MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Dış baskı ve dayatmalara boyun eğilerek, içerdeki Erivan lobilerine teslim olunarak Ermenistan'a gidilmesi, tarihi bir gaflet olacak, böyle bir davranış Türkiye'nin onurunu yaralayacaktır'' dedi.
Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ''milli maç bahanesiyle Erivan'a gitme hazırlıklarının ileri bir aşamaya geldiğinin anlaşıldığını'' savundu.
Bu konuda ''Cumhurbaşkanı adına basına bilgi veren Başbakan'ın açıklamalarının bunu teyid ettiğini'' ileri süren Bahçeli, ''Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin önündeki en büyük engel, Türkiye düşmanlığı üzerine kurulu Ermeni politikalarıdır'' dedi.
Bu politikalarda hiçbir değişiklik olmadığını, Ermenistan'ın sahte soykırım yalanıyla Türk tarihini ve Türk milletini en ağır insanlık suçuyla mahkum etmek için uluslararası planda hayasız bir karalama kampanyası yürüttüğünü belirten Bahçeli, bu devlet politikasının hız kazanarak sürdüğünü ifade etti.
Ermenistan'ın, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü ve sınırlarını tanımadığını, Anayasasında ve bağımsızlık bildirisinde ifadesini bulan ''Türkiye'den toprak taleplerinden vazgeçmediğini'' anlatan Bahçeli, şunları kaydetti:
''Ermenistan'ın PKK terör örgütü ile ilişkileri ve teröre desteği de bilinmektedir. Kuzey Irak'ta yuvalanan terör örgütü sözde yöneticilerine siyasi sığınma hakkı verecek ülkelerin başında Ermenistan'ın geldiğinin basına da yansıdığı hatırlanacaktır.
Azerbaycan topraklarının yaklaşık dörtte biri üzerindeki Ermeni askeri işgali de aynen devam etmektedir.
Bu gerçekler ortadayken Türkiye'nin Ermenistan'ın peşinden koşmasının ve ilişkilerin düzeltilmesi için ricacı konumuna sokulmasının siyasi, ahlaki, meşru ve anlaşılabilir bir izahı ve gerekçesi olamayacaktır. Bu haysiyet kırıcı bir durumdur.
Dış baskı ve dayatmalara boyun eğilerek, içerdeki Erivan lobilerine teslim olunarak Ermenistan'a gidilmesi, tarihi bir gaflet olacak, böyle bir davranış Türkiye'nin onurunu yaralayacaktır.
Ermenistan'ın 'Ortak Tarih Komisyonu' kurulmasını şeklen ve lafzen kabul etmesi gibi bir sözde jestin, Cumhurbaşkanı'nın bu ziyareti için göstermelik bir siyasi rüşvet ve kılıf olarak kullanılması veya bu yönde bir pazarlık ve gerekçe arayışına girilmesi, Türkiye'ye itibar kazandırmayacaktır.
Sayın Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyetini temsil etmektedir. Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak ve yüceltmek için büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda namusu ve şerefi üzerine yemin etmiştir. Bu şartlar altında Erivan'a gitmesi bulunduğu yüce makamla ve bunun gerektirdiği milli sorumlulukla bağdaşmayacaktır. Bu aşamada, Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'nin onurunu ve haysiyetini zedeleyecek böyle bir davranış içine girmeyeceğine olan ümidimizi korumak istiyoruz.''