Bolkan, "Ecevit'in sağlık durumunu Başkent Üniversitesi Hastanesi Başhekimi'ne sordum. 'Hasta sizin, bizi ilgilendirmez' dedi. Ecevit, yanlış tedaviyle öldürülmek istendi." diye konuştu.
Ergenekon terör örgütü davasının 201'inci İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görüldü. Duruşmada daha sonra merhum Başbakan Bülent Ecevit'in hastalığı döneminde bir süre acil müdahale ekibinden sorumlu olan Ankara eski İl Sağlık Müdür Yardımcısı Mustafa Bolkan 'tanık' olarak dinlendi. Bolkan, Ecevit, Başkent Üniversitesi Hastanesi'nden taburcu olup evine çıktıktan sonra acil durumda müdahale ekibi oluşturulduğunu, ekibin de başında kendisinin bulunduğunu söyledi. Acil müdahale ekibinde 4 doktor, 4 hemşire ve 4 şoförün bulunduğunu anlattı. Bolkan, "Başbakan evine çekildikten sonra, eve yakın bir yer ayarladık. Acil durumda müdahale kapsamında ufak bir tatbikat yaptık. Bir telsiz kodu belirlendi." dedi.
Başbakan yaşlı ve 55-60 kilo ağırlığında bir insan olduğu için acil durumda hangi sıvıyı vereceği konusunda kafasında soru işareti olduğunu anlattı. Şu ifadeleri kullandı: "Tedaviyi bilmiyorduk. Bize bilgi verilmedi. O nedenle Başkent Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Rengin Erdal ile görüşmeye gittim. Ecevit'in tedavisini ve hangi sıvıyı vermemiz gerektiğini sordum. Başhekim, 'Hasta sizin, bizi ilgilendirmez' deyip çıktı. Bunun üzerine şok yaşadım. Bu söz normal bir hasta için bile söylenmez. Bu kelime kabul edilemez. 130 bin doktora sorun, bunun ne anlama geldiğini bilirler. Ben bana tıbbi olarak bilgi vermemelerinin sonucunda, yanlış tedavi uygulayarak başbakana ölüme sebebiyet verecek bir müdahale yapmak istediklerini düşünüyorum. 57. Hükümet'in başının düşmesi özel bir planlamaydı."
Tanığın sözleri üzerine sanık Mehmet Haberal duruşmaya katıldı, sorular sordu. Haberal'ın soruları üzerine Bolkan, ekibin dönemin Ankara Valisi Yahya Gür'ün ve İl Sağlık Müdürü Taner Gökçınar'ın sözlü emriyle kurulduğunu anlattı. Ekibin 8-10 gün görev yaptığını, Bülent Ecevit'in GATA'ya sevk edilmesinin ardından da görevlerinin sona erdiğini anlattı. Bolkan, "Bizlere başbakan, cumhurbaşkanı için yapılan görevlendirmelerde yazılı talimat yapılmaz. Şimdiki aklım olsaydı, evrakı yok etmezdim. Devlet arşivlerine gönderirdim. Demek istediğim, neden tedavisini yürüten Başkent Üniversitesi değil de Sağlık Müdürlüğü'nden ekip oluşturulması istenmiştir? Bu durum hep aklımızı karıştırmıştır. Hastanın tedavisini yürüten hastane ve doktorları hastanın durumunu daha iyi bilir. Bizden her türlü araç ve teçhizat istenebilir ve biz de karşılayabilirdik bu isteği. Yani bir acil müdahale ekibi kurulacaksa bunu Başkent Üniversitesi'nin yapması gerekirdi." ifadelerini kullandı.