Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, basın toplantısı düzenledi. Teknik direktör Şenol Güneş, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde düzenlediği basın toplantısında önemli mesajlar verdi.
Son dönemlerde özellikle spekülasyonların fazla olduğu gerekçesiyle basın toplantısı yapma ihtiyacı duyduğunu belirten Güneş, “Bu sezonun zor olacağını hepimiz bilmek zorundayız. Her dönem bizim için zor olmuştur ancak bu yıl daha da zor olacaktır. Şuana kadar iki resmi maç oynadık ve kazanamadık.
Herkes gibi ben de rahatsızım bundan. Taraftarın tepkili olmasını normal buluyorum. Beklentiler yüksek. Bu beklentilere cevap vermek için çalışıyoruz. Yönetimi, teknik heyeti, taraftarı ve medyasıyla birlikte bir takımız. Başarıda ve başarısızlıkta bunları ayrı tutmak yanlış. Şikayet ve eleştiriler olacak ve oluyor. Ama sahiplenme de olmalı. Sevgi köprüsünde yüzdürebilirsek takımdan daha fazla verim alabiliriz.
Bizim gücümüz; birlikteliğimiz, iyi niyetimiz ve dürüstlüğümüz. Bunu asla bozmak istemiyorum. Ancak kendi gerçeklerimizi bileceğiz. Şikayetçi olmadan düzeltmek için çalışıp çözüm üretecek olanlara kapımızı açık tutacağız. Daha güçlü olmak için neler yaptığımızı sorgulamamız gerek. Bugüne kadar yaptıklarımızı önümüze koymalıyız. Eski ve yeni yöneticilerin dargın olduğu yerde başarı olur mu. Sosyo ekonomik geliri düşük olan bir kentte yaşıyoruz ve bu kentin insanlarıyız.
Takımı basamak olarak gören futbolcuların olduğu bir dönemi yaşıyoruz. TFF gücünü bizim üzerimizden göstermeye çalışıldığı bir dönemdeyiz. Kombine satamayan, gol kralını kaybeden, teknik adamı cezalı, sahası kapalı olan, Avrupa’da Türkiye’yi taşımaya çalışan bir takımız” dedi.
Kadrodaki yerli oyuncu sayısının az olduğunu dile getiren Güneş, “Kadro değişimi fazla. Bunların hesabını hoca ya da yönetim göndererek çözebiliriz. Ancak anlayış değişmeden, sahip çıkmadan başarı gelmez. Eskiyi yaşamak istemiyoruz. Büyük aile resmi çizmek istiyoruz. Rakiplerle uğraşmayan, TFF ile barışık, sahada eğlenen, hakemlerle uğraşmayan bir takım olmak istiyoruz. Trabzonspor’un geleceğini dizayn edecek olan taraftarlardır.
Eleştiri haklarını saklı tutmak kaydıyla takımlarına sahip çıkmalı. Çocuğuyla ayrı yaşayan bir aile düşünemiyorum. İyi kötü günlerimizi hep birlikte aştık. O günkü sorunlar bugünden daha büyüktü. Avrupa’da olmayan bir takımken, bugün Avrupa’da olan ancak mevcudu yok etme amacında olan bir camia olmayalım. Şampiyonluk her zaman hedeftir. Sıkıntılı Trabzonspor’un işinin zor olduğunu bileceğiz. Hiçbir zaman transferde birinci olmadık. Olduğumuzda bataklığa gittik.
Bu demek değildir ki yarışmacı olmayacağız. Oyuncularımızı kaybettik, maç da kaybettik ancak yarışmacı kimliğimizi ve onurumuzu kaybetmedik. Bizi yok saymaya çalışanlar için Fair-Play için oynayalım. Katkı yapanlara teşekkür ediyorum. Personel, yönetici, hoca, taraftar…
Başkanımız karar veren ve fedakarlık yapan insandır. Benim ve kendisi arasındaki diyalog olumsuz gösterilerek propaganda yapmaya çalışanları kınıyorum” diye konuştu.
