Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuşuyor. Başbakan Erdoğan, konuşmasında, geçtiğimiz günlerde "Türk askerleri boşuna öldü" sözleriyle dikkat çeken BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna'ya tepki gösterdi. İstiklal Marşı'nın son dört kıtasını okuyan Erdoğan, "Türk askerinin boşuna öldüğünü söyleyen densizler iyi dinlesin" dedi. CHP heyetinin Suriye temaslarını da eleştiren Başbakan, "Bu CHP'lilerin ne içtiğini çok merak ediyorum. CHP Genel Başkanı bir röportajında ne içtiklerini söyledi. 'Biz rakıyı sulu içiyoruz' dedi. Böyle içmeye devam ederseniz Rize'nin tulumuna gayda dersiniz" şeklinde konuştu.
İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:
"REKORU KIRDIK"
Geçen hafta soğuk algınlığım nedeniyle gurup toplantımızı gerçekleştiremedik. Bu arada bugün gerçekten çok farklı çok anlamlı bir rekora hep birlikte ulaşmış bulunuyoruz. 10 yıllık iktidarımız döneminde her alanda tarihi rekorların sahibi olduk. Bugün de Ak Parti ve hükümetimiz adına bir rekoru daha egale ediyoruz. Merhum Adnan Menderes 10 yıl 5 gün iktidarda kalmıştı. Biz bugün bu rekoru aşıyor çok partili dönemde en uzun süre ardı arkası kesilmeden iktidarda kalma rekorunu aşmış oluyoruz. Merhum Menderes ve arkadaşlarını rahmetle yadediyorum.
ÇANAKKALE ZAFERİ
Çanakkale Deniz Zaferi'mizin 98. yıldönümünü büyük bir coşkuyla kutladık.
Çanakkale'deki sivil toplum örgütleriyle ve kanaat önderleriyle bir toplantı yaptık. Çok özel konuklar vardı. Şehit aileleri, şehit torunları ve yurtdışından gelen misafirlerimiz vardı. Çanakkale'yi ve Çanakkale ruhunu daha iyi anlatabilmek için bir proje başlattık.
Burada şu hususu özellikle ifade etmek istiyorum. Tarihimizde çok önemli dönüm noktaları var. Malazgirt Savaşı, Çaldıran Savaşı, Mohaç Savaşı tarihimizde çok önemlidir. İşte Çanakkale Zaferi de tarihi bir dönüm noktasıdır. 1915'te bir millet 'bitti' sanıldığı bir anda, azmi, kararlılığı ve inancıyla dünyanın en modern ordularını yenmiştir. Bir yanda yedi düvel, diğer yanda Mehmet, Mehmetçik. Düşman gülle gülle saldırıyor, Mehmetçik Allah Allah diye saldırıyor. Bir şey vardı; aşılamazdı. O da imandı. Bununla birlikte aştı.
"MİLLET DEMEK ÇANAKKALE RUHU DEMEKTİR"
Çanakkale Zaferi bir zafer olmaktan, şehit kanıyla yazılmış bir destenn olmaktan daha da öte, Kurtuluş Savaşı'nın bir girizgahı olmuştur. Şehitlerin kutsal kanıyla millet tarifi yaptığımız bir yer olmuştur. Millet; Çanakkale ruhudur. Çanakkel destanı tek bir ırkın, tek bir kavmin, tek bir kabilenin yazdığı bir destann değildir. Eğer o kabri ziyaret ederseniz orada bunu görürsünüz.
"ALPARSLAN'IN TÜRBESİ YAPILIYOR"
Burada çok önemli bir müjdeyi, güzel bir gelişmeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Sultan Alparslan'ın mezar yeri Türkmenistan'da tespit edilip, orada bir türbe yapılacak.
"DENSİZLER İYİ DİNLESİN"
Geçen hafta toplantımızı yapamadık. 12 Mart'ta Mehmed Akif'n İstiklal Marşı'nın kabulünün yıldönümü geçti. Bu anlamlı yıldönümüne binanen merhum Akif'i de rahmetle anıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde terörle mücadele ederken şehit düşenlerin boşuna öldüğünü iddia eden bazı kendini bilmezlerin, bazı densizlerin İstiklal Marşı'mızın son 4 kıtasını özellikle dinlemesini istiyorum. Bunu söyleyenler ancak kendilerini alçaltırlar.
İSTİKLAL MARŞI'NIN SON 4 KITASINI OKUDU
Şöyle diyor o satırlar:
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.
