"2020 Olimpiyatları bizim olmalı!"

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te yarın belirlenecek 2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları ev sahibi kentinin İstanbul olacağına inandığını söyledi.Atalay, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, İstanbul'un

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te yarın belirlenecek 2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları ev sahibi kentinin İstanbul olacağına inandığını söyledi.

Atalay, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, İstanbul'un Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'na ev sahipliği yapabilmek için 1990 yılından itibaren hazırlandığını kaydederek, artık zamanın geldiğini kaydetti.

"Şans açısından en yüksek noktaya ulaştığımızı düşünüyorum. Finale geldiğimizi, olimpiyatın bizim olması gerektiğini düşünüyorum" diyen Atalay, "Bunu inanarak söylüyorum, popülizm yapmıyorum. Biz çok büyük bir hazırlıktan sonra buraya kadar geldik. Yani 1990'lardan başlayan bir hazırlık. Bu hazırlık içinde de her türlü organizasyonu yapma, olimpiyatların neredeyse 5'ine aday olma süreci vardı ama özellikle son 10 yılda Türkiye dünyada en fazla organizasyon yapan ülke oldu. Şu anda rakiplerimiz İspanya ve Japonya'nın yaptığı organizasyonlara bakın, bizim son 10 yılda yaptığımız organizasyonlara bakın, her iki ülkeye de büyük fark atıyoruz." dedi.

Türkiye'nin düzenlediği uluslararası spor etkinliklerinin hepsini de en iyi seviyede yaptığının altını çizen Atalay, "Dünya Şampiyonalarını, Akdeniz Oyunları'nı, Gençlik Olimpiyatları'nı, Dünya Üniversite Oyunları'nı, Dünya Basketbol Şampiyonası'nı, Dünya Salon Atletizm Şampiyonası'nı, Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası'nı, Dünya Tenis Şampiyonası'nı Türkiye en iyi şekilde yaptı. Dolayısıyla ben artık bütün bu testlerden geçmiş, bütün kurum ve kuruluşlarıyla her şeyin sınavını en iyi şekilde vermiş bir Türkiye'nin, dünyanın başkentinde, doğu ile batıyı birleştiren, kültürleri kaynaştıran, insanları barış içinde yaşatan bir ortamda, İstanbul'da artık olimpiyatın olması gerektiğini düşünüyorum." açıklamalarında bulundu.

"Türkiye ve İstanbul bunu hak ediyor"

2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları adaylığı sürecinde ev sahibi ülkenin yarın belirleneceği toplantıya, Tokyo için Japonya'nın 3 bin, Madrid için İspanya'nın 1200 ve İstanbul için de Türkiye'nin 600 kişilik kafileyle katıldığını aktaran Mehmet Atalay, her bir katılımcının görevini en iyi şekilde yapmasının önemli olduğunu ifade etti.

Atalay, aday şehirlerin bugüne kadarki birikimlerinin, göstermiş oldukları performansların ve faaliyetlerinin oylamada yüzde 80 oranında etkili olduğuna dikkati çekerek, "Orası son vuruşun yapılacağı yerdir. Son atağınızı yapıyorsunuz, son kozunuzu oynuyorsunuz. Son kozunuzu oynarken başka argümanlar da kullanabilirsiniz. Bu, insan sayısıdır, başbakanların ya da en üst düzeyde ülkenizi temsil eden hükümetin, yöneticilerin son andaki performanslarıdır... Hepsinin ayrı ayrı etkisi vardır. Ama bugüne kadar ki çalışmalarla İstanbul bu olimpiyatı hak ediyor. Biz, ülkemize aldığımız hiçbir organizasyonda rakiplerimizin zaafları üzerine promosyonumuzu ve programımızı kurgulamadık. Biz hep kendi artılarımızdan söz ettik. Bütün bu artılar, yaptığımız yenilikler bize bütün organizasyonları kazandırmıştır. Bugüne kadar aday olup da alamadığımız organizasyonlardan Akdeniz Oyunları'nı da sonunda bize verdiler. Şimdi final buysa eğer, 2020 Yaz Olimpiyat Oyunları için de en büyük aday olduğumuzu düşünüyorum. Almamız gerektiğine inanıyorum. Türkiye bunu hak ediyor, İstanbul bunu hak ediyor. Dünyanın böyle bir görevi var. Bugüne kadar hiçbir İslam ülkesinde olimpiyat yapılmadı. Böyle bir ayıbı, eksikliği var batının. Yaz Olimpiyat Oyunları adaylığı sürecinde 2000 yılını Sydney'e, 2004 yılını Atina'ya, 2008 yılını Pekin'e ve 2012 yılını ise Londra'ya kaptırdığımızda, biz altını dolduracak organizasyonları henüz yapmamıştık. Tesislerimizde bir ileri adım atmamıştık. Olimpiyat Stadımızın inşası başlamıştı ama diğer tesislerimizi yapmamıştık. Polisimizi test edememiştik, yolları, kavşakları, hava kirliliğini, benzeri sıkıntıları daha giderememiştik. İlk defa bütün sorunlarını aşmış, diğer ihtiyaçlarını da güçlü ekonomisiyle karşılayabilecek bir Türkiye olarak adayız." dedi.


"Aksi bir karar verirlerse, Türkiye'ye haksızlık ederler"

Türkiye'nin 2016 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'na aday olmadığını ve bu süreçte önemli organizasyonları en iyi şekilde düzenlemeye yöneldiğini ve ülke olarak olimpiyatların ne kadar istenildiğini anlatmaya çabaladığını dile getiren Atalay, "Türkiye, 35 milyon spor çağındaki genciyle artık uluslararası spor yöneticileri için yeni bir sahadır. Bu büyük sahayı, bu büyük alanı artık uluslararası örgütler, spor kuruluşları, başta Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) olmak üzere sporu yöneten bütün çatı örgütleri görmeli. İstanbul'da ya da Türkiye'nin her tarafında bütün organizasyonları yaşamış pek çok IOC üyesi var. Oy kullanacak insanların yüzde 80'ine yakını Türkiye'ye gelmiş ve bizim başarımızı görmüş durumda. Onlara bir görev düşüyor. Yeni bir saha, yeni bir gençlik, spora müthiş destek verecek bir ülke var. Bu değeri dünya sporuna kazandırmak gerekir. Onların da bunu becermesi lazım. Eğer bunun aksi bir karar verirlerse, bana göre Türkiye'ye haksızlık ederler." diyerek sözlerine devam etti.

İstanbul'un rakiplerini de değerlendiren Atalay, ekonomik sıkıntı içindeki İspanya'nın daha önce Barselona'da Yaz Olimpiyat Oyunları düzenlediğini, başka sorunları bulunan Japonya'nın ise Tokyo'da daha önce olimpiyatlara ev sahipliği yaptığını hatırlattı.



"Bütün dünyanın başkenti olabilecek bir yeri sunuyoruz"

Mehmet Atalay, İstanbul'un olimpiyat ev sahipliği için çok önemli bir nokta olduğunu söylerken, olumsuz sonuç yaratabileceği ileri sürülen konulara da değinerek, "Savaşlar ve terör olumsuz bir etkidir. Ama biz terörden yıllarca çekmiş bir ülke olsak da İstanbul, dünyada terörden en az etkilenen şehirlerden bir tanesi. Güvenliği en yüksek şehirlerden bir tanesi. Gezi Parkı olaylarını da olumsuzluk olarak görmemek lazım. Biz bunu daha iyi pazarlayabiliriz. 'Gezi Parkı olayları, Türkiye'nin ne kadar demokratik bir ülke olduğunu da gösteriyor. İnsanlar gelmişler demokratik tepkiler göstermişler. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti de o sorunları çözmüş' diyebiliriz. Bölgemizde yaşanan olaylar, dünyanın en uzak yerindeki başka ülkeleri etkileyebilir.

Japonya'daki nükleer santral mutlaka olumsuz etkileyebilir. Bırakın olimpiyatı, Japonya'ya herhangi bir dünya şampiyonasını verdiğiniz zaman bile çok ciddi sorunlar yaşıyorsunuz. Bir şehrinden bir şehrine gitmeyi bırakın, Tokyo'nun bir ucundan diğer giderken bile canınız çıkıyor. Japon halkı spor yapıyor ama spor organizasyonlarının yapılmasını istemiyor, bu etkinlikleri sevmiyor, sevgisini vermiyor. Biz gönlümüzü veriyoruz, ruhumuzu katıyoruz. Gelen konuklarımıza her türlü güzelliklerimizi katıyoruz. Bir de dünyanın bugüne kadar keşfedemediği bir coğrafyayı hizmetlerine sunuyoruz. Bütün kültürlerin barındığı bir yeri, bütün dünyanın başkenti olabilecek bir mekanı biz dünyaya sunuyoruz. Ayrıca burada sponsorlar da etkili oluyor. Gerçekten bu çok önemli. İstanbul hem saat farkıyla hem diğer avantajlarıyla yeni satış imkanlarının en iyi olduğu yerdir. Bütün bunları sanıyorum spor adamları da, sporun sponsorları da değerlendirecektir ve eninde sonunda ev sahipliği gelecek. Dünyayı da İstanbul’dan mahrum bırakmamak lazım." dedi.

Atalay, Türkiye'nin son dönemde doping ve şike sorunuyla karşı karşıya kalmasının büyük olumsuzluk olarak görülmemesi gerektiğine dikkati çekerek, "Dopingle en çok sıkıntı yaşayan ülkelerden bir tanesi Rusya'dır. Onlar olimpiyat yaptı, pek çok organizasyon aldı. Şike ile ilgili en çok sıkıntısı olan ülkelerden bir tanesi İtalya'dır. Onlar Roma'da Yaz Olimpiyat Oyunları, Torino'da ise Kış Olimpiyat Oyunları yaptı. Bunlar tabii ki olumsuzluktur ancak sizin dopingle mücadelede kararlığınızı da gösterebilir. Bunlar sporcunun, insanın olduğu yerde yaşanabilir. Siz ülke olarak bunların üzerine yatmıyorsanız, savunmuyorsanız, tersine mücadele ediyorsanız, bütün dünyaya da bunu haykırıyorsanız, farklı bir mesaj alınır. Kısmen etkiler ama sunumunu böyle yaparsanız, sorun yaşanmaz." dedi.

Mehmet Atalay, İstanbul'un 2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'nı alması durumunda, 2021 yılında 100 milyona yakın turisti de ağırlamaya hazır olması gerektiğini belirtti.

"Açız, istiyoruz, arzuluyoruz, bunun altyapısını yaptık"

Türkiye'nin son 10 yılda UEFA Şampiyonlar Ligi finalinden, Formula 1 yarışlarına, Dünya ve Avrupa Şampiyonalarından önemli spor etkinliklerine kadar çok sayıda organizasona ev sahipliği yaptığını hatırlatan Atalay, "Bugüne kadar yapılmış en iyi organizasyonları yaptık ve hiçbirinde güvenlik zaafı yaşanmadı, kimsenin burnu kanamadı. Ülkemize gelen bütün yabancı kafilelere ev sahipliği yaptık ve hiçbiriyle sorun yaşamadık. Bana göre Türkiye şu anda en yeni ve modern tesislere sahip. Zaten olimpiyatı aldığımız andan itibaren 7 yıl boyunca yeni tesisler yapma imkanımız var. Açız, istiyoruz, arzuluyoruz, bunun altyapısını yaptık. Son 10 yılda hiçbir ülke bizim kadar organizasyon düzenlemedi. Bana göre İstanbul her şehirden daha çok hak ediyor. Medeniyetlerin buluştuğu, kaynaştığı, insanların barış içinde yaşadığı, coğrafi ve tarihi güzellikleriyle öne çıkan bu şehir, olimpiyatları hak ediyor. Yüzde 80 bize vereceklerini düşünüyorum, buna inanıyorum." diyerek sözlerini tamamladı.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Spor Haberleri