CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda dün yapılan görüşmelerin ''yok hükmünde'' olduğunu ileri sürerek, ''Ham hum şaralop şeklinde bu yasayı geçirebilirler. Ama sonuna kadar direneceğiz'' dedi.
İnce, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda dün yaşanan olaylara ilişkin TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Odasından basın toplantısına gelene kadar üç kişinin, ''Yalnız mı gidiyorsun?'' diye sorduğunu anlatan İnce, Mecliste can güvenliklerinin olmadığını iddia etti. İnce, can güvenliklerini sağlamanın, Meclis Başkanı'nın görevi olduğunu ifade ederek, ''Onu göreve davet ediyorum. Güvenliğimizi sağlamazsa, kendi imkanlarımızla sağlarız. Eşkıyaya pabuç bırakmayız. Bunu herkes böyle bilsin'' diye konuştu.
İnce, dün sadece milletvekillerinin değil, medyanın da dayak yediğini ancak kendilerinin ses çıkardığını ifade etti. Kameramanlara nasıl vurulduğunu, kimlerin vurduğunu gördüğünü belirten İnce, her şeyin planlı olduğunu ileri sürdü. İnce, AK Parti Grubu'na, dün saat 13.00'de 150 dürüm ve ayran söyletildiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yemekler hazır. Komisyon Başkanı, Kılıçdaroğlu'nun milletvekillerini davet ettiğini söylüyor, Başbakan da mesaj çekmiş. 150 dürümü yiyorlar, sonra salonu işgal ediyorlar. Hiçbir AKP milletvekilinin elinde yazılı metin yok. Kanun görüşülürken katkı sağlamaya gelmemişler, milletvekilliği görevini yapmaya değil, fedailik yapmaya gelmişler. Uzun boylu, güçlü, kuvvetlileri ön tarafa dizmişler. İçeriye sadece üç grup başkanvekili olarak biz girdik, diğer arkadaşlarımızı içeriye sokmadılar. Arkadaşlarımızın söz talebi vardı. Söz taleplerimiz, önergelerimiz yok sayıldı. O gürültüde kimse bir şey duymadan peş peşe oylama yaptı. Bu görüşmeler yok hükmündedir.
Meclis Başkanı Sayın Çicek, komisyon çalışmalarını denetlemekle görevlidir, görevini yapmalıdır. Erdoğan'ın zabıta müdürü değildir, yasamanın başıdır. Meclis Başkanı'nı uyarıyorum; görüntüleri izleyin, hiçbir şey duyulmadan oylama yapılıyor, komisyon üyesi olmayanlar el kaldırıyor. Başbakan'a sesleniyorum; ustalık dönemin diyordun, meğer senin zorbalık, eşkıyalık, zulüm dönemiymiş bu.''
-''Demokrasinin lekeli günü''-
İnce, dün 30 dakikada, 20 maddenin kabul edilmesinin, dünya parlamento tarihinde bir ilk olduğunu öne sürdü.
Muharrem İnce, ''12 Eylül'de Kenan Paşa döneminde cezaevlerinde işkence vardı, şimdi Recep Paşa'nın döneminde Mecliste işkence var. Hayırlı olsun Türk milletine, yeni bir paşamız oldu; Recep Paşa'' ifadelerini kullandı.
''Bunun ikinci raundu, Genel Kurulu var'' diyen İnce, şöyle devam etti:
''Bundan kastım şuydu; tahmin ediyorum bizi Genel Kurul Salonu'na da sokmazlar bunlar. Eşkıyalık almış başını gitmiş. Salonun kapılarını tutup, sayısal güçlerine, geometrik çoğunluklarına güvenip, bizi içeriye sokmayıp ham hum şarolop şeklinde -Bülent Arınç'ın deyimiyle- bu yasayı geçirebilirler. Ama sonuna kadar direneceğiz, kimsenin kuşkusu olmasın. 11 Mart, demokrasimizin darbe günüdür. Yüz karası bir gündür dün yaşadığımız. 11 Mart, demokrasinin lekeli, tecavüzlü günüdür, AKP terörünün Meclise geldiği gündür. Meclis Başkanı, sesini çıkaramıyor, korkuyor. 'Beni koltuktan ederler mi, acaba 30 yıldır milletvekiliyim, bir şey daha kapabilir miyim bunu arkasından' diye hala siyasi hırslarının peşinde. Yazıktır, günahtır. Hiç mi insan yasamanın onurunu düşünmez. Komisyon Başkanı da çok üzülüyordu 'acaba şu koltuktan olur muyum' diye, herhalde koltuğunu korumuştur. O gürültünün içinde oylamayı yaptığı için gece huzurlu uyumuştur.''
-''Tanımıyorum''-
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Mardin'den ''Teklif pazar geçecek'' diye talimat verdiğini savunan İnce, Türkiye'de, ''sopayla yasa geçirme döneminin başladığını'' iddia etti.
Parlamenter demokrasinin sona erdiği görüşünü savunan İnce, ''Teklifin içinde Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi kurulması da vardı. Herhalde çok istedi ki pazara yetiştirdiler'' dedi.
İnce, dün oylama değil, ''oylanmış gibi yapıldığını'' öne sürerek, ''Meclis Başkanı'nda zerre kadar demokrasi inancı varsa, zerre kadar yasamanın başkanı olduğunu hatırlarsa, o görüntüleri gördüğünde okuma yazması varsa, bu komisyon toplantısını iptal eder. O yüreği varsa, o düzgün duruşu gösterebilirse, her gördüğüm yerde teşekkür edeceğim. Yoksa kendisini tanımadığımı ilan ediyorum. Bu kişisel görüşüm. Bu onurlu duruşu gösteremezse, onu tanımıyorum artık. Hiçbir toplantısına, Danışma Kuruluna gitmem. Bu kadar dik duruşu gösteremeyen adamla konuşulacak bir şey yok demektir'' diye konuştu.
Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Nabi Avcı'nın, Hamzaçebi'nin kendisine attığı şeyi gösterdiğinin anımsatılması üzerine İnce, Avcı'nın, ayıplarını, kırtasiye malzemesi üzerinden örtmeye çalıştığını söyledi. İnce, Hamzaçebi'ye bunun yakışmayacağını, bu karakterde biri olmadığını, yapısına uygun olmadığını anlattı.
İnce, bir soruyu yanıtlarken, ''Yere düşen bir milletvekiline tekme atan ya da atanlar ş....sizdir'' sözünün arkasında olduğunu açıkladı. İnce, ''Ben attım'' diyen kişiye, bu sözü yüzüne de tekrar edeceğini bildirdi.