Şampiyonluğu kimse alamazmış!

Alex, geçen sezon kazandıkları şampiyonlukla ilgili çıkan şike iddiasına sert yanıt verdi.Lig TV'de yayınlanan Futbol Gündemi'ne konuk olarak katılan Alex, şike söylentilerinden, Metris'te tutuklu bulunan Aziz Yıldırım'ı ziyaretine, Stoch ile yaşadığı tar

Alex, geçen sezon kazandıkları şampiyonlukla ilgili çıkan şike iddiasına sert yanıt verdi.

Lig TV'de yayınlanan Futbol Gündemi'ne konuk olarak katılan Alex, şike söylentilerinden, Metris'te tutuklu bulunan Aziz Yıldırım'ı ziyaretine, Stoch ile yaşadığı tartışmadan Karabükspor maçında gördüğü kırmızı karta kadar bir çok konuda önemli açıklamalar yaptı:

 İşte Brezilyalı yıldızın açıklamalarından derlediklerimiz:

"ATATÜRK DÜNYA TARİHİNİN EN BÜYÜK LİDERLERİNDEN BİRİ"
 Dünya tarihine baktığınızda en büyük isimlerden biri Atatürk. Vizyonu ve hayat görüşüyle örnek alınacak bir insan. Türklerin Atatürk ve cumhuriyetle ilgili günlerinden bugün üzgün olanı. Atatürk bence dünya tarihindeki en büyük liderlerden bir tanesi.

"TÜRKİYE UMARIM EURO 2012'YE KALIR"
Zorlu bir play off maçı olacak. İstanbul'daki maç Türkiye'nin Euro 2012'ye kalıp kalmayacağı yönünde önemli bir etken olacak. Umarım Avrupa Şampiyonası'na kalırlar. Dürüst olmak gerekirse takım olarak Türkiye istenilen düzeyde değil. Bunda bazı şeyler de etken. Gruplarda kimin ikinci olacağı stresi vardı futbocularda. Sonuç olarak şu anda baktığınızda o stres gitti ve bir rakiple oynanacak iki maç var. Türkiye'nin takım olarak daha iyi bir mücadele ortaya koyacağını düşünüyorum.

"BİZİM HIRVATİSTAN'I YENECEK GÜCÜMÜZ VAR"
Hırvatistan bence olduğu çizgisini koruyan bir milli takım görüntüsünde. Avrupa'nın çeşitli liglerinde önemli futbolcuları var. Kaliteli bir takım fakat ben izninizle Türklerden "biz" diye bahsedeceğim. Hırvatistan'ın gücü ne olursa olsun bizim bu takımı yenecek gücümüz var diye düşünüyorum.

"BAZI OYUNCULARIMIZ ALIŞKIN OLDUĞU PERFORMANSA DÖNERSE..."
10 haftalık analizi yaparken ben Fenerbahçe'den bahsetmek isterim. Diğer takımlar kendileri hakkında yorum yapabilirler. Lider durumdayız. İnişli çıkışlı dönemlerimiz olabilir. Daha iyi oynayabiliriz. Bazı oyuncular alışkın olduğu performansa dönünce herkesin özlediği Fenerbahçe'yi gösterebiliriz.

 

 

"SÖYLENTİLER TARAFTARIN TAKIMA BAĞLILIĞINI ARTTIRDI"
Belki geçen sene takımın gösterdiği performanstan dolayı taraftarın takıma sonsuz kredi verdiği söylenebilir. Biz Antalya ile yaptığımız ikinci yarının ilk maçına kadar sıradan bir takım gibiydik ama o maçla birlikte bir istikrar yakaladık ve şampiyonluğa ulaştık. Malum söylentiler sonrası taraftarın sahiplenmesi ve bağlılıkları da arttı.

"MOTİVASYON KAYNAĞIMIZ FORMAMIZDAKİ ARMAMIZ"
Ben kimseyi motive etme ihtiyacı hissetmiyorum çünkü Fenerbahçe formasını giymek bir motivasyon kaynağıdır. Bir futbolcu bu ağırlığı kaldıramazsa ya mesleğini değiştirecek ya da Fenerbahçe'de forma giyemeyecek. Fenerbahçe'de bir futbolcu için en büyük motivasyon kaynağı formasındaki armadır.

"KAPTAN OLARAK FUTBOLCU ARKADAŞLARIMA ZAMAN ZAMAN MÜDAHALE EDİYORUM"
Sorumluluğum doğrultusunda ileştişim ile sıkıntıları çözmeye çalışıyorum. Kaptan olduğum süre içerisinde birçok noktada müdahale etme gereği hissettim. Gökhan ile ilgili çıkan haberler kavga şeklinde çıktı. Benim Gökhan ile bir çok kez konuşmuşluğum vardır. Birçok futbolcuyla bunu yaparım. Mesela Sivas'ta şampiyonluğu kutlarken soyunma odasında Gökay'ı yanıma çağırdım ve onunla konuştum. İnanıyorum ki beni anlamıştır. Aynı şekilde bu sene de Recep Niyaz'la benzer konuşmalar yapıyoruz.

