HTSPOR yazarı Atilla Türker, menajer dosyasına devam ediyor.
İşte Türker'in yazısı;
Dikkatinizi çekmiştir mutlaka... Başarısız bazı teknik adamlar sürekli iş bulurlar. Önemli bir icraata imza atamamalarına rağmen hiç boşta kalmazlar.
Peki nasıl oluyor bu!
Önce şu noktayı önemle belirteyim: Futbol mecramızdaki gerçek emekçilerin başında antrenörler gelir. Çok zor bir iştir böyle kaygan bir zeminde ayakta kalabilmek. Tutunabilmek. Her türlü saldırıya karşı direnebilmek.
Büyük bir özveriyle çalışan tüm teknik adamlarımıza şükran borçluyuz. Ama şu husus üzerinde de durmamız gerekiyor. Bizim bu köhne futbol zemininde cambaz menajerlerin en fazla teşrikimesaide bulunduğu kişilerin başında elbette ki teknik adamlar geliyor. Nihayetinde futbolcuyu genelde menajerler getirir. Teknik adamlar da oynatır! Menajerlerle teknik adamlar, etle tırnak gibidirler! Kolay kolay ayrılmazlar.
Olay şu: Cambaz menajerler, taklacı bazı teknik adamlarla her türlü atraksiyona girerler.
Nasıl mı? En basitinden... Bir teknik adam, herhangi bir futbolcuyu transfer edebilmek için herhangi bir menajerle görüşür. Bu görüşme dürüstlük çerçevesinde olursa sorun yok. Doğal bir durum... Ama! Hem teknik adamın ruhunda, hem de menajerin beyninde cambazlık varsa... Geçmiş olsun. Menajer, teknik adamdan aldığı destekle... İyi bir operasyon yapar. Keser, doğrar. İndirir. 1 milyon liralık futbolcuyu 3 milyon liraya iteler! Tahmin edeceğiniz gibi... Cambaz teknik adam da payını alır.
Şu da var: Kulüp yöneticileriyle iyi ilişkiler içerisinde bulunan bazı menajerler, çeşitli ince hesaplar yaparak herhangi bir teknik adamı o kulübe yerleştirir. Peki, sonra! Tahmin edeceğiniz gibi... Win win usulü... “Ben seni teknik direktörlüğe getirdim, sen de benim önerdiğim futbolcuları alacaksın” uygulaması... Menajer, elindeki futbolcuları çok şişkin bir ücret karşılığında o kulübe verir. Her bir futbolcu üzerinden tonla para kazanır. Nasıl olsa, teknik adamdan yana ortada bir sıkıntı yok! Teknik adam da payına düşeni alır.
Hele hele... Yönetici–menajer-teknik adam üçlüsü aynı çarpık düşünceyi taşıyorsa... Durum daha da felaket bir hale gelir. O kulübün kasası tamtakır kuru bakır olur.
Deyin ki, teknik adam, menajere karşı geldi... Set çekti. “Senden futbolcu almam” dedi. Ne olur! Şu olur: O adi menajer, o teknik adamın kuyusunu kazmak için çalışır. “Futbolcudan anlamıyor” diye kulüp yöneticilerine şikayet eder! “Ucuza getirdim, almadı” der. Teknik adamın biletini keser. Her türlü çirkefliğe girer. Çoğu zaman da amacına ulaşır. Çünkü bu mecrada asıl yakınlık, menajerlerle kulüp yöneticileri arasında olan yakınlıktır!
Bu nedenle... Aslan gibi pek çok teknik adam... Halen evinde oturuyor.
Yine bu nedenle... Taklacı pek çok teknik adam... Daldan dala konuyor!
TEMİZLİK GEREKİYOR
Bu yazdıklarım... Camiada bulunan tüm teknik adamlar ve menajerler tarafından gayet iyi biliniyor!
Futbol camiasında artık kirli ellerin temizlenmesi... Yok edilmesi... Silinmesi gerekiyor.
Teknik adamından menajerine... Başkanından futbolcusuna... Gazetecisinden federasyon yöneticisine kadar.
Kim olursa olsun.
Daha güzel... Daha başarılı... Daha huzurlu bir futbol için... Herkese büyük görev düşüyor.