MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, önceki gün Sakarya mitingi sonrası verdiği molada gazetecilerin sorularını yanıtlarken, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, dün Başbakan Binali Yıldırım’ın konuştuğu Kayseri mitingine katılmama kararını eleştirdi.
“2007 yılında, şimdiki Cumhurbaşkanı, Başbakan olarak, göstermiş olduğu aday Gül ile birlikte Kayseri’ye gitmişler, mitingde elele vermişlerdir. Şimdi Başbakan Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı yapmış olan da Gül’dür. İki sebepten ötürü Gül’ün orada olması lazımdır. Birincisi Kayserili olmasından, ikincisi de kendisinin Cumhurbaşkanlığı devamında erken seçim sonrasındaki kararlılığın Kayseri’de gösterilmesinden. Bu nezaketi taşımaları gerekir” diyen Bahçeli diğer konularda da özetle şunları söyledi:
(Referandum) “Özellikle CHP sözcülerinin konuşmalarındaki çelişkili durumlar, Sayın Başbakan’ın çok yüksek bir performans göstermiş olması, Sayın Cumhurbaşkanı’nın yine tesis açılış törenlerindeki ısrarlı tutumu, bizim de kendi çapımızda yapmış olduğumuz bazı mitingler sonrası anlaşıldı ki evetler yükselişte.
(ABD Başkonsolosluğu’ndan darbeci Adil Öksüz’ün aranması) ABD’nin veya ona bağlı olarak İstanbul Başkonsolosluğu’nun bu gibi işlerle ilişkisi sabitleşirse FETÖ artı ABD gözükür. Bu kadar komutana hükmeden bir kişinin bulunmasının da çok basit olmaması lazım.
Türkiye’de, böyle artçı depremler gibi artçı darbeler olacağı kanaatinde değilim. FETÖ kırkayak böceği gibi görünüyor.
Başının siyasi ayak olarak tanımlanması lazım.”
KILIÇDAROĞLU'NA: ‘SUYA YAZI YAZIYOR’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “hayır” kampanyası yürüten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirilerini sürdürdü. Ordu mitinginden önce AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı AK Partili Enver Yılmaz, mola yerinde Bahçeli’yi karşıladı. Bahçeli, mitingde özetle şunları söyledi:
OTURDUKLARI AHIR SEKİSİ
“Bizim geçmişimize yüz çevirdiğimizi, AKP’ye baston olduğumuzu namertçe ileri sürdüler. Ne yapmak istediğimizi anlamakta zorlandılar. Hükümet etme sistemi değişikliğine akılları ermedi, zekaları yetmedi. Zira oturdukları ahır sekisi, çağırdıkları İstanbul türküsüydü. Şu dikkat çekici soruna bakınız ki, Kılıçdaroğlu FETÖ’den şikâyetçi değil. Çürük tahtada geziyor, suya yazı yazıyor, ipe un seriyor. Türkiye muhalifleriyle al gülüm ver gülüm içinde. Ata et, ite ot vermekle vakit geçirmekte. Yalanlarla oyalanıyor, Türkiye düşmanlarının eline su dökmekle avunuyor. Bir de MHP’den kopup giden siyasi düşkünlerden medet umuyor, onları kukla gibi oynatıyor. Anayasa değişikliklerinin sonucunda tek adamlık geliyor diyor, ama adamlık nedir bilmediği için HDP ve sözde milliyetçilerle çamura saplanıp patinaja başlıyor.”