Başbakan Erdoğan''ı BDP liler karşıladı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'daki temaslarına Büyükşehir Belediyesini ziyaret ederek başladı.Başbakan Erdoğan, Başbakanlığa ait otobüsle ayrıldığı Diyarbakır Havalimanı'ndan, vatandaşları selamlayarak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'daki temaslarına Büyükşehir Belediyesini ziyaret ederek başladı.

Başbakan Erdoğan, Başbakanlığa ait otobüsle ayrıldığı Diyarbakır Havalimanı'ndan, vatandaşları selamlayarak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığına geldi.

Erdoğan'a ziyarette eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker de eşlik etti.

Erdoğan'ı bina girişinde, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Hakkari Milletvekili Esat Canan ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ile Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş karşıladı. Zana'nın yerel kıyafetler giydiği ziyarette, Emine Erdoğan da hediye edilen poşuyu omuzunda taşıdı.

Başbakan Erdoğan'ın yaklaşık yarım saat süren ziyaretini, 100'ü aşkın yerli ve yabancı basın mensubu takip etti. 

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın belediyeye gerçekleştirdiği ziyarete ilişkin, "Umut ediyorum bu görüşme eşitlik temelinde, özgürlük temelinde, kardeşlik hukuku temelinde nihai ve kalıcı bir barışa da katkı sunmuş olur"  dedi.

Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır Büyükşehir Belediyesini  ziyaretinin ardından Belediye Başkanı Baydemir ve Bağımsız Mardin Milletvekili Ahmet Türk, gazetecilerin ziyarete ilişkin sorularını yanıtladı.

Sözlerine, "Çok hoş bir görüşme oldu"  diyerek başlayan Baydemir, Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine ilk ziyareti olduğunu hatırlattı.

"Umut ediyorum bu görüşme eşitlik temelinde, özgürlük temelinde, kardeşlik hukuku temelinde nihai ve kalıcı bir barışa da katkı sunmuş olur" diyen Baydemir, gazetecilerin "bu bir tarihi an mı?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Doğrusu Başbakan ile şöyle bir espri de geçti aramızda. Kendisine, 'ben gider ayak siz geldiniz Sayın Başbakanım, daha önce gelseydiniz belki birkaç proje alırdım sizden. Ama hafif raylı sistemimiz tamamen hazır, ihale etme aşamasındayız. Dicle Vadisi Projesi de' dedim. Sayın Başbakan ile bu iki projeyi görüştük. Sanrım bu iki proje konusunda en azından bizden sonra gelecek ekip açısından da bir kapı aralamış olduk. Diyarbakır’da belediye, yerel yetkililer ve ilgili bakanlıkların işbirliği inşallah gerçekleşir."

Gazetecilerin Baydemir'in yaptığı espriye Başbakan Erdoğan'ın ne yanıt verdiğini sorması üzerine Baydemir, "Esprili bir yanıt verdi" ifadesini kullandı. 

- "Bu dönem artık artık diyalog dönemidir" 

Bağımsız Mardin Milletevekili Türk ise Türkiye, Kürt sorunu ve Ortadoğu’daki gelişmeler açısından çok kritik bir sürecin içerisinde olunduğunu ifade ederek, bu kritik sürecin aşılması, kardeşlik hukuku ile meseleye bakılması gerektiğini belirtti.

Baydemir'in hem grup hem de Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi adına talepleri dile getirdiğini vurgulayan Türk, şöyle konuştu:

"Başından beri söylüyoruz; bu dönem artık diyalog dönemidir. Bu diyaloğun müzakereye dönüşmesi lazım. Kürtlerin bir halk olarak görüldüğü bir anlayışla artık meseleye yaklaşılması gerektiğini ifade ediyoruz. Eğer köklü değişim ve çözüm konusunda Ortadoğu’nun en kadim halklarından biri olan Kürtlerin hakkı, hukuku  göz önünde tutulmazsa sürecin sürekli sancılı olacağını ifade etmek istiyorum. Umut ediyorum ki; Kürtlerin taleplerini isteyen bir yaklaşım ile bu kritik süreçleri aşarız. Beklentimiz budur."

"Diyarbakır ziyaretinin Kürt sorunun çözümüne yönelik bir adım olmasını istiyoruz" diyen Türk, IKBY Başkanı Barzani'nin Diyarbakır'da Başbakan Erdoğan ile görüşmesine ilişkin şöyle konuştu:

"Sayın Barzani bugün Sayın Başbakan ile görüşmek üzere Diyarbakır'a geldi. Tabi ki burası Amed, Kürtler için önemli bir yer. Amed'de bulunması bakımından Barzani bugün kendi toprağına, kendi insanları arasına geliyor. Biz burada misafirperverlik ölçüsünde gereken sorumluluğu yerine getireceğiz. Bizim tartışacağımız elbette ki çok şey var. Ama bugün bütün bunları tartışma zemini ve imkanı olmayabilir. Biliyoruz ki Kürtler arasında diyalogsuzluk, özellikle Rojava’daki sıkıntılar Kürtler'in gündemindedir. Rojava’da bütün Kürtlerin ortak bir irade, ortak talepler doğrultusunda bütünleşmesi bizim için önemlidir."

