TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya, Ergenekon Soruşturması kapsamındaki son gözaltılarla ilgili olarak, ''En büyük temennim, basın özgürlüğü alanındaki bu gibi olaylarda gözaltını disipline edecek yeni bir hukuki düzenlemeye gitme gereğidir'' dedi.
İyimaya, partisinin Trabzon İl Başkanlığı'nca Hamamizade İhsanbey Kültür Merkezi'nde düzenlenen, ''Türkiye Buluşmaları'' etkinliğinde hükümetin icraatlarını ve seçim sürecini değerlendirdi.
Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan İyimaya, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan gazetecilerle ilgili, basın özgürlüğünün, hem ifade özgürlüğü hem de düşünce özgürlüğünün ana malzemelerinden birisi olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
''Meydana gelen olayla ilgili olarak üzülmemek mümkün değildir. İki ihtimal söz konusu olabilir. Gözaltına alma işlemine başvuranların ellerinde bulunan verilerde bir yanlışlık, noksanlık, farklılık olabilir. Bu vahim. Gözaltına alınan ve düşünce ve basın özgürlüğünün özneleri konumunda olan arkadaşlarımızın bir yanlışlığı olabilir. O da vahim. Benim en büyük temennim, basın özgürlüğü alanındaki bu gibi olaylarda gözaltını disipline edecek yeni bir hukuki düzenlemeye gitme gereğidir. Kamuoyu, hepimiz bu olaydan üzüldük ama bu konuda Adalet Bakanlığımız bir hazırlığını tamamlamak üzeredir. Eğer seçimden evvel bu hazırlık gelirse komisyonum sonuçlandırır ve Genel Kurul kabul edebilir. Fakat burada şu farkı gözardı etmemek lazım. Kuvvetler ayrılığı sistemi içerisinde bu iş tamamen yargıyı ilgilendiren bir alandır. Süratle bitmesi temennimizdir. Siyasal iktidar olarak biz de böyle olayların olmamasını temenni ederiz.''
-''ERKEN HÜKÜMLERİN DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM''-
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya, Türkiye'nin demokrasinin düzey kazanması noktasında önemli bir süreçten geçtiğini belirterek, şöyle konuştu:
''Türkiye'nin bilhassa yaşadığı en büyük noksanlık, eleştiri özgürlüğü ve eleştiri hakkının doğru kullanıldığı noktasındadır. En önemli sorun bu. Zaten Türkiye'de demokrasinin gerektiği kadar gelişememiş olması, eleştiri özgürlüğünün işleviyle denk kullanılamamış olmasındandır. Bazen manipülasyon olarak, bazen örtü olarak, bazen saptırma olarak kullanılıyor. Ama bu olay objektiflik, subjektiflik tartışmasına girmeksizin yakın gelecekte ortaya çıkacaktır. Olmaması gerekir. Hepimiz üzüldük. Fakat gerçek, tahminlerimizin dışında çıktığı zaman hepimiz de mahcup olabiliriz. Onun için erken hükümlerin doğru olmadığını düşünüyorum'' diye konuştu.
-''HÜKÜMETİN SUÇLANMASI ÇOK YANLIŞ''-
Ahmet İyimaya, ''gözaltılar kapsamında hükümetin de suçlandığının'' belirtilmesi üzerine, şunları kaydetti:
''Çok yanlış. O, kuvvetler ayrılığı rejiminin zihin dünyasına tam yansımamış olduğunu gösterir. Çünkü hükümet ne ile ölçülür, kendi görevlerini gereği gibi yerine getiriyor mu, yapıyor mu, Türkiye'nin gelişmesi için projeler üretiyor mu, Türkiye'yi dünyaya taşıyor mu, bir dünya ülkesi haline getiriyor mu? Bu noktada bizim iktidarımızın bir sorunu yok. Kuvvetler ayrılığı içerisinde o organın öbür organa, öbür organın beriki organa karışması mümkün değildir. Ama bizim temel misyonumuz, ayrıca hukuk reformunu gerçekleştirmektir. Bu konuda hukuk kurallarından kaynaklanan bir noksanlık varsa bu noktada üzerimize düşeni her zaman yaparız.''