MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Yeni Türkiye, 91 yıllık cumhuriyet tarihinin ölüm ilanıdır ki Milliyetçi Hareket buna izin ve onay vermez. Numaralı cumhuriyetçilerin yüz nakli yapmış hali olan yeni Türkiyeciler, akıllarını başlarına almalıdır" dedi.
MHP Lideri Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Açıklamasında Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 62. Hükümet Programı’nı 1 Eylül’de Meclis’te okuduğunu hatırlatan Bahçeli, hükümetin tam manasıyla göreve başlayabilmesi için gerekli olan güven oylamasının bugün yapıldığını ve 62. Hükümet’in Meclis’ten vizeyi aldığını dile getirdi.
Yeni hükümete başarılar dileyen ardından hükümetin baştan sorunlu bir hükümet olduğunu savundu. Bahçeli, "Çünkü bu hükümetin ipleri hala Erdoğan’ın elindedir. Çünkü bu hükümet Erdoğan’a zimmetlenmiştir. 62. Hükümet gelip geçici olduğu kadar bağımlı, tutsak, havası inik, başı eğiktir. Bu hükümeti özellikle bir önceki Erdoğan hükümetinden ayıran, farklılaştıran, özel kılan hiçbir yan yoktur.
Yaygın kanı ve kabule göre 62. Hükümet’in program, söylem, eylem ve hedefleri Çankaya’da belirlenmiş, Çankaya’dan dikte edilmiştir. Bizim de düşüncemiz bu yöndedir. Yeni hükümet programının ana yörüngesi 61. Hükümet’inkine sabitlenmiş ve çivilenmiştir. Ahmet Davutoğlu Çankaya’nın başmabeyincisi olmaya peşinen rıza göstermiş, komutla ve kumandayla hareket eden başçuhadarlık vazifesini gönüllüce kabullenmiştir. Bu, Türk milleti adına üzüntü duyduğumuz bir durumdur" dedi.
"DAVUTOĞLU SİYASİ VELAYET ALTINA GİRMİŞ, ERDOĞAN VESAYETİNE BOYUN EĞMİŞTİR"
"Cumhurbaşkanı Erdoğan, 62. Hükümet’in ruhunu haczetmiş, iradesini gasp etmiştir" diyen Bahçeli, "Davutoğlu siyasi velayet altına girmiş, Erdoğan vasiliğine ve vesayetine boyun eğmiştir. Ayakları üzerinde duramayan, ilkeleri ve ahlaki sınırları bulanık bir iktidarın iç ve dış problem sahalarının genişlediği bir dönemde siyasi sorumluluk üstlenmesi milletimiz adına bahtsızlıktır.
62. Hükümet’in terzisi Erdoğan, kumaşı BOP, hastalıklı bedeni yeni Türkiye, gıdası bölücülük, vitamini paralel yapıyla mücadele, ezberi yeni anayasa, kirli mayası ise rüşvet ve yolsuzluk dosyalarıdır. Bu yüzden 62. Hükümet’ten doğruluk beklemek, bütüncül politikalar izleyeceğini sanmak, Türkiye’nin ve Türk milletinin hayrına faaliyet göstereceğini ummak saflık ve akılsızlıktır" ifadelerini kullandı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kitabi ve beylik sözlerle bin bir gece masallarını aratmayacak hayaller peşinde koştuğunu söyleyen Bahçeli, "Belli ki, çiçeği burnunda Başbakan selefinden çok şey öğrenmiştir. Ancak öğrendikleri hep yanlış, hep yüz karasıdır. Yeni bir medeniyet ihyasından bahseden Başbakan’ın örtülü şekilde Türk-İslam medeniyetini küçümsemesi, kafasına göre, keyfi olarak kötülemesi müktesebatıyla haddinden fazla çelişmektedir" diye konuştu.
"YENİ TÜRKİYE MEDENİYET LİGİNDE KÜME DÜŞMÜŞ BİR ÜLKEDİR"
Başbakan Davutoğlu’nun yeni Türkiye’nin tüm farklılıkları kucaklayan bir ülke olacağı yönündeki sözlerini hatırlatan Bahçeli, "Yeni Türkiye, insanlarımızın AKP’ye oy veren-vermeyen, Alevi-Sünni, Doğulu-Batılı, inanan-inanmayan diye kamplaştırıldığı, milli bünyenin 36 etnik parçaya bölündüğü ve medeniyet liginden küme düşmüş bir ülkedir" dedi.
Bahçeli, yeni Türkiye’nin Türk milletine düşmanlık sırasına girmiş ne kadar mihrak varsa terfi ve rütbe alacağı bir ülke olacağını öne sürdü. Türk milletinin AK Parti’ye "yeni Türkiye kurulsun, geçmiş çiğnensin, milli emanetler gömülsün" diye oy vermediğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Türk milleti AKP’nin ve Erdoğan’ın tarihimizle hesaplaşsın, milli ve manevi değerlerimizle çatışsın, yedi düvelin dahi yapamadığını milli irade kisvesiyle yapsın diyerek de önünü açmamıştır. Milletimiz huzur ve sükunet istemektedir. Yeni Türkiye kurdum demekle kurulmaz. Ismarlama ve yabancı telkinlerle oluşturulan yeni bir sistem millet nezdinde hüküm ve anlam ihtiva etmez. Yeni Türkiye, 91 yıllık Cumhuriyet tarihinin ölüm ilanıdır ki, Milliyetçi Hareket buna izin ve onay vermez. Numaralı Cumhuriyetçilerin yüz nakli yapmış hali olan yeni Türkiyeciler, akıllarını başlarına almalıdır ve bu milletin daha fazla sabrını zorlamaktan vazgeçmelidirler."