Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Batı'nın ilmini, sanatını almadık. Maalesef değerlerimize ters düşen ahlaksızlığını aldık" sözlerine sanatçılar, bilim adamları tepki gösterdi. Bilim adamları ve sanatçılar Başbakan'ın sözlerini 'yadırgadıklarını' dile getirdiler.
Prof. Dr. Afife Batur (UNESCO'ya bağlı ICOMOS - Uluslararası Anıtlar ve Sitler Koruma Konseyi - Türkiye Milli Komitesi üyesi):
Bu ifade, 200 yıl sürmüş Osmanlı modernitesinin inkârı anlamına gelir. Osmanlı, o dönem için bizim bugün teşekkür edeceğimiz bir dönüşüm gerçekleştirmiştir. Ve modern cumhuriyetin kurulmasının tabanı oluşmuştur. Bu değişim Atatürk gibi büyük bir adamın ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bunları inkâr etmeye kimsenin gücü yetmez, başbakan olsa bile.
Prof. Dr. Baki Akkuş (Türk Fizik Derneği Başkanı):
Sayın Başbakan'ın ifade ettiği gibi, Batı'nın bilimini almamız gerektiğine katılıyorum. Batı'nın bilimini almamız için, öncelikle Başbakan'ın bugüne kadar bilime vermiş olduğu desteği, Avrupa ülkelerinin bilimsel araştırmalarına ayırmış olduğu destek seviyesine çıkarmasıyla mümkün olur.
Prof. Dr. İlhan Tekeli:
Türkiye'de bu konu Ziya Gökalp'ten beri tartışılıyor. Aslında teknik ve teknoloji de ahlaki değerler de kültürün bir parçası. Modernleşmeden söz edilirken modern kültürün bir parçasını alıp bir parçasını almamak gibi bir varsayıma dayanan tartışma sürüyor. Başbakan'ın sözleri de bu tartışmanın siyasetin günlük diline yansımış hali, ancak tabi biraz özensiz.
Fazıl Say:
Bu hükümetin, 'Karanlıklar Caddesi' olarak niteleyebileceğim bir istikamete yönelmiş olduğuna dair şüphelerimizi yok etmek için, samimi ve gerçek icraatlarını görmemiz gerekir. Bu olmadan hiçbir şeye inanmamızı beklemesinler. 'Batı'dan sadece ahlaksızlık alındığı' şeklindeki rahatsızlıklarını AB ve ABD yetkilileri ile paylaşmalılar, Cumhuriyet Türkiye'si ile değil. Dejenerasyondan hepimiz rahatsızız. Ve dejenerasyonun yaratıcılarının kimler olduğunu da hepimiz bilmekteyiz. Bu durumda; kendilerini, 'yarış edercesine bir coşku ile' konser, bale, tiyatro, sergi, opera gibi faaliyetlerde görmek isterim.
Nedim Gürsel:
Eğer Başbakan bu tanımla bireylerin yaşama tarzını kastediyorsa çok yanlış. Aydınlarımız Tanzimat'tan beri büyük ölçüde Batı'nın sanatından etkilendi. Özellikle Fransız Devrimi'nin ideallerinden etkilenmeselerdi ne meşrutiyet kurulurdu ne de cumhuriyet. Başbakan'ın tavrı bir parça Batı düşmanlığı ve tutuculuk.
İdil Biret:
Başbakan sanıyorum benim son kitabımı okumamış, okusa böyle bir söz söylemezdi.
Suna Kan:
Ahlaksızlık sözcüğünü çok yadırgadım. Ahlaki değerler Doğu'ya, Batı'ya göre değişmez. Ahlaksızlık insana özgüdür. Başbakan, 'Biz Batı'nın sanatını, ilmini almakta bir yarış etmeliydik' de demiş. Onu almaya çalışıyoruz.
Komet:
Yanlış konuşmuş. Her toplumda bazı ahlaksızlıklar vardır, geniş bir kavram bu. Ayrıca Batı'nın sanatı ve ilmini almışız, tabii ama biraz geç almışız.
Tunçel Kurtiz:
Batı'nın kötü taraflarını aldıysak Başbakanımız onu açıklasın. Batı'yla ilişkimiz 200 yıldır sürüyor. Yakın ilişkiler de var, anlaşılmayan şeyler de. Başbakanımız mademki en sorumlu kişidir ahlaksızlıkları açıklasın ki biz de ne olduğunu görelim sayesinde.