Başbakan Davet Etti Barzani Diyarbakır'a Geldi (Sayfa 2'de)

Başbakan Kürsüye Çıktı ve Kürdistan İfadesini ilk kez kullandı (sayfa3 'de)

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani, "Tüm gücümüzle çözüm sürecini destekliyoruz ve destekleyeceğiz" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özel daveti üzerine Diyarbakır'a gelen IKBY Başkanı Barzani, yaklaşık bin 300 tesisin toplu açılışının yapılacağı Kantar Kavşağı'ndaki törende Soranice yaptığı konuşmada, bugün sevinç içerisinde olduğunu belirterek, "Görüyorum bir Türk lider bulunmuştur ki kardeşlik ve doğru yolu izleyen bir önder. Bugünü, bu tarihi oluşturma zamanı sayın Recep Tayip Erdoğan'ın Erbil'e gelişi ile 'artık Kürt halkının inkarı geride kaldı' sözleri ile başlamıştır" dedi.

"Benim için bugün tarihi çok değerli bir fırsat oluşmuş ki Diyarbakır'a geldim" diyen Barzani, Diyarbakır'a Diyarbakırlıları ziyarete geldiğini söyledi.

Barzani, Ortadağu'da yaşayan insanların artık birlikte yaşama zamanının geldiğini vurgulayarak, şöyle dedi:

"Yeni bir tarih oluşturma zamanı gelmiştir. Artık birbirini kabul ederek kardeşçe yaşama zamanıdır. Birlikte yaşamakla halklarımızı mutlu günlere götürebiliriz. Savaşlar denendi. Kimse savaştan bir hayır görmedi. Bir Türk gencinin kanının bir Kürt gencinin eli ile ya da bir Kürt gencinin kanının bir Türk gencinin eliyle dökülme günü bitmiştir."

- "Barış temeli atılmış"

"Barışın temeli atılmış. Biz Sayın Recep Tayip Erdoğan'a çok teşekkür ediyoruz" diyen Barzani, Başbakan Erdoğan'ın çok cesurca bu temeli attığını belirtti.

Türk ve Kürtlerden barışı desteklemelerini isteyen Barzani, "Barış için verilecek savaş, zor bir savaştır. İnanın cesur bir insan olmazsa barış için savaş veremez. Barış yolu ne kadar uzun ise bir saat savaşmaktan daha iyidir" ifadelerini kullandı.

Çözüm süreci ile önemli bir adım atıldığını dile getiren Barzani şöyle devam etti: 

"Tüm gücümüzle çözüm sürecini destekliyoruz ve destekleyeceğiz. Hepimiz biliyoruz ki 15-20 yıl önce böyle gelip karşınıza konuşmak imkansızdı. Bu da kardeşliğin sonucudur. Ve inanıyoruz ki bu süreç sonuca varacaktır. Ne kadar zaman gerekiyorsa o zamanı vermemiz gerekiyor. Huzurunuzda olduğumuz için çok mutluyum."

Barzani, konuşmasının sonunda Türkçe "Yaşasın Kürt ve Türklerin kardeşliği, yaşasın barış, yaşasın özgürlük" diyerek herkese başarı ve mutluluk diledi.

Başbakan Kürsüye Çıktı ve Kürdistan İfadesini ilk kez kullandı (sayfa3 'de)

İşte konuşmasından satır başları:

Diyarbakır, ey Diyarbakır. Kardeşlik şehri Diyarbakır. Sizi yürekten selamlıyorum. Sizleri hasretle selamlıyorum. Bağlar, Bismil, Çermik sizi kalpten selamlıyorum. Çüngüş, Dicle, Eğil, Ergani, Hazro sizi gönülden selamlıyorum.

Kayapınar, Lice, Silvan, Sur sizi kalpten selamlıyorum. Bugün buradan, Şanlıurfa’yı Mardin’i Hakkari’yi Muş’u Bingöl’ü, Bitlis’i 81 vilayetimizin tamamını selamlıyorum. Diyarbakır’dan, Diyarbakır’ın kardeşleri olan Mekke’yi Medine’yi Kudüs’ü Şam’ı İstanbul’u selamlıyorum. Diyarbakır’ın kardeşi Erbil’i buradan selamlıyorum.

