CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemi tartışmalarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "Ne demek başkanlık sistemi? Mesela ben merak ediyorum ne demek? İlla Erdoğan’a göre bir rejim mi oluşturacağız biz? Parlamenter sistem var. Şimdi 150 yıllık defteri kapatacağız yeni bir sayfa açacağız. Kimin için? Halk için mi? Hayır." dedi.
Bursa’da yerel bir televizyonun konuğu olan Kılıçdaroğlu, fazla kalabalık olmaması için il örgütüne haber vermeden il başkanı ile birlikte sabah saat 06.00’dan itibaren Bursalılarla birlikte olduğunu kaydetti. Kılıçdaroğlu, kahvehanede çay, çorbacıda vatandaşlarla çorba içtiğini, kamyon şoförleri ile sohbet ettiğini, bir eve sabah kahvaltısında konuk olduğunu hatırlattı.
Konuştuğu herkesin borçtan şikayet ettiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Bu kez karşılaştığım mekanlarda, yerlerde sorunların giderek ağırlaştığını gördüm. Özellikle vatandaşlar borçtan şikayet ediyorlar, cezalardan şikayet ediyorlar, pahalılıktan şikayet ediyorlar, iş alamamaktan şikayet ediyorlar. İşi olanlarda en azından bir işleri olduğu için şikayet etmekle beraber yine de memnunlar. Yani sonunda bizim bir işimiz var diyorlar."
'TÜRK SİYASETİNDE EN TEMEL SORUN KİRLENMİŞLİK'
Türkiye’nin gündeminde başkanlık sisteminin olduğu, Cumhurbaşkanı'nın, önceki gün yasama, yürütme ve yargı başkanları ile bir araya geldiğinin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları dile getirdi: "Önce şu soruyu soralım. Türkiye rejim değişikliğine hazır mı, değil mi? Biz cumhuriyeti nasıl kurduk, parlamenter sistemi nasıl kurduk, bunun tarihini biliyor muyuz? 150 yıllık parlamenter sistem deneyimimiz var. 150 yıl. Şimdi 150 yıllık defteri kapatacağız yeni bir sayfa açacağız. Kimin için? Halk için mi? Hayır. Halk parlamenter sistemden şikayet ediyor mu? Parlamenter sistemin artısı, eksisi nedir oturup masaya tartıştık mı? Eksileri varsa eksilerini gidermek için oturup çalıştık mı? Hayır. Şu anda Türk siyasetinin en temel sorunu nedir? En temel sorunu Türk siyasetinin kirlenmişliğidir. Siz hırsızları siyasetten arındırdınız mı? Onları Parlamento'dan attınız mı? Sistemin dışına çıkardınız mı? Halkı soymaktan kurtardınız mı? Kurtarmadınız. Adına ne derseniz deyin olmaz. Önce bunu yapacaksınız. Bunu yapmak için yola çıktınız mı? Hayır. Ne demek başkanlık sistemi? Mesela ben merak ediyorum ne demek? İlla Erdoğan’a göre bir rejim mi oluşturacağız biz? Parlamenter sistem var, 150 yıllık deneyimimiz var. Aksayan yönleri var mı? Elbette var, ben de biliyorum. Giderebilir miyiz? Elbette giderebiliriz. 150 yıllık bir deneyimi çöpe atacaksınız, hiç bilmediğimiz bir sisteme geçeceğiz birisinin keyfi olacak diye."
'OTUR OTURDUĞUN YERDE, MİLLETİN BOĞAZINDAN KESİP SARAY DA YAPTIK'
Rejimin kanla, gözyaşı ile kurulduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Yazık günahtır bu ülkeye. Birisinin keyfine göre ülke yönetilmez. Otoriter bir sistemi kabul etmiyoruz. Otoriter sistem diktatörlüğü getirir. Otoriter sistem yolsuzluğu getirir. Otoriter sistem insanlara düşünmemeyi öğretir. Otoriter sistem tek merkezden talimat alın, onun dışına çıkmayın algısını ve uygulamasını yaratır. Toplum buna hazır mı, toplum bunu istiyor mu? Hayır. Biz buna şiddetle itiraz ederiz. Biz demokrasiyi savunuyoruz, insan haklarını savunuyoruz. Temel sorun nedir? Başkanlık mıdır? Allah aşkına buyurun Bursa’ya gidelim, sabah gittim. Başkanlık sisteminden söz eden yok. Ama açtan, işten, ekmekten, işsizlikten bahseden dünya kadar insan var. Bunların derdiyle ilgilenen var mı? Hayır yok. Ben başkan olacağım. Otur oturduğun yerde, sana saray da yaptık orada. Bu milletin boğazından kesip vergi diye ödediği beş kuruşları topladık sana saray da yaptık. Kaçak sarayında oturuyorsun. Otur oturduğun yerde. Hala doymuyorum diyor ben. Rejimimi meşrulaştıracağım diyor. Kaçak bir şey meşrulaşmaz. Yolsuzluk üzerine inşa edilen bir düşünce, bir felsefe, bir inanç, bir kültür, bir bina meşrulaşmaz."