"12 EYLÜL DARBE YASALARINDAN BU ÜLKENİN ARINMASI LAZIM"
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, çözüm süreci konusunda çalışmalarının olup olmadığı sorusu için "Bu konuda daha önce açıkladığımız Demokrasi ve Özgürlük Bildirgesinde bütün ayrıntılar vardı. Bunların hayata geçmesi ile ilgili olarak verdiğimiz çok sayıda kanun teklifi var. Meclisin gündeminde bekliyor maalesef AKP bunları uygulamaya koymuyor. Ülkede demokrasi ve barışın tesisi için öncelikle darbe yasalarının değişmesi lazım. 12 Eylül darbe yasalarından bu ülkenin arınması lazım. Yüzde 10 seçim barajının kalkması lazım. Demokrasiyi yeniden inşa etmek zorundayız" şeklinde yanıt verdi.
"DAVUTOĞLU'NDAN HÜKÜMETİN GÖRÜŞLERİNİ AÇIK VE NET AÇIKLAMASINI BEKLİYORUM"
CHP'nin önerilerini doğrudan iletmek için başbakanla bir görüşme talebinin olup olmayacağı sorulan Kılıçdaroğlu, "Davutoğlu, bütün bu konularla ilgili CHP görüşünü netleştirmelidir dedi. Çok açık ve net görüşlerimizi açıkladık. Türkiye kamuoyuna açıkladık. Ben aynı şeyi Davutoğlu'ndan bekliyorum. Benim yaptığım açıklamanın benzerini herkesin anlayabileceği açık ve net hükümetin görüşünü bekliyorum. Biz yeni tezkerede nelerin olması gerektiğini söyledik" dedi.
"ŞİDDET MİSLİYLE KARŞILIK GÖRECEKTİR, İFADESİNİ DEVLET ADAMI KULLANAMAZ"
Selahattin Demirtaş ve Başbakan Davutoğlu'nun eylemlerdeki şiddete yönelik açıklamaları sorulan Kılıçdaroğlu, "Toplantı ve gösteri yürüyüşleri bizim saygı duyduğumuz, demokrasilerde olması gereken gösterilerdir. Ama bunların kesinlikle şiddet içermemesi lazım. Biz CHP olarak demokrasiye inanırız, düşünce özgürlüğüne özgürlüğüne inanırız. Ama yağmaya şiddete adam öldürmeye adam dövmeye buna asla ve asla sıcak bakmayız ve doğru da bulmayız. Devleti yönetenlerin devleti akılla yöneteceğini de bilmeleri gerekir. Şiddet misliyle karşılık görecektir ifadesini devlet adamı kullanamaz. Onu kullanan adamı eğer vandal olarak tanımlarsak bence iyi bir tanımlama yapmış oluruz" değerlendirmesinde bulundu.
"AKP HÜKÜMETİNİN IŞİD'E ÇOK AÇIK VE NET DESTEK VERDİĞİNİ BİLİYORUZ"
PYD'nin, HDP'nin silah yardımı talebi ya da alınan silahların Türkiye üzerinden ulaştırılma talebi hakkındaki görüşleri sorulan Kılıçdaroğlu, "Oradaki yurttaşların akrabaları Türkiye'de. AKP hükümetinin IŞİD'e çok açık ve net destek verdiğini biliyoruz. Kendi akrabalarımızı öldürecek örgüte destek veriyoruz. Silah, para, moral desteği veriyoruz. Benim ülkemin insanına ve onların akrabalarına bir terör örgütü müdahale etmemelidir. Türkiye yeri ve zamanı gelince de gücünü göstermelidir. Biz IŞİD'den o insanları korumak ve tekrar bulunduğumuz yere ger gelmek istiyoruz. Bunun da çok net tezkerede belirtilmesini istiyoruz. Kendi komşularımızda, akrabalarımızın olduğu coğrafyada bir katliamın yaşanmasına izin vermek istemiyoruz. Eğer orada bir katliam olur, AKP hükümeti bunu seyrederse bunun bedelini öder. Yazık günahtır o insanlara. Türkiye teröre teslim olan bir konumuna asla düşmemelidir. Hukukun üstünlüğü neyse onun gereğini yapmalıdır. Terör, katliam bir insanlık suçu mu? İnsanlık suçu. Bütün dünyada mı? Bütün dünyada. Müdahale mi? Yeri geldiğinde müdahale de edilecek" ifadelerini kullandı.
"DAVUTOĞLU, TANRIKULU'NUN TWEETİNİ ANLAYABİLECEK KAPASİTEDE DEĞİLMİŞ"
Çözüm zirvesi sonrasında başbakanın açıklamalarında hedef aldığı isim Sezgin Tanrıkulu'ydu, siz bunu nasıl yorumluyorsunuz, diye sorulan CHP lideri, "Sayın Davutoğlu, Sayın Tanrıkulu'nun attığı tweeti anlayabilecek kapasitede değilmiş. Öyle anladım ben" diye cevapladı.
"HÜKÜMET CİDDİ TEHDİT OLDUĞU YÖNÜNDE GÖRÜŞ BEYAN EDERSE HAYIR DEMEYİZ"
Mevcut tezkerede PKK ifadesi de yer aldığı hatırlatılan Kılıçdaroğlu, CHP'nin önerdiği tezkerede de PKK'ya yönelik bir yaptırım yer alacak mı sorusu için "Hükümet eğer ciddi bir tehdit olduğu yönünde görüş beyan ederse, ve o konuda gerekçelerini getirirse hayır demeyiz" dedi.