Bundan 81 yıl önceydi. 21 Haziran 1932. Hakkari Şemdinli’den sınırdan çok önemli bir misafirlerimiz gelmişti. Toprakları uçaklarla bombalanmıştı. Köyleri yakılmış yıkılmıştı. Eşleri dostları akrabaları katledilmişti. Yerlerinden yurtlarından yuvalarından kopmuş, sürgüne hüküm giymişlerdi. Şemdinli’den kardeşlerinin yurduna, yuvasına, hanesine Türkiye’ye geldiler.

Buradaki kardeşleri onları muhabbetle kucakladılar. Hoş geldiniz dediler. Burası sizin evinizdir dediler. Tarih boyunca yaptıkları gibi sofradaki ekmeklerini onlarla paylaştılar. Gelenlerden bir tanesi şunu söylüyordu: “Biz Türkiye’de asılmayı bekliyorduk. İdam edilmeyi bekliyorduk. Zira Türkiye üzerinde bizi tutuklamak ve asmak için ağır baskı vardı. Ama biz Türkiye’ye seve seve geldik. Çünkü ölsek de Türkiye’de ölmek istiyorduk.”

Evet bunu söyleyen, Molla Mustafa Barzani’ydi. Merhum “Allah’a dine İslam dininin önderine inanmış Müslüman milletin de nasıl ki doğruluk dürüstlük varsa bütün bu özellikler Molla Mustafa Barzani’de de vardır. İşte o Barzani 81 yıl önce kardeşlerinin ülkesi Türkiye’ye misafir oldu. Bugün de oğlunu, değerli dostum Mesud Barzani’yi misafir ediyoruz.

KÜRDİSTAN VURGUSU!

Tıpkı babanız gibi, amcalarınız gibi, kardeşlerinin toprağına Türkiye Cumhuriyeti’ne Diyarbakır şehrimize hoş geldiniz. Sizi sizin şahsınızda, Kuzey Irak Kürdistan Bölgesi’ndeki değerli kardeşlerimizi muhabbetle selamlıyorum.

SEZAİ KARAKOÇ DİYOR Kİ

Diyarbakırlı büyük şair Sezai Karakoç diyor ki “Diyarbakır sadece Türklerin değildir. Diyarbakır sadece Kürtlerin değildir. Diyarbakır sadece Arapların değildir. Tıpkı Erbil gibi, Diyarbakır hepimizindir”

Biz Erbil’de kendimizi, kendi şehrimizde hissettik. Siz de kendinizi şehrinizde hissedin diyorum.

Bugün büyük bir hasretle, vatan hasretine, anne baba kardeş hasretine de burada Diyarbakır’da son veriyoruz. Bugün büyük bir kavuşmaya, kucaklaşmaya hep birlikte şahit oluyoruz.

"KEŞKE O DA ARAMIZDA OLSAYDI"

Diyordu ki “Ben seni özledim inan ki seni özledim. Baharın rengine sor. O ağacın çiçeklerine sor. Barış güvercinlerine sor. Arkadaşlık ve dostluğa sor. Hapishane duvarlarına sor. Onlar sana doğruyu söylerler. Ben seni çok özledim. İnan ki seni özledim”

Tam 37 yıl süren bu anlamsız, bu acı, bu kederli hüzünlü özleme bugün artık son veriyoruz. Türkiye’nin sesini, bu topraklarının sesini, bugün artık vatanıyla aşkıyla buluşturuyoruz. Nihayet hoş geldin Şivan Perwer diyorum. Evine vatanına anne baba ocağına hoş geldin diyorum. Diyorum ki, ah bugün biri daha aramızda olsaydı. Bu toprakların bir başka nefesi daha aramızda olsaydı.

Diyordu ki “Üzülme sen üzülme. Başını öne eğme. Gün olur kavuşuruz. Dert etme Diyarbakır. Ağlama sen ağlama. Kanlı bezler bağlama. Bu yangın söner bir gün. Ağlama Diyarbakır. Ey fırtınalı bayır, ey mazlum Diyarbakır. Dağlarında kızıl ateş. Alnımda kızıl bakır. Çiğdemler solar gibi, anneler yanar gibi. Dizlerine döküldüm. Ağlama Diyarbakır”

Ben yandım siz yanmayın Allah aşkına diyordu. Şimdilik Hoşçakalın çözüm diyordu. Hoşça kal ey sevgilim Türkiye diyordu. Ne var ki vatana hasret, dosta hasret şekilde tam 13 yıl önce bugün bir 16 Kasım’da gurbette hayata veda etti. Ahmet Kaya’yı Diyarbakır’ın Malatya’nın evladını, Türkiye’nin sesini, sevgili dostum Ahmet Kaya’yı rahmetle yad ediyorum.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri