Başbakan Ahmet Davutoğlu, doğuma girmek zorunda olduğu için Çalışan Kadınlar Buluşması'na geç gelen doktor eşi Sare Davutoğlu'nu görünce, "Çalışan kadın olarak Sare hanım doğum sonrası aramıza katıldı. Kadınlarımız bir yerden bir yere koşarlar yetişmeye çalışırlar" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Çalışan Kadınlar Buluşması"na katıldı. Davutoğlu, doğuma girmek zorunda olduğu için salona geç gelen doktor eşi Sare Davutoğlu'nu görünce esprili bir dille, "Çalışan kadın olarak Sare hanım doğum sonrası aramıza katıldı. Kadınlarımız bir yerden bir yere koşarlar yetişmeye çalışırlar. Kadınla rabbimiz o kadar güzel nimetler ve kabiliyetler vermiştir, erkeklerin arkasından aynı anda 5 işle uğraşıp 5 problemi çözebilirler. Kulaklarını telefona dayayıp bir taraftan yemek pişirip, diğer taraftan çocuklarına hikaye anlatabilirler. Bunların örneğini onlarca kez gördük. Bu arada göz kaş işareti ile beylerine ne yapmaları ne yapmaları gerektiğini söylerler. Eli, dizi, gözü, kaşı ile kadın çok fonksiyonel bir hayatı sürdürebilecek kabiliyettedir. Erkekler bunu bırakın yapmayı nüfus dahi edemezler, biz haddimizi biliriz" dedi.
"TERÖRDEN MEDET UMAN KURDUĞU TUZAĞIN KURBANI OLACAK"
Konuşmasında 7 Haziran sonrası Türkiye'de farklı bir tablonun ortaya çıktığını vurgulayan Davutoğlu, "Biz 7 Haziran akşamı seçim değerlendirmesi için AK Parti balkonunda yaptığımız konuşmada ülkede yönetim boşluğuna izin vermeyeceğimizi haykırdık. 4 ayda yönetim boşluğuna izin vermedik. Kaos çıkartmayı amaçladıkları için her defasında bu sefer terör maşasını devreye soktular. Elbette bunda da başarılı olamayacaklar. Burada bütün kadınlarımıza seslenme istiyorum. Terörün ve terörle birlikte ortaya çıkan bütün dertlerin devası kadınlarımızdır. Biz şehit annelerimizi, Diyarbakır anneleri ile el ele vererek teröre karşı aynı gür sesler haykırmalarını rica ediyoruz. Çünkü kadının hassas ruhu bütün bu şiddete karış genç nesilleri yetiştirecek en temel kaynaktır. Kerbela'yı andığımız bu günlerde bir daha bu acının yaşanmaması için, Kadın merhametinden yeni bir dünya inşa etmemiz lazım. Zor günlerimizde hep kadınlarımızın merhametine sığındık. Bu zor günleri aynı merhamete biliciye aşacağımıza inancımız tamdır. Terörden medet uman kim olursa olsun hak ettiği cevabı alacak ve kurduğu tuzağın kurbanı olacaktır. Demokrasi, hukuk ve kanun sınırları içerisinde terörle mücadele yürütüyoruz. Ne silahlı eşkıyaya hak ettiği cevabı vermekten geri duruyoruz. Ne de bu ülkeye kazandırdığımız ileri demokrasi ve hukuk normlarından taviz veriyoruz. Sorunları çözümü için sizin katkınıza ihtiyacımız var. Sizin merhametinize, insanlığınıza, şefkatli ellerinize ihtiyacımız var. Birçok siyasetçini elini taşının altında koymaktan çekindiği bu zor günlerde kadınlar elini taşın altına koyar ve kardeşliği pekiştirmek için omuz omuza verirlerse o zaman terör odakları zihinlerinde besledikleri o kara günleri gerçekleştirme fırsatı bulamazlar" dedi.
Konuşmasında Hayme Ana'nın oğlu Ertuğrul Gazi'ye verdiği öğüdü hatırlatan Davutoğlu, "Ben o duaları babaannesinden duymuş biri olarak söylüyorum. Eğer zihnimi dokuyan temel unsurları sıralasaydım binlerce kitaptan daha çok babaannemin kulağıma fısıldadığı nasihatleri söylerdim. Aynen bu üslupla "Ey oğul" der sıralardı. Her ev, ninelerin duası ile kurulan her sofra ve her sohbet en büyük üniversitedir. Onun için eşlerinizle birlikte evinizi birer okula, birer manevi dergaha çevirin. Sözlerde nasihati torunlarımıza aktararak sözlü kültürümüzü yaygınlaştıralım. O günlerde hem babaannemin hem dedemin bir duasını hiç zihnimden çıkarmadım. "Ya Rab bize öyle feyzi kanaat ver ki değil namerde merde dahi eyleme muhtaç" Bu söz ile zikredilen insan onurunu koruması. Şimdi Ak Parti olarak gecemizi gündüzümüze katarak bizden sonraki nesillerin değil namerde merde dahi muhtaç olmaması için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
"DEVLETİMİZ ANNE ŞEFKATİNE SAHİP OLMALI, BABA OTORİTESİNE DEĞİL"
Konuşmasının sonunda kadınlardan 1 Kasım için destek isteyen Davutoğlu, "İnanıyorum kadınlarımız en doğru kararı verecekler. Yine kadınlarımız doğru kararları ile adalete demokrasiye yön verecekler. 1 Kasım sonrası kadınlara annelere aileler yönelik yepyeni hizmetlerimiz olacak. Doğum hediyesi kapsamında ilk çocuk için 300, ikinci çocuk için 400, üç ve üstü için 600 TL ödeme yapacağız. Önemli olan o annelerin çocukları için verilen bu hediyeyi devletin kendilerine ikram ettiği ilk hediye olarak saklayabilmeleri. Doğan her Türkiye vatandaşının devleti şefkatli bir anne gibi görmesi. Bizi devletimiz anne şefkatine sahip olmalı, baba otoritesine değil" dedi.