MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın’ın “IŞİD Terörü ve Kobani Bahanesiyle Terörün Tırmandırılmasına dair” görüş ve değerlendirmeleri, aşağıda bilgilerinize sunulmuştur.
FELAKET GÖZ GÖRE GÖRE GELMİŞ, İKTİDAR ÜLKEYİ BATAKLIĞA SAPLAMIŞTIR
“Her şeyi ben bilirim” diyen ve yapılan uyarıları dikkate almayan AKP iktidarı, Türkiye’yi Ortadoğu’da adım adım felakete sürüklemiştir. Daha önce defalarca ifade ettik: AKP sayesinde Türkiye Libya’dan kovulmuş, Mısır'da istenmeyen adam ilan edilmiş, Suriye ile kanlı olmuş ve Irak'ta rehin alınmıştır. “Komşumuz Irak’ın kuzeyinde zaten fazlasıyla terör bataklığı var, Suriye’de oluşacak yeni bataklık, Türkiye’nin başına daha büyük belalar açar” şeklindeki uyarılarımıza kulak tıkayan iktidar, büyük vebal altındadır. AKP iktidarı bugünkü vahim tablonun esas müsebbibini arıyorsa, aynaya ve müzakere masasındaki muhatabı bölücübaşına bakmalı, “kumpas, çözüm karşıtları, paralel yapı” gibi saçma sapan söylemlere sığınmamalıdır. Esad rejimine 3 ay ömür biçen iktidarın hiçbir öngörüsü gerçekleşmemiş, felaket göz göre göre gelmiş ve iktidar ülkeyi bataklığa saplamıştır. AKP iktidarının basiretsiz ve beceriksiz politikaları sayesinde; sözde Irak Kürdistan’ının yanına, Suriye’nin kuzeyinde PKK’nın Suriye kolu olan PYD’nin kontrolünde özerk bir bölgeye zemin hazırlanmıştır.
TEZGÂH GAYET AÇIKTIR, TÜRKİYE PKK SAFINDA SAVAŞA ZORLANMAKTADIR
Küresel güçler IŞİD terör örgütünü kullanarak bölgeyi yeniden dizayn ederken, AKP iktidarının başından beri sürdürdüğü ilkesiz ve basiretsiz tutum elini kolunu bağlamış, bölgede inisiyatifi kaybetmiştir.
Basında ve kamuoyunda yer alan adıyla Kobani’de, asıl adıyla Aynel Arap’ta bir süredir eli kanlı iki örgüt çatışmakta ve en büyük zararı bu kentteki sivil halk çekmektedir.
Bu gün ülkemizin bir çok kentini kana bulayanlar ve şiddeti acımasızca tırmandıranlar bir taraftan ayaklanma provası yaparken, diğer yandan Türkiye’yi aşağılık bir tezgahın içine girmeye zorlamaktadırlar. Yaşananlara halen Vandallık demek, AKP iktidarında marjinalleşmeden kitleselleşmeye evrilen bölücü ihaneti görmemektir.
Bayrak, okul ve yurt demeden yakan, kamu mallarını tahrip eden ve yağma yapanlar Vandallar değil, AKP’nin azdırdığı bölücü ihanet çeteleridir. Yani olaylar sıradan sokak olayları değil; terördür, isyandır ve ayaklanma provasıdır. Süreç içinde milletimizin uyutulduğu, bölücü ihanetin ise ülkenin her yanına sızarak palazlandığı ve mevzi kazandığı artık ayan beyan ortaya çıkmıştır.
Aslında bütün bu karmakarışık denklemle hedeflenen tezgah gayet açıktır: Türkiye PKK/PYD/YPG safında savaşa zorlanmaktadır.
BÖLÜCÜ İHANET;
“BİRAZ TERÖR, BİRAZ TAVİZ” POLİTİKASIYLA, İKTİDARI REHİN ALMIŞTIR
Terörle mücadeleden yıllar önce vazgeçen ve sözde Çözüm Süreci projesiyle bölücü örgütün başıyla müzakere masası kuran iktidarın, tırmanan şiddet sarmalıyla yeni bir taviz vermesi artık an meselesidir. AKP iktidarı dış politikada ve terörle mücadelede inisiyatifi tamamen kaybetmiş, bölücü ihanet çetesinin kontrolünde uygulamaya konulan “biraz terör, biraz taviz” politikasıyla hazmettire hazmettire bu günlere gelinmiştir.
Nihayet bölücü ihanet, hem sokaklarda, hem de müzakere masasında AKP iktidarının iradesini adeta rehin almıştır. Hükümete bütün terör örgütleriyle mücadele için verilen sınır dışına asker gönderme yetkisi sorumsuzca kullanılırsa; Kobani’ye müdahale bahanesiyle ABD’nin öncülüğünde PKK ve diğer silahlı unsurlarıyla aynı cephede buluşmuş olacaktır.
Böylece; ABD-Türkiye ve diğer uluslararası koalisyon güçleriyle aynı cephede çarpışan PKK’nın terör örgütü statüsünden çıkarılmasına zemin hazırlanacaktır.
AKP DEMOKRATİK YOLLARLA MUTLAKA UYARILMALI, VEBALE ORTAK OLUNMAMALIDIR
Ülkeyi adım adım çözülmeye ve bölünmeye götüren sözde çözüm sürecinden vazgeçilmesi için daha ne olması gerekiyor? Ülkeyi felakete sürükleyen AKP’nin demokratik yollarla uyarılması ve iktidara sandıkta ders verilmesi için daha ne olması gerekiyor? AKP’ye şimdiye kadar değişik gerekçelerle oy verenler, yeni bir değerlendirme yapmalı ve bu vebalin sorumluluğuna ortak olmamalıdır.
Türkiye gerekçesi ne olursa olsun her türlü teröre ve bütün terör örgütlerine karşıdır ve karşı olmaya devam etmelidir. Darda, zorda ve zulüm altındakilere her türlü İnsani yardım elbette yapılmalıdır ancak, Türkiye tarafı olmadığı hiçbir savaşa silah, mühimmat ve asker desteği vermemelidir.
MHP’NİN MİLLİ VE KARARLI DURUŞU ÖRNEK ALINMALI, SAĞDUYU HAKİM OLMALIDIR
MHP ve Ülkücü Hareket’i sokaklarda şiddete dayalı çatışmanın tarafı yapmak isteyenlere asla itibar edilmemelidir. İtibar edilmesi gereken MHP ve Ülkücü Hareket’in resmi açıklamaları ve temsile yetkili sözcülerin verdikleri mesajlardır.
Her türlü bölücü, yıkıcı ve ayrılıkçı hareketler ve terör karşısında MHP’nin milli ve kararlı duruşu örnek alınmalı, milletimizin huzur ve güveni için sağduyu hakim olmalıdır.