Cezalı olduğumuz 3 maçta kadın ve çocuk taraftarlarımızı Hüseyin Avni Aker Stadı’na beklediklerini de söyleyen Güneş, şöyle devam etti: “Bütün şartlarda desteğe ihtiyacımız var. Kasvetli havayı bu işin içinde olan insanlar yaratır. Mutsuz olunan yerde kimse mutlu olunmaz. Maçı kazanın sonra beraber oluruz mantığı yanlış. Hepimiz aynı dünyanın içindeyiz. Aklımızı ve duygularımızı olumlu kullanmalıyız”
Devamı Sayfa 2'de
Transferin zor bir iş olduğunu bildiklerini vurgulayan Güneş, “Para gerek, oyuncu gerek, Trabzonspor’u tercih etmesi gerek. Trabzonspor’dan giden her oyuncu kayıptır. Gelip de oynayamayan her oyuncu yine kayıptır. Bugünkü borç nasıl bir günde olmamışsa bugün yapacağımız borçlarla da gelecekte batacaksak hiç yapmayalım. Hepimiz lüks içinde yaşamak isteriz, ama yoksa bunları nasıl isteyebiliriz. Biz üreteceklerimizle var olacağız. Transfer adına bu sistemi kurarken, yöneticilerin çok ortaya girdiğini, spekülasyonların olduğunu gördük.
Bu anlamda uygun bir ismin faydalı olacağını düşündük. Sayın Giray Bulak da bu görevi kabul etti ve şuanda işi o yürütüyor. Ekibini kuruyor, görüşmeleri yürütecek. Ekonomik tarafı yönetim, teknik tarafı bizi ilgilendiriyor yaptığı çalışmaların” yorumunu yaptı.
UEFA’da zor bir maç oynadıklarını dile getiren Güneş, “Öncesinde de zor bir maç oynayacağımızı biliyorduk, böyle de oldu. Gol bulamadık. Maçtan önce verilmek istenen mesaj çok kolay turu geçileceğiydi. Ama maçtan sonra elenmiş havası estiriliyor. Şansımız devam ediyor. Rakibi izlemeden tur atlayanlar, rövanşı oynamadan bizi eliyorlar. Bu hataya düşmeyelim” ifadelerini kullandı.
Kadrodaki yabancı oyuncu sayının fazla olduğunu belirten Güneş, “Buna bağlı oyuncuların etkilenmesi var. 10 yabancı var. Genç oyuncu alıp kadroya alamadığınızda ruh olarak geriye düşüyor ve kopmaya başlıyor. Bu doğru değildir. Her oyuncunun bir değeri ve ederi vardır. Kaldığı zaman oynamalıdır. Yerli oyuncu sayımızın kalitesi arttığında daha kolay çözümler bulabileceğiz” dedi.
Takımdaki sakat oyuncularla ilgili de bilgi veren Güneş, “Sakatlarla ilgili Giray’ın elinde çatlak var. Bu hafta kesin yok. 3 hafta olarak söyleniyor. Bilemiyoruz. Sapara’nın bileğinde burkulma var. Volkan’ın aldığı darbesi var. Durumlarını değerlendireceğiz” diye konuştu.
Devamı Sayfa 3'te
Elazığspor maçının önemli olduğuna dikkat çeken Güneş, “Elazığspor ilk maçında kendi adına iyi bir skor aldı. Biz kendi sahamızda katılmak istiyoruz. Gelen bayan ve çocuk taraftarların önünde iyi sonuç almak istiyoruz. Sezon genelinde başarı ve zaferler bekliyorum. Bizden de bu bekleniyor. 2012-13 sezonun zor olacağını söyledim evet. Bunun tek bir nedeni yok. 3 Temmuz’dan sonraki süreç en çok bizi yaraladı. Şampiyonlar Ligi’ne katılmamıza rağmen şampiyonluğumuzun verilmemesi travma yarattı. Buna bağlı transferlerde de sıkıntılar yaşadık.
Yerli oyuncu bulamadık. Yabancıya yöneldik. Takım içinde bir maliyet artışı oldu. Bunun sıkıntısını bugün de yaşıyoruz. Bütçeyle hamle yapma şansımız ikinci planda kaldı. Ekonomik sıkıntımızın olduğu bir gerçek. Bu sadece bir kadro değişimiyle gerçekleşti. Bizim kadromuz başarılı olmasına rağmen dağıldı. Yapmakla yıkmak arasındaki farkı iyi görmeliyiz. Transfer yapıp başarılı olamazsak güvensizlik ortamı artar. Biz şuanda transferde sihirbazlık istiyoruz. Burak ilk geldiğinde istemeyenler bugün gitti diye eleştiriyorlar.
