Kıvrak 1988’de Manisa’da dünyaya geldikten 1 yıl sonra İzmir’e taşındılar, futbolla da orada tanıştı. Henüz ilkokuldaki ilk seneleriydi, aynı anda Yeşilovaspor’da da eldiven giymişti. Uzun sayılabilecek bir süre bu semt takımının kalesini korurken, yavaş yavaş dikkatleri de çekmeye başlamıştı. O özgüvenle İstanbul’da ve Bursa’da seçmelere girdi, beğenilmedi. Bu onu daha da hırslandırdı. 2004-2005’te ise Karşıyaka kapılarını çaldı. Bu Onur için uzun süredir beklediği fırsattı, kabul etti.
İlk yıllarda kaderi aslında Trabzon’dan farksızdı; yine yedekti. Ancak en büyük kozlarından olan sabrı yine devredeydi. Bekledi ve Türkiye’nin yakın geçmişine damga vuran kalecilerden Engin İpekoğlu’nun hocalığı döneminde eldivenleri giydi. Müthiş maçlar çıkardı. Engin İpekoğlu’nun tavsiyesi üzerine Rıdvan Dilmen tarafından Fenerbahçe’ye önerildi.
Pazarlığı Trabzon kazandı
Sarı-Lacivertliler hemen devreye girdi ama Trabzonspor da aynı anda düğmeye basmıştı. Karşıyaka pazarlık masasında genç file bekçisi için yüksek miktarlar istedi, Fenerbahçe o sıralar bu rakamları ‘riskli’ olarak değerlendirdi. Ve Nuri Albayrak yönetimi 500 bin Euro karşılığında işi bitirdi. Ayrıca bu sıralarda Manisa ile de bir protokol yaptığı ortaya çıkan genç kaleci için Trabzonspor’un Sadri Şener döneminde Ege ekibine de hatırı sayılır bir meblağ ödemek zorunda kaldığını da hatırlatmakta fayda var. Onur, 15 Ocak 2008’de imza atarken, yine 3. kaleci konumundaydı ama bu ilk sözlerine hiç yansımadı: Trabzon’da olmak gurur verici. Burada Şenol Güneş’in izinden yürüyüp (Şenol Güneş o sıralar Kore’deyken) onun gibi iz bırakmak istiyorum...
Bu sözleriyle iddiasını gösteren Onur, ilk maçına 24 Ocak 2008’de (Gençlerbirliği-kupa) çıktı ama genel olarak Tolga ve sonra da Sylva’nın yedeği kaldı. Her şeye rağmen ne gelen kiralama tekliflerini kabul etti ne de umutsuzluğa kapıldı. İlerleyen süreçte Tolga sakatlandı, Sylva huzursuzluk çıkarıp gözden düştü.
Broos’un kulübeye hapsettiği Onur’a özgürlüğü idolü Şenol Güneş verirken, o da hiç hocasını mahcup etmedi. Kariyer çıkışını 2009-2010’da yapan Onur, yeni sezonu da süper açtı. Anfield Road’tan Trabzon tur için ümitli çıkarken Bordo-Mavililer onun elinde yükseldi. Artık Türkiye’nin en formda kalecisi kabul edilen 22 yaşındaki file bekçisi hem A Milli Takım hem de Avrupalılar’ın yeni gözdesi.