"NIANG VE LUGANO'NUN YOKLUĞUNU HİSSEDİYORUZ"
Semih takımın tecrübeli oyuncularından. Selçuk takımda uzun senelerdir var, Emre ve Volkan da... Bu oyuncular diğer herkesin saygı duyması gereken isimler. Sadece yaşından dolayı insanlara saygı duymak zorunda değilsiniz, sizden yaşça ufak olan bir çocuğun size kattığı bir duygu sizi yükseltebilir. Bu yüzden bütün takım bu şekilde olmalıdır. Niang ve Lugano'nun savaşçı karakterde olmaları nedeniyle onların yokluğu takımı etkiliyor. Ama kiminin duygusu kiminin düşüncesi takıma katkı sağlıyor.

"KOCAMAN'IN SÖYLEDİKLERİNİ YAPMAKLA YÜKÜMLÜYÜM"
Aykut Kocaman ve benim aramda sporcu-öğrenci ilişkisi var. Ben Aykut Kocaman'ın söylediklerini sahada yapmakla yükümlüyüm. Hocanın kararlarında ortak olduğum söyleniyor ama böyle bir şey olamaz. Kararlar her zaman Aykut Kocaman'ındır. Ben sadece onun saha içindeki yardımcısıyım.

 

 

"EN BEĞENDİĞİM GOLÜM ERCİYES'E ATTIĞIM GOL"
Türkiye'de attığım goller içerisinde Kayseri Erciyesspor'a attığım golü beğeniyorum. Zico'nun ilk senesiydi. Gollerim içerisinde benim en beğendiğimdi. En fazla kutlayacağım ama Mehmet Topuz tarafından engellenen bir gol vardı. O da Galatasaray'a attığım goldü. 87. dakikada atmıştım golü. Oradaki duygularımı gol sevinciyle yansıtırken Mehmet Topuz ve Lugano, takımı iki delisi beni tuttu ve kutlamama engel oldular!

 "GİTMEK İSTEYEN FUTBOLCULARA KALMASI İÇİN BASKI YAPILMAMALI"
Kontratla ilgili kararlar aileyle konuşulur. Lugano'nun kendi başına vereceği bir karardı bu. Andre'nin ki çok hızlı gelişti. O gece onunla konuşmuştum. Niang için ise teklif daha önceden de biliniyordu. Kişisel kararlar bunları ve oyuncular kendileri karar verirler. Ben müdahale edemem kaptan olarak. Eğer bir oyuncu gitmeyi kafasına koyduysa oturup konuşulmalı ve kalmaları için baskı yapılmamalı.

"BEN DE OLSAM SİVASSPOR'A YENİLİRDİK"
Sivasspor maçında Alex de saha olsaydı Fenerbahçe sahada kaybederdi. Beki ve Yobo dışında ortalamanın altında oynayan bir oyuncu grubu vardı.

"CEZALI OLMAMA RAĞMEN SİVAS'A GİTTİM ÇÜNKÜ..."
Sivas'a gittim çünkü takım arkadaşlarımı yalnız bırakmak istemedim. Ayrıca ufak da olsa cezamın indirilmesi beklentim vardı. O yüzden Sivas'taydım ama ceza indirilmedi ve ben de takımı destekledim.

"STOCH BENİ SİNİRLENDİRDİ ÇÜNKÜ..."
Futbol içerisinde ve futbolcular beni en fazla sinirlendiren şey sahada zor olanı yağpmaya çalışmak. Başarıya götüren gol kolay olanı yapmaktır. Stoch zor pozisyondaydı, ben ve Sezer kolay pozisyondaydık. Stoch ise zor olanı seçti ve dönüp vurmayı tercih etti. Saha içerisinde kolay olanı yapmak ve işi zorlaştırmamak lazım. Ben saha içerisinde en çok sinirlendiren olay bu. Bunun haricinde herkles sahada sorumluluğu çerçevesinde istediğini yapmakta serbesttir. Benim küçük yaşımdan beri beni yetiştirenlerden duyduğum şey şu; sırtın kaleye dönükse kaleyi gören kişilere topu atmak daha olumlu olacaktır.

 

"KIRMIZI KART GÖRDÜĞÜM POZİSYONUN TEKRARINI İZLEMEK İSTEDİM"
Kırmızı kart gördüğüm pozisyona gelirsek; içeri girdiğimde Loran Vayloyan'dan rica ettim pozisyonu göstermeleri için ve tekrarı izlediğimde hakemin yanlış karar verdiği tasdiklenmiş oldu. Ben açıkçası hakemin nerede olduğuna bakmak istiyordum. Benim kendi bilincim kırmızı kartın doğru olmadığını biliyordu. Ancak hakemin nerede olduğuna bakmak istiyordum. Onun için pozisyonun tekrarını istedim.

"FUTBOL HAYATIMDAKİ EN SIKINTILI GÜNDÜ"
Birçok maç kaybettim, birçpk kötü anlarım oldu fakat bunların hepsi futbolun doğallığı içerisinde oldu. Benim için en zor maçlardan biri oldu. İlk 11'de başlayıp kırmızı kart görüp tribünde oturmak çok kötü. Caner, Mehmet Topuz, Emre, Cristian benim eksikliğimi gidermek için mücadele ediyorlardı ve bu nedenle daha çok üzüldüm. Bir yanlış kararın bir kişiyi, bir camiayı nasıl etkileyebileceğini gördüm. Maçın ikinci yarısını locadan izledim ve futbol hayatım içerisindeki en sıkıntılı günü yaşadım.

"AYKUT KOCAMAN'IN GOL SAYISINI GEÇMEK İSTİYORUM"
2004'te buraya geldim ve 2007'de kontratımı yenileme konusunda sıkıntılı bir dönem oldu. 2007'