Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazını İstanbul Üsküdar'da bulunan Kerem Aydınlar Camii'nde kıldı.
Namaz sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"AŞI, İNSANIMIZ İÇİN EN TESİRLİ KAYNAK"
Aşılama uygulamasına ilişkin bir sorunun yöneltildiği Cumhurbaşkanı, "Temenni ederiz ki mayıs haziran gibi bu iş tamamlansın, bitsin. Yaz mevsimine de huzurlu bir şekilde girmiş olalım. Biz hazırlıklarımızı yapıyoruz ve Çin'den aldığımız aşıların dışında, Çin Dışişleri Bakanı ile de bunları etraflıca görüştük. İlk anlaşmada 100 milyon faz aşıydı anlaşma bunun ilk etabı 50 milyon fazdı. Şu an bu 50 milyon henüz bize ulaşmadı. Şubat sonunda bize ulaşacaktı. Dün kendilerine bunu tekrar hatırlattım. Dedim ki, sizden süratle bekliyoruz. Aşıyı insanımız için en tesirli kaynak olarak görüyoruz. Yerli aşı çalışmalarımız devam ederken ilaç çalışmaları da devam ediyor." ifadelerini kullandı.
"RUMLAR BU TÜR ŞEYLERİ HER ZAMAN YAPIYOR"
Güney Kıbrıs'ta camiye yapılan saldırıyı Erdoğan şu sözlerle yorumladı: "Güney Kıbrıs bu tür şeyler orada yeni alıştığımız şeyler değil. Maalesef Rumlar bu tür şeyleri her zaman yapıyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan irtica tartışmalarına yönelik ise "Muhalefetin bu tür eleştirilerine biz alışığız. İrticai faaliyet farklı bir olay ama terörle iltisaklı olan faaliyetler ayrı bir olay. Bu bir yasal düzenleme değil, yönetmelik. Bakanlıklarımız bunları zaman zaman, ülkemizin, ordumuzun huzuru için yaparlar. Bu da bu vesile ile atılmış bir adım." dedi.
"ADIMIMIZ TAMAMEN YASALDIR"
İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi nedeniyle yapılan eleştirilere de değinen Erdoğan, açıklamalarını şu ifadelerle bitirdi: "Meclis'in alacağı bir karar falan değil. Muhalefet bu işleri bilmiyor. Bilse zaten böyle bir ifadeyi de yapmazlar. Burada Cumhurbaşkanlığının adımı tamamıyla yasaldır. Bunlar birçok şeyleri karıştırıyorlar. Uluslararası anlaşmaların altında mıdır, üstünde midir, bunlar havayı bulandırmaktan başka bir şey değil. Biz bu kararımızı aldık, 3 ay sonra da bununla ilgili kararını onlar açıklayacaktır. Biz de buradan çıkmış olacağız. Bu bizimle alakalı değil."