Erdoğan, Cemil Çiçek’in konuşmasında dile getirdiği mesajın sorulması üzerine temennilerinin ellerin tokalaşmaya açık olması, barışa uzanması olduğunu söyledi. Gündemlerinin ülke insanının mutluluğu olduğunu hatırlattı.
“MHP İLE ANLAŞIRSAK ANAYASAYI YAPARIZ”
CHP’nin yemin boykotunun devam etmesiyle anayasa çalışmalarının riske gireceği yorumlarının hatırlatılması üzerine Başbakan, “Eğer şu anda imzayı atmış olan MHP ile bir konsensüs, ortak akıl oluşturabilirsek anayasa noktasında verdiğimiz sözü yerine getirebiliriz. Nedir bu ortak akıl? Bütün sivil toplum örgütleri ile oturur, konuşuruz, çalışmaları yaparız ve ülkemize hizmet noktasında kapıyı ciddi manada açmış oluruz” dedi.
"CHP ÇALIŞMALARIN İÇİNDE OLMALI"
Erdoğan sözlerini CHP ile gerilimi düşüren şu sözlerle devam etti: “CHP’nin ana muhalefet partisi olması hasebiyle bu çalışmanın içinde olması lazım. Bu çalışmanın içinde olması en büyük arzumudur. Demokratik parlamenter sisteme güç katması açısından da önemlidir. Ama şu ana kadar takındıkları tavır yanlış bir tavırdır.”
CHP’nin üzerlerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini kaydeden Erdoğan “Bizim ön yargılarımız yok. Tam aksine milletimize hizmet bizim önceliğimizdir. Kimseye de kinimiz nefretimiz söz konusu değildir” dedi.
“CHP’nin Meclis’e gelmesi için Ekim’de bir atabilir misiniz” sorusuna ise Erdoğan, “Ekim’i niye bekliyorsunuz daha Temmuz’dayız” karşılığını verdi.
“BUGÜN YOK LİSTESİNE GİRDİLER”
Başbakan Erdoğan’a “CHP’nin yemin etmemeye devam etmesi durumunda ara seçim formülünü destekler misiniz?” sorusu yöneltildi. Erdoğan, “Bunu sizler de hukukçularla görüşmeniz lazım. Şu anda parlamento çalışıyor ama burada yemin edilmediği sürece devamsızlık söz konusudur. Buraya gelip katılmak yasama çalışmalarına katılmak anlamına gelmez. Bugün önemli bir yasama çalışmasıydı ve bu yasama çalışmasında yok listesine girmişlerdir” dedi.
Kütahya’da dün yaptığı konuşmada CHP’nin yemin etmeme kararı konusunda, “Tükürdüklerini yalayacaklar” sözlerine Kılıçdaroğlu’nun tepki gösterdiği hatırlatılan Erdoğan şöyle yanıt verdi:
“Herkesin sözü kendinedir. Ben bir gerçeği söylüyorum. Siyasetçi ağzından çıkanı iyi değerlendirecek. Ben iyi değerlendiriyorum ve bunun da nereye gideceğini çok iyi biliyorum. Çünkü siz kalkar da ‘Arkadaşlarımız yemin etmedikçe, biz yemin etmeyeceğiz’ derseniz kendinizi kilitlersiniz. Şimdi diyorum ki, bunu böyle dediniz, yarın eğer siz yemin etmek durumunda kalırsanız bu tabloda bunu nasıl izah edeceksiniz? Olay bu. Bu nedir? Tükürdüğünü yalamaktır işte.”