Türkiye CUmhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya İnsani Zirvesi'nin kapanış konuşmasını yaptı. Erdoğan şöyle konuştu:
"Dünyanın neresinde yaşarsak yaşayalım artık, hiçbirimiz kendimizi insani krizlerin etkilerinin dışında tutamayız. Buna, silahlı çatışmalardan terör saldırılarına, doğal afetlerden iklim değişikliğine kadar tüm insani krizler dahildir. Sınırlar, mesafeler, yükseltilmiş duvarlar, tel örgüler, bizi sorunlardan uzak tutmaya yeterli olmayacaktır. Bunun en son örneğini 6 yıldır süren Suriye krizinde hem de çok acı bir şekilde yaşıyoruz. Akdeniz'in azgın dalgalarının yuttuğu hayatlar, sahillere vuran masum çocuk bedenleri bu mesajı adeta bir tokat gibi insanlığın suratına çarpıyor.
(Suriye'de) 12 milyon insanın yerinden edildiği, bunlardan 5 milyonunun çeşitli ülkelere dağıldığı bu insani kriz karşısında, birkaç komşu ülke dışında kimse iyi bir sınav verememiştir. Artık bu konuda gelişmiş ülkeler başta olmak üzere herkesin sorumluluk üstlenmesi gerekmektedir. Maalesef bugün insani krizlere maruz kalan yüz binlerce kişi imkan ve kaynak kıtlığından değil, Merhamet yoksunluğundan kaybediyor, hayatını kaybediyor. Küresel vicdanın yaşanan trajediler karşısındaki kayıtsızlığı, bugünkü sorunlarımızın da temel nedenidir.
173 ÜLKEDEN 9 BİN KATILIMCI GELDİ
Birleşmiş Milletler resmi verilerine göre, Dünya İnsani Zirvesi'ne 173 ülke ve 9 bin katılımcı katıldı. Türkiye'den katılım takriben bin kişi ve bu arada 900 medya mensubu yer aldı. Toplam katılımcı ise 10 binin üzerinde. Temennim odur ki sonucu da hayırlı olur, bereketli olur.
Gelişmiş teleskoplarla, uydularla uzayın derinliklerini araştıran insanlık, hemen yanı başındaki acıları, sorunları, krizleri adeta görmüyor. Bu çarpıklığı düzeltmek için küresel vicdanı hayata geçirmeliyiz. Bizleri, çocuklarımızı, torunlarımızı ve insanoğlunun gelecekteki tüm nesillerini ilgilendiren bu sorunun çözümü için iki gün boyunca çalıştık. Şayet bu zirve vesilesiyle insanlığın ortak vicdanında küçük de olsa bir kıpırdanma sağlayabildiysek kendimizi başarılı olmuş sayacağız.
"TERÖRİSTLER KADAR CESUR DEĞİLSEK..."
Merkel dışında G-7 ülkelerinin burada olmaması üzüntü verici. Afrika'daki tablo 'vicdan' diyor. Önümüzdeki hafta da Afrika'ya gideceğim. Turistik ziyaret için değil, çalışmalar için gidiyorum. Suriye'de savaş durmadan insani yardımların yine faydası var. Suriye'nin kuzeyinde yeni bir şehir kurma önerimiz var Türkiye olarak. Bunu dünyadaki gelişmiş ülkelerin liderleriyle görüştüm. Herkeste şu endişe var; Bunun güvenliği ne olacak? Ben de diyorum ki, 'Uçuşa yasak bölgeler ilan ederiz ve güvenlik tedbiri alırız' diyorum. Yeter ki terör örgütlerinden korkmayalım, tümünün üzerine korkusuzca gidelim. Teröristler kadar cesur değilsek, insanlığın bağımsızlık mücadelesini veremeyiz
AB'DEN GELECEK OLAN 3 MİLYAR EURO
Şu ana kadar yapılanlara baktığımızda bu desteklerin söz verildiği gibi yürümediğini görüyoruz. Temmuz ayına kadar 1 milyar EURO'nu geleceği bilgisini arkadaşlarım bana verdi Bu destek bu kamptakilere verilen destektir. Türkiye lütuf beklemiyor. Bunu açık açık söyledim. "Türkiye kriterlerini yerine getirecek." Ne getirecek Türkiye? Türkiye'ye karşı hala kriter koyuyorsanız kusura bakmayın ondan sonra siz düşünün deriz. Vize konusunde ben soruyorum. Latin Amerika ülkelerine bizden istenen şartlar isteniyor mu? İstenmiyor. Türkiye'den bu tür şeyleri neden istiyorsunuz. Buralarda soru işareti var. Bunları benim milletim biliyor. 30 Haziran itibariyle vize konusunda adım atılacaktı. Arkadaşlarımız görüşmeleri gerçekleştirecek. Eğer bir karar alınmazsan Parlamentodan Geri kabul konusunda bir karar çıkmaz. Bize kriter dayatmasınlar. Burası Türkiye.