Başbakan Erdoğan Ak Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda sert açıklamalarda bulundu.
Adana'da durdurulan MİT TIR'larıyla ilgili soruşturma hakkında açıklamalarda bulunan Başbakan, "Adana’daki soruşturmada olanlar ortada. Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz, yargı mensubu kararlarıyla konuşur. Bunların önce haddini bilmesi lazım." dedi.
Başbakan'ın açıklamalarından önemli satır başları:
"Kamoyu yoklamaları, anketler 30 Mart'ta Ak Parti'nin ezici üstünlük sağlayacağını gösteriyordu. Bazı çevreler demokratik mücadeleyi hangi yolla yapacaklarını anlamadılar ya da anlamak istemiyorlar. Bizler her şeyi bilimsel çerçevede, adeta şehirlerimizin röntgenini çektik, Türkiye'nin röntgenini çektik. Çıktığımız programlarda da kesin olmamakla berabere 45-50 bandına bir yere otururuz dedik. Onların hedefi Ak Parti'yi yüzde 30'un altına nasıl düşürürüz dediler.
"ALLAH DÜŞMANIN BİLE ŞEREFLİSİNİ VERSİN"
Sınır tanımadılar. İnsani değerleri, vicdani değerleri, onur, şahsiyet, şeref bu kavramları dikkate almadılar. Bizim insanımız der ki Allah düşmanın bile şereflisini versin. Öyle rakiplerle mücadele ettk ki maalesef şeref yoksunuydular. Bizim devlet geleneğimizde savaşta dahi uyulması gereken kurallar vardır. İnsanların mahremlerine girilmez. Kadınlara, çocuklara, yaşlılara ilişilmez. Bizim kültürümüzde en azılı düşman bile olsa o kişi sırtından vurulmaz. Mert olan rakibinin karşısına çıkar, yarışır belli ilkelerde savaşır. Harp hiledir ama hile namertlik değildir. Stratejidir, akıldır, zekadır.
Öyle belediyelerimiz oldu ki günlerce haftalarca çalışarak bunu topluma anlattılar. Mevcut belediye başkanlarımız yaptıklarını ve yapacaklarını anlattılar. Muhalefet bunu anlatamadı. Yaptıkları yoktu ki yapacaklarını anlatsın. Demokrasi dışı yollara tevessül ettiler. Ekonomiye içeriden ve dışarıdan saldırı düzenlediler, çözüm sürecine saldırdılar, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumlarına, şahsıma, aileme, arkadaşlarıma saldırdılar.
"30 MART ÖNCESİ YAŞANANLAR AFFEDİLECEK GİBİ DEĞİL"
30 Mart akşamında da balkon konuşması beklediler. Her şeyi unutalım istediler. O ahlak dışı saldırıları, alçaklıkları unutalım istediler. Biz davaları geri çektik ama onlar çekmedi. Biz hesaplaşma değil helalleşme yapalım dedik olmadı. 30 Mart öncesindekiler üzeri çizilecek, affedilecek şeyler değil.
"HADDİMİZ DEĞİL, HESABI SORULACAK"
Devlete, millete istiklalimize, saldırı düzenlendi. Hadi helalleşelim demek haddimizde hakkımızda değildir. Bunların hesabı sorulacak.
"YARGI MENSUPLARI HADDİNİ BİLMELİ"
Milletimiz oyunları gördü. Adana’daki soruşturmada olanlar ortada. Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz, yargı mensubu kararlarıyla konuşur. Bunların önce haddini bilmesi lazım.
Yasama, yürütme, yargı erkelerin eşitliği diyeceksin. Sonra da kendisini yasamanın üstünde varsa yoksa benim diyeceksin.
Bugüne kadar yargı mensupları içinde kaç kişi ceza aldı diye bakarsanız parmak sayısını geçmez ama yasama mensupları, yürütme mensupları öyle değil onlara gelen vuruyor giden vuruyor.
Yürütmenin bedeli var. Biz kefenlerimizle yola çıktık dedik. Yargı onlar da kararları ile konuşsun adil olanları kast etmiyorum. Bir yerlerden talimat alanları kastediyorum bunlar pararlel yargıdır.
Muhalefete dikkat edin bir şey olmamış gibi davranıyorlar. Gündemi farklı yerlere çekerek seçim öncesi yapılanlarının üzerini örtmeye çalışıyorlar.
"BOZKURT İŞARETİ HAFIZALARDAN SİLİNEMEZ"
Ankara caddelerinde CHP'nin genel müdürünün yaptığı bozkurt işareti hafızalardan silinmez. Ses kayıtları ve mpntajların CHP tarafıundan nasıl hukuksuzça kullandığı unutulmaz. Dışişleri Bakanlığı'ndan devletin en gizli görüşmesi dinlendikten sonra götürüldü CHP genel müdürüne dinlettirildi. Bu ihanet girişimine CHP genel müdürünü de ortak ettiler. Pensilvanya'daki örgütle nasıl işbirliği yaptıklarını açıklasınlar. Nasıl senaryo yazdıklarını açıklasınlar. Devlete yapılan suç var. Niye bunu lanetleyemiyorsun? MHP kasetlerin mağduru olmasına rağmen. O da kaset siyasetine sarıldı.
"MHP GENEL BAŞKANI 'BAŞBAKAN, MALEZYA'YA KAÇACAK' DİYORDU"
MHP Genel Başkanı Başbakan kaçacak diyordu, Malezya'ya, Sudan'a gidecek dedi. Dün akaşam Malezya Başbakan'ı buradaydı. Beraber yemek yedik.
"BU ÜLKEDEN KAÇMASI GEREKENLER..."
Bunlar istikameti kaçırmışlar. Bunlar ne yapacaklarının farkında değildir. O koltukları terk etmesi gerekenler CHP ve MHP’nin genel başkanıdır. Ama yapamazlar. MHP’nin genel başkanı 16-17 yıldır sürekli yeniliyor. CHP, MHP seçimenine sesleniyorum. Gelin bir daha bu süreçleri check edin. ‘Biz kimlerin peşinden gidiyoruz’ diye.
Yeni süreçte inanıyorum ki vizyonu olan bir muhalefet şekillenecektir. Gerilimin Türkiye’ye yarar değil zarar getirdiğini herkes gördü. Kucaklayıcı bir siyaset Türkiye’nin yegane gündemi olmalı. Tek tip insan gayesinde olmadık.
"KÖŞK ADAYLIĞI KONUSUNDA PARTİMİZLE KARARA VARMIŞ DEĞİLİZ"
Cumhurbaşkanı halkın oyları ile seçilecek. Türkiye’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hemen hepsi sancılı olmuştur. Türkiye’de belirsizlik oluşturan bu seçimleri Meclis’teki vekillerden alarak asillere devrettik.
Ağustos ayındaki seçimlerin nezih bir ortamda gerçekleşmesi için üzerimize düşeni hakkıyla yerine getireceğiz. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda partimizle karara varmış değiliz. İstişareleri başlattık. İlk istişareyi 30 Mart’ta milletimizle yaptık. Önceki gün vekillerle bu salonda bir araya geldik.
"CUMHURBAŞKANIMIZLA DA KONUŞACAĞIZ"
İlgili her kesimin görüşlerini alacağız. Cumhurbaşkanımızla da bu konuyu ayrıntılı konuşacağız. İstişareler neticesinde Türkiye için en doğru adımı atacağız.
"BİZ SADECE ALLAH'A KULUZ"
Bizler uzun soluklu davanın hizmetkarlarıyız. Gündüz gece gideceğiz. Bunun sınırı ölümdür. O ana kadar yürüyeceğiz. Bu dava isimlerle değil hedef ve ilkeleriyle var olan bir davadır. Bu dava millete hizmet, ülkeye hizmet davasıdır. Birilerine değil. Bizim Allahımız var. Sadece ona kuluz.