CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aksaray’dan partisinin seçim otobüsüyle Nevşehir’e, oradan da özel uçakla Kayseri’ye geldi. Kılıçdaroğlu’nun halka hitap edeceği Cumhuriyet Alanı’ndaki tarihi Kayseri Kalesi’nin surlarına dev bir Türk bayrağı, Atatürk ve Kemal Kılıçdaroğlu posterleri asıldı.Alanda Deniz Gezmiş posteri taşıyan bir partili de dikkati çekti. Kayseri mitingine 1.5 saat gecikmeli olarak çıkabilen Kılıçdaroğlu’nu yaklaşık 20 bin kişi dinledi. Kılıçdaroğlu, "Şimdi bir şey söylesem Recep bey kızacak. Ama kızsın. Allah’ına kurban Kayseri" diyerek sözlerine başladı.
Seçim döneminde 76’ncı mitingini gerçekleştirdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kayseri, Anadolu’nun önemli bir kentidir. Çalışkan ve yürekli insanları, üreten insanları var. Alınteri döken insanları var. Kayseri’yi her zaman her yerde baştacı edeceğiz. Kayseri ve Kayserili, yabancı sermayeye ihtiyaç duymadan kendi bilgisi ve gücüyle ayakta durup, dünyaya meydan okuyan bir kenttir. O nedenle Kayseri’ye şükranlarımı sunuyorum. AKP ’İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün’ diyor. Onlar ’Zaten malı götürdük, işsizlik devam etsin, kimse alınterinin karşılığını almasın, yolumuza devam edelim’ diyorlar. Buna izin vermeyin. Ben de izin vermeyeceğim. Ben de sizin haklarınızı koruyacağım. Ben sizin sesiniz, sözünüz olacağım. Kayseri yaratan ve üreten güç. Kayseri’nin önünde sadece bu siyasi iktidar duruyor. Bu iktidarı kaldırın, Kayseri’yi uçuracağım."
’FURKAN O GEMİYE BİNDİ, SEN MİLLETVEKİLLERİNİ BİNDİRMEDİN’
Başbakan Erdoğan’ı eleştirmeye devam eden Kılıçdaroğlu, ’Mavi Marmara’ gemisi konusuna değindi ve "İsrail’i destekliyor" sözlerine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Geçen gün diyor ki ’Mavi Marmara gitti, bizim yurttaşlarımız şehit oldu, sen İsrail’i destekliyorsun.’ Recep Tayyip Erdoğan, bir Yahudiler’in ’Cesaret Ödülü’nü aldı mı almadı mı? İki; Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanı kim? Sen bunu 50 kere söyledin. Irak’ta binlerce Müslüman kadına tecavüz edilirken, sen ABD askerlerine başarılar dilemedin mi? Maskesini düşürüp, şifresini çözeceğim. Kimyasını bozacağım. Konuşacamayacak bir daha. Daha bitmedi. Benden bu kadar ucuz kurtulamaz. Sen, Furkan Doğan kardeşimiz yaşamını yitirken, ’AKP milletvekilleri o gemiye binmesin’ diye çaba sarf etmedin mi? Vatandaşa başka, milletvekiline başka. Bunun da hesabını soracağız. O şehit olan kardeşlerimizin yakını, bazı sivil toplum örgütleri Ankara Cumhuriyet savcılığına başvurdu. ’Soruşturma açın’ dediler. Savcı soruşturma açacak ama failler yabancı, Adalet Bakanlığı’ndan izin alınması gerekli. Recep bey, sen izin verdin mi, vermedin mi? Bu sorunun yanıtını bir iki gün içinde bekliyorum."
’TÜRKİYE’NİN SORUNLARINA TALİBİZ’
Ülkeyi sevdiğini, yurttaşa hizmet etmenin yeni CHP’nin görevi olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin sorunlarına talip olduklarını, yeni CHP’nin cebini değil, halkını düşünenlerin partisi olduğunu belirterek, şöyle dedi:
"Benim için yandaş yok. İnancı, siyasi düşüncesi ne olursa olsun. Benim için sadece ve sadece vatandaş var. Benim vatandaşlarım ülkenin tüm güzelliklerinden nasibini almalı, yatağa aç girmemelidir. Annelere sözüm var. 1 milyon 700 çocuğumuzun umudunu söndürdüler. Ülkeyi iyi yönetmiyorlar. Para var, yöneten yok. Ak Parti Genel Merkezi’ne bağlanan hortumları keseceğim. Beni, Cumhuriyet okuttu, buralara getirdi. Bana CHP genel başkanlığı görevini verdi. Cumhuriyet geleceğimiz. Sandığa giderken 1 milyon 700 bin çocuğun geleceğini karartan, umutlarını söndüren AKP’ye ders verin. Kadınlara seçme ve seçilme hakkını CHP getirdi. ’Vur vur dinlesin, Recep bey dinlesin’ diyorsunuz. Recep bey dinler. Kasete meraklı, tele kulağa meraklı bir Başbakan. İşi gücü bırakmış. Derdi kaset seyretmek, kaset dinlemek. Yahu arkadaş senin başka işin gücün yok mu? Bu kardeşiniz AKP’nin gövdesini silkeliyor. Silkelemeye devam edeceğim. Size görev düşüyor. Gövdesi buna, dalları size ait. Türkiye’nin her yerinde silkeleyin. Silkelersen dikkat edin, her an Recep bey düşebilir. Meyve vermez ama. Bunlarda bereket yok. Bereketsiz hükümet bu."
’KİMSENİN ÖNÜNDE DİZ ÇÖKMEDİM’
Kadrolarının çok güçlü olduğunu, sorunların çözüm yollarını iyi bildiklerini savunan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ı karşısına çıkmaya çağırarak şunları söyledi:
"Recep bey, Kemal kardeşinizin karşısına çıkabilir mi? Arzu edersen, tüm bakanlar kurulunu al gel televizyona. Ama gelemezler. Yürek olacak. Gazetelerin halkın gözü kulağı olduğu, televizyonların, Recep beyi değil, ülkenin sorunlarını gösterdiği günleri istiyoruz. Son 6 aydır CHP üniversite gibi çalıştı. Ne dert varsa çözümünü ürettik, herşeyi santim santim, kuruş kuruş hesapladık. Herşeyi biliyoruz, kılı kırk yardık, yeni CHP bir değil, en az 3 bakanlar kurulu çıkartacak kapaside. Herkesi kucaklayan, kimseyi ötekileştirmeyen yeni bir CHP. Bu CHP sizin partiniz. Bu CHP, özgürlüğün partisi. Hiç kimsenin önünde diz çökmedim, talimat almadım. Alacaksan milletimden alırım.