranmaya başlar iseniz, her şeyi yapar olursunuz. Siyasete, nifakı ve kavgayı sokarsınız. Her şeyi yapmaya gayret edersiniz. Halbuki milletimizin beklentisi; siyasetin edepli, haysiyetli bir mücadele olmasıdır. Peki ne yapıyorlar? Onlar, Ekrem İmamoğlu'na ceza vermeye kalkıyorlar. Yetinmiyorlar; her gün bir soruşturma uydurma gayreti içerisinde oluyorlar. Baktılar oradan da bir şey çıkmayacak, ‘Hadi dönelim Ekrem İmamoğlu'nun 6, 7, 8 sene önceki görevinden bir şeyler bulmaya çalışalım.’ Şimdi ölü dosyaları dirilterek, iddianame ortaya koyma çabası içerisindeler. Tabii soruşturma o kadar mesnetsiz, o kadar kapalı dosyalar ki, üstüne hiçbir şey ekleyemiyorlar, ‘Bari dava açalım, dava açtıralım, buradan bir şey çıkartamazsak da leke atarız, kirletmek için elimizden geleni yaparız’ diye düşünüyorlar. Yetinmiyorlar; Fatih Sultan Mehmet'in tablosunu aldık diye, soruşturma gayreti içerisinde olan, ne yazık ki devletimizin teftiş ahlakını temsil etmeyen, siyasi partinin milletvekili adayı kimliğiyle İBB’ye teftiş değil, talimatı yerine getirmek için yol alan müfettişler, soruşturma açma gayretindeler. Şunu söyleyeyim: Bu tam da iflas etmiş bir esnafın veresiye defterini karıştırması gibi. Karıştırmaya siz devam edin. Siz, batıksınız batık. Ama bu milleti batıramayacaksınız” ifadelerini kullandı.
“YARGIYI SİYASETİN SİLAHI GİBİ KULLANMAYA GAYRET EDENLER, MİLLETİN VİCDANINDA ASLA KAZANAMAZLAR”
“Kendilerini milletin üstünde görenler, hukuku kendi yorumlarıyla, yargıyı siyasetin silahı gibi kullanmaya gayret edenler, milletin vicdanında asla kazanamazlar” diyen İmamoğlu, “Siyaset, milletin hakemliğinde yapılan edepli biri. Türkiye bugün, az önce söylediğim kötülükleri yapma gayreti içinde olan bir iradeyle, hükümetle karşı karşıyadır. Ülkenin dört bir yanında insanlarımız şu mesajı veriyor: Milletin kararını, ancak millet değiştirir. Başka hiç kimse değiştiremez. ‘İstanbul için adalet, Türkiye için adalet’ diyorlar. Yetinmiyorlar; ‘Hak, hukuk, adalet’ diyorlar. Bu ses, hep yükseklerde çınlıyor. Her yaştan insanımız, bu süreci bir haysiyet mücadelesi olarak kabul etmiş durumdalar” şeklinde konuştu. “Bugün ne yazık ki, İstanbul'da açılan bir dava ile ortaya konan bir ceza, sonrasında üst yargının ne yapacağına dair dedikoduların, yorumların yapıldığı günleri yaşıyoruz” diyen İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“GÜNDEMLERİ, İSTANBUL VE EKREM İMAMOĞLU”
“Gündemleri, ne yazık ki İstanbul, Ekrem İmamoğlu… ‘Ceza alırsa şöyle olur, siyasi yasak alırsa böyle olur’ gibi her gün bu konuyu tartışa duruyorlar. Ben, asla bu işlerden etkilenecek seviyede bir demokrat, bir siyasetçi değilim. Hatta söyledim: Ben, ılık su demokratı değilim. Asla olmayacağım. Bu yorumları yapan, bu şekilde sahayı ve toplumu etkilemek isteyen insanlara cevabını verirler. Koltuktan güç aldıklarını zanneden insanlar, size söyleyeyim, yarın öbür gün çay, kahve içecek kahvehane bulamayacaklar. Milletin yüzüne bakamayacaklar. Bu millet, seçim gecesi gereğini yapsın, bak bakalım bugün bu lafları edenler, göze girmeye çalışanlar, nasıl bir gecede kalıp değiştirecekler, boyut değiştirecekler. O iri iri cümleleri kullananların nasıl kağıttan kaplan oldukları ortaya çıkacak. Ben, sırtımı Türkiye'mize yasladım. Ben, sırtımı Kastamonu'ya yasladım. Ben, sırtımı 16 milyon İstanbulluya yasladım. Ben çok rahatım. Çünkü, milletimizin vicdanına güveniyorum. Millet yanınızdaysa, hangi çılgın size zincir vuracakmış şaşarım?”
ALTILI MASA’YI SELAMLADI
Daday girişinde, Adalar’dan gelen atlar ile karşılandıklarını hatırlatan İmamoğlu, “Çok iyi bakmışsınız kıymetli Başkanım, teşekkür ederim. Ararlar. Tabii söyleyeyim: Öyle yok atı alıp Üsküdar'ı geçmek. İstanbul'da o iş bitti, bitti. At da bizim, Üsküdar da bizim. Bunu buradan duyuralım. Bizim yapacak çok işimiz var. İcraata odaklıyız. Üretime odaklıyız, çözüme odaklıyız. Bizim gözümüz başka bir şey görmez” dedi. “Memleketimizin bir köşesinde sorun var ise, koşar gideriz” diyen İmamoğlu, “İstanbul'umuzun 39 ilçesine eşit hizmet götürdüğümüz gibi, yurdumun her insanına, her köşesine, gücümüz, bütçemiz, desteğimiz yettiği ölçüde katkı sunma gayretinde olduk, olmaya devam edeceğiz. Biz; dirliğe, birliğe, paylaşıma ve kardeşliğe odağız. Milleti bölmek isteyenlere, çocuklarımıza, gençlerimize geleceği konusunda ümitsizlik vermeye çalışanlara karşı mücadele içerisindeyiz. Bu anlamda hem CHP Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun sizlere selamlarını, sevgilerini ve saygılarımı iletiyorum hem de İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener hanımefendinin sizlere selamlarını, sevgilerini, saygılarını iletiyorum. Bugün de İstanbul'da başlayan bu güzel birliktelik, Altılı Masa’nın diğer siyasi partilerimizin de iş birliğiyle; Gelecek Partisi'yle, DEVA Partisi'yle, Saadet Partisi'yle ve Demokrat Parti'yle birlikte, Türkiye'mizi tekrar güçlü bir demokrasiyle buluşturma mücadelesinde, bizim belediyelerimizin ortaya koyduğu erdemli, ahlaklı, adaletli bir duruşla bütün Türkiye'ye yaymanın gayreti içerisindeler” ifadelerini kullandı.
“KAPIMIZI ÇALAN HER YERE KATKI SUNAR, YANLARINDA OLURUZ”
“O gün, bugün; o yıl bu yıl olacak, milletle bu süreci hep birlikte başaracağız” diyen İmamoğlu, “Ben, milletimin kalbine adayım. Makamların en güzel yeri orası. İstanbul'da ben bunu yaşadım, yaşamaya devam edeceğim. Bana Beylikdüzü'nde ilk belediye başkanı olduğumda demişlerdi ki, ‘Hedefiniz ne?’ ‘Burada yaşayan herkesin kalbine girmek; oy versin vermesin.’ Şimdi ben hem İstanbul'umuzun hem de ülkemizin, bütün milletimizin kalbine girmek istiyorum” şeklinde konuştu. “İnşaatı bitmiş olan bu alanda, Belediye Başkanımız sadece bir pazar yeri hedefi koymamış” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Aynı zamanda burada çok çeşitli etkinlikleri yapacak bir alan da oluşturmuş. Yani bir bakmışsınız milletimiz, Mayıs ayında ‘Yeter; söz milletin’ demiş, zaferi kazanmış, hava da biraz yağmurluysa, burada demokrasi bayramı yapıyormuş gibi düşünün. Onun için tabii ki Kastamonu'nun Daday’ında da varız, Araç’ta, Cide'de de bütün ilçelerinde varız. Kapımızı çalan her ilçesine katkı sunarız, yanlarında oluruz. Onun yanında olmak, şehrin insanlarına katkı sunmak, güzel bir şey. Kastamonulunun böyle derviş gibi güzel sözleri vardır: ‘Pazar kurulacak, oyun bozulacak.’ Aslında burası onun da mesajını veriyor. Evet pazar kuruldu, oyunda bo-zu-la-cak. Neymiş? Ekrem İmamoğlu, İstanbul'da siyasi yasak alacakmış. İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nu bunlar cezaevine atacakmış. Ya da İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'na kayyum atayacakmış. Ben de onlara diyorum ki; vallahi benim imam dolu bir göğsüm var. Allah şahit; bu kadar insanın o güzel duygusu, o vicdan dolu bakışı olduğu sürece, siz milletin İstanbul'da iradesini temsil eden Ekrem İmamoğlu'nun saçının teline dokunamazsınız. Saçının teline dokunamazsınız.”