"Ben Eecevit’in geleneğinden geliyorum"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ben Bülent Ecevit’in geleneğinden geliyorum. O ne söylediyse aynısını söylüyorum. Bülent Ecevit, ‘Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen’ diyordu. İnsanca, hakça bir düzeni bu ülkeye getireceğim” dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Mersin’de düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, iktidara geldiği takdirde söz verdiği vaatlerini nasıl gerçekleştireceğini anlattı. Türkiye’nin var olan sorunlarını iki aşamalı çözeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi iki aşamalı bir süreçte aydınlığa çıkaracaklarını kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Türkiye’yi dünyanın markası haline getireceğiz. Önce refahı tabana yayacağız. Türkiye’nin her yurttaşı kalkınmadan nasibini alacak. Size net bir rakam vereceğim, yıl 2002, Türkiye nüfusunun yüzde 1’i Türkiye’deki toplam servetin yüzde 39’una sahip. Yıl 2014, yani 12 yıl sonra Türkiye nüfusunun yüzde 1’i Türkiye’deki toplam servetin yüzde 54,3’üni sahip. Yani Türkiye nüfusunun yüzde 1’i, yüzde 99’undan daha zengin. AKP’nin getirdiği adalet budur. Bu adaleti ters yüz edeceğim. İşçinin, emeklinin, çiftçinin, memurun yani halkın kazanacağı, yani refahın adil bölüşüleceği bir düzeni getireceğim. Açık ve net söylüyorum, ben Bülent Ecevit’in geleneğinden geliyorum. O ne söylediyse aynısını söylüyorum. Bülent Ecevit, ‘Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen’ diyordu. İnsanca, hakça bir düzeni bu ülkeye getireceğim” diye konuştu.

“GELİN HEP BERABER GÖRKEMLİ BİR TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE KURALIM”

Çocukların yatağa aç girmediği, işsizliğin, yoksulluğun olmadığı, adaletin, huzurun, barışın olduğu bir Türkiye’nin mücadelesini verdiklerinin altını çizen Kılıçdaroğlu, “Bu mücadele sadece CHP’ye oy veren yurttaşların değil. CHP’ye geçen seçimlerde oy vermemiş bütün yurttaşlarımı davet ediyorum. Gelin hep beraber görkemli bir Türkiye’yi birlikte kuralım” çağrısında bulundu.

Türkiye’de 17 milyon yoksul, yatağa aç giren çocuklar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Ben merak ediyorum, şu Ankara’da oturan beyler nasıl, hangi yüzle milletin karşısına çıkıp da ‘bize oy verin’ diyorlar. 13 yıl, 17 milyon yoksul. Çıkmış diyorlar ki, ‘oy verin.’ Ne yapacaksın, oy verdik? 17 milyon yoksulu 20 milyona çıkaracaklar, 20 milyon yoksulu 30 milyona çıkaracaklar. Onlarla aramızda fark var. Onlar yoksulluğu yönetirler, biz yoksulluğu bitiririz. Biz yoksulluk istemiyoruz 21. yüzyılın Türkiye’sinde.”

“ADRES, ALTI OK, CHP”

CHP’ye oy vermemiş vatandaşlar ve annelere de seslenen Kılıçdaroğlu, “Sevgili anneler, siz çocuklarınız üzerine titrersiniz. Ankara’da oturan beyler çocukları unutur. Ben Konya’da zatürre olup ölen Ayaz bebeği unutmadım. Ben Samsun’da açlıktan ölen Kübra bebeği unutmadım. Ama o Ankara’da oturan beyler hepsini unuttular. İnsanı unuttular. Türkiye’yi unuttular. Ceplerini düşündüler hep. O nedenle ben, 8 Haziran’da yeni bir başlangıç yapalım diyorum. Çocukların açlıktan ölmediği bir Türkiye, çocukların yatağa aç girmediği bir Türkiye, her evde huzurun, bereketin olduğu bir Türkiye. Bunu istiyorum. O nedenle CHP’ye oy vermemiş vatandaşlarımı da davet ediyorum. ‘Gel kardeşim, ne istiyorsun sen’ diyorum. Kul hakkı yemeyen bir siyaset mi istiyorsun? Adres belli. İşsizlikle mücadele mi istiyorsun? Adres belli. Yoksullukla mücadele mi istiyorsun? Adresin belli. Çiftçi ürettiğinin karşılığını alsın mı istiyorsun? Adres belli. Adres,altı ok, CHP. Bu adresi unutmasın kimse. 7 Haziran’da bu adreste buluşacağız. 7 Haziran’da bu adres Türkiye’nin kuruluş imzası olacaktır, Türkiye’nin kurtuluşu olacaktır” ifadelerini kullandı.

“CENNETİN ORTASINA CEHENNEMİ İNŞA ETMEYECEĞİZ”

“Sizin hakkınızı ben savunuyorum, sizin geleceğinizi, aile mutluluğunuzu, iş güvencenizi ben savunuyorum. Siz de uyanın, 7 Haziran’da sandığa gidin, ‘Ecevit’in geleneğinden gelen bir partiye oy vereceğim deyin’ ve yeni bir tarih yazın” diyen Kılıçdaroğlu, Mersin’in Gülnar ilçesinde yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santrali’ne de değinerek, nükleer santral yaptırmayacaklarının altını çizdi. Mersin’in, Türkiye’nin en güzel illerinden birisi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Mersin, cennet gibi bir il. Cennetin ortasına cehennemi kurmaya çalışıyorlar. Yani nükleer santral yapmaya çalışıyorlar. Cennetin ortasına cehennemi inşa etmeyeceğiz. Dünya Enerji Ajansı raporu yayınlandı. Bu nükleer santral orada yapılırsa emin olun Mersin’in tarımı biter. Kimse buradan ürün almaz. Üstelik nasıl yaptıkları belli değil. Mahkeme diyor ki, ‘raporu bana gönder’, ‘raporu göndermem’ diyor. Hangi Raporu? Dünya Enerji Ajansı’nın raporunu. Bütün yabancılar biliyor, niye biz bilmeyeceğiz. Çünkü kusurlarını örtmek istiyorlar. Nükleere karşı çıkan arkadaşlarım sözüm söz, siz de sandığa gideceksiniz, Mersin’i en az sizin kadar savunuyorum. Diyorum ki, ‘nükleerden arınmış bir Türkiye olsun.’ Türkiye’yi savunuyorum.”

“2 MİLYON SURİYELİ KARDEŞİMİ VATANLARINA GÜLER YÜZLE GERİ GÖNDERECEĞİM”

Hükümetin yanlış dış politikası nedeniyle Türkiye’nin 2 milyon Suriyelisi olduğunu da söyleyen Kılıçdaroğlu, “O yanlış politika sonucu 5,5 milyon para ödedik, bu da bizim kaybımız oldu. 2 milyon Suriyelimiz var. Dedim ki, ‘Ortadoğu’da barışı sağlayacak, Suriyeli kardeşlerimizi de kendi ülkesine göndereceğim.’ Ona da itiraz ediyorlar, ‘sen nasıl bunu yaparsın?’ Adam gibi yapacağım. Ankara’daki beyler, sizin aklınız ermez. Siz sadece cebinizi, yandaşlarınızı, ihaleleri düşünürsünüz. Ben milletimi, işsizimi, çiftçimi, esnafımı düşünüyorum. Evet, Ortadoğu’ya barışı getireceğim, 2 milyon Suriyeli kardeşimi de Suriye’ye, vatanlarına güler yüzle geri göndereceğim” dedi.

Mersinlilerden tek başına CHP iktidarı isteyen Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda platforma çağrılan Mersin milletvekili adayları ile birlikte mitinge katılanları selamladı.

Öte yandan, Kılıçdaroğlu’nun Mersin mitingine 1,5 saat geç gelmesi nedeniyle, miting alanında bekleyen vatandaşlardan bazıları fenalık geçirerek bayıldı. Alandakilerin yardımıyla platformunun arkasına taşınan vatandaşlara 112 Acil ekipleri müdahale etti.