Rûhumun senden İlahî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma' bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım.
Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım;
Fışkırır rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım!
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!
Allah bu ülke ve millete tekrar İstiklal Marşı yazmayı gerektirecek şartlar göstermesin diye dua ediyorum.
"AYDA BİR ZİYARET EDİYORLAR"
Halepçe Katliamı da 25’nci yıldönümünde Irak ve Türkiye başta olmak üzere bölge ülkelerinde anıldı. 25 yıl önce 16 Mart’ta Halepçe’ye yapılan kimyasal saldırı neticesinde binlerce masum sivil katledildi. Halepçe katliamında şehit edilen binlerce kardeşimizi de rahmetle anıyorum.
Buna benzer insanlık dışı saldırıların yaşanmaması için her zaman mücadele edeceğimizi hatırlatmak istiyorum. Kerbela’dan ders çıkarılması gerekirken, yüzyıllar boyunca bu acı tekrar tekrar yaşandı. Sadece son 35-35 yılda Hama’da, Halepçe’de arkasında binlerce masum beden bırakan büyük katliamlara şahit olduk. Bu katliamlar BM başta olmak üzere uluslararası çevrelerin ilgisini cezbetmedi. 15 Mart’ta Suriye’deki olaylar 2’nci yılını doldurdu. 70 binden fala insan 2 yılda öldü. 280 bin civarında ülkemizde olmak üzere yaklaşık 1 milyon kişi komşu ülkelere sığındı. 2 milyondan fazla kişi evlerinden oldu. Türkiye, Suriye’de yaşanan olaylarda en küçük bir dahli olmayan, bu olayların çıkmaması için samimi şekilde çaba sarf eden bir ülke olmuştur ancak bir devletin, rejimin elindeki tüm ağır silahları halkına çevirmesi karşısında biz sessiz kalamazdık.
Düşmanca faaliyette bulunan birine geçmişin hatırına diye sessiz kalamayız. CHP bizi dış politikada eksen değiştirmekle itham ediyordu. Bugün aynı CHP zalimliği tüm dünya tarafından tescillenmiş gayri meşru bir rejimin kapısından ayrılmaz oldu. Ayda bir CHP heyeti Suriye’ye gidiyor, Suriye’nin eli kanlı diktatörüyle poz veriyor. CHP bu kanlı diktatörle sürekli fotoğraf çektiriyor ama bir taraftan da Akçakale’deki şehitlerimizin evine gidiyor. Orayı ziyaret ediyorsun sonra da oraya bomba attıran adama ziyaret tertip ediyorsun. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu
YÜZÜNE NASIL BAKACAK
Geçmişte de böyleydi. Onların genlerinde var bu. Biz kanı durdurmak için çırpınırken CHP karşımıza duvar gibi dikiliyor. Diyarbakır’a gidemeyecek haldeler ama Şam’dan hiç çıkmıyorlar. Yarın o diktatör oradan gittiğinde CHP o Suriye halkının yüzüne nasıl bakacak? O diktatörün Türkiye ile ilgili kirli ilişkisi çıktığında bu CHP halkın yüzüne nasıl bakacak? Cilvegözü’ndeki saldırının altından Suriye devleti çıktı. Bu saldırının hesabını soracağız ama CHP bunun hesabını nasıl soracak? Her fırsatta biz Atatürk’ün kurduğu partiyiz diyorlar. Şu anda CHP düşmanımın düşmanı dostumdur diye ucuz politikaya sarılıyor. CHP içindeki öyleleri var ki; yarın bir düşman gözünü topraklarımıza dikse, 'Sizi AK Parti'den kurtaracağız' dese gider onun boynuna sarılırlar. Kiminle aynı karede yer aldıklarını bilmeyecek kadar kendilerindehn geçmiş durumdalar.
"CHP'LİLER NE İÇİYOR?"
Bu CHP'lilerin ne içtiğini çok merak ediyorum. CHP Genel Başkanı bir röportajında ne içtiklerini söyledi. 'Biz rakıyı sulu içiyoruz' dedi. Böyle içmeye devam ederseniz Rize'nin tulumuna gayda dersiniz. Rize yerine İskoçya'ya giderseniz şaşırmam.
"NEVRUZ UMUT OLSUN"
Biz diyoruz ki; bu Nevruz umut olsun. Gülen yüzlerin zirve yaptığı bir Nevruz olsun. Nevruz, tahriklere ve çatışmalara değil, kardeşliğe, umuda kapı aralasın.