Oyuncunun değerini arttırmak, boş araziye bina yapmak ve var olan binayı değiştirmek gibidir. Bunları yaşayacağız. Yaşarken kendimizi başka kulüplerle ölçülendirirsek yanlış yaparız. Bugün size bütün yetkiyi versem Galatasaray ya da Fenerbahçe’nin en iyi futbolcusunu transfer edebilir misiniz. Ama onlar bizimkileri alabiliyorlar. Bunu bilerek ve kabul ederek mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu zorlukları aşmak bugünkü sonuçlar sonrasında hocayı, yönetimi göndererek olmaz. Sevginin, saygının olmadığı, eskinin yeniyi kabullenmediği, herkesin taraflı olduğu bir dönemi yaşıyoruz.
Bunu tekrarlıyorum. Bunlar bize suni gönderler çıkarır. Mevcut yönetimi kötülemek değil, destek olmakla çözüm üretebiliriz. Sahaya giren oyuncuyu küfrederek ne kazanabiliriz. Yuhalayarak ne kazanabiliriz. Bu olumsuzluktan çıkmak bizi zorlaştırır. Ne olursa olsun kazanmak istiyoruz. Kim oynuyorsa bizim için o değerlidir. Yenisi gelince ona sahip çıkacağız.
Bunu öğrenemedikçe başarılı olamayız. Trabzonspor’un oyuncular tarafından basamak olarak kullanıldığından bahsettik. Bir çok sıkıntıdan bahsettik. Ben görevimi yapıyorum. Bana yöneticilik, medyacılık, taraftarlık yaptırırsanız başarılı olamam. Bugünkü kavgada yanlışı düzeltmek çözüm getirir. Yoksa sıkıntılar artar. Ben her durumda işimi yapmaya çalışıyorum ancak giderek büyüyen sorunları aşmazsanız Trabzonspor’u ileriye atamazsınız.
Trabzonspor kendi gerçeklerini görmeli. İlkeli planlı olmalıyız. Bunları yaptık, biraz iyi gittik, sonra darmadağın olduk. Bunları yapabilenler kalacak, yapamayanlar gidecek” dedi.
Devamı Sayfa 4'te
Hırsızlığın ne demek olduğunu bildiğini dile getiren Güneş, “Emek hırsızlığı nedir iyi bilirim. Kulübü sırtıma alarak buraya geldim. Kulübe sırtımı yaslayarak değil. Benim başkanla takışmam nedir bilmiyorum. Böyle söylüyorsunuz ama bana göre böyle bir şey yok. Görüş farklılığımız olabilir. Yönetimin başında başkan vardır. Sonra teknik heyet ve hoca vardır.
Hocadan başkan, futbolcudan hoca, yetkili de en üsttekidir. Bir çok yazılan yazılarla benim ve başkanın üzerinden speküle haberler yapılıyor. Bunları ayıklamak lazım. Benim transferle ilgili görüş farklılıklarım olabilir. Hoca karar veremedi demek kolay. Eleştirmek kolay. Trabzonspor’da defansta ve forvette oyuncu eksiği var. İstemek en kolayı. 4 tane isterim.
Bunların bir ekonomik maliyetleri var. Harcamaların kontrolsüz olduğunda fikir ayrılıklarımız oldu. Burak’ın gitmesini ben istemiyorum da başkan istiyor mu? Hiçbir başarılı Türk oyuncunun gitmesini zaten ben istemem. Ama gidiyorsa bunun hesabını vermek durumundayız. Gol attığımız oyuncuyu niye bırakayım. Ben aynı zamanda bir Trabzonsporluyum. Hem veren hem de alan olduğunuzda işiniz zor. Aldığınız oyuncunun bir karşılığı olması gerek.
Bu yönde görüş bildirmek takışmak değildir. Ben oyuncu öneremem. Bakılanlar içerisinde tercih yapabilirim. Bugün Barcelona’nın aldığı her oyuncu da başarılı olmuyor. Ben çalışan bir insanım. Benim farklılığım, bazen taraftar, bazen medyacı, bazen de yönetici gibi konuları aktarmaya çalışıyorum.
Bu fikirlerimi söylerim, onlar uygular, ben de bazen uygulamalara katılırım. Bilgimiz dışında oyuncu alınmıştır. Şikayet yerine çözüm üretmeliyiz. Mevcut şartlarda bunu yapmaya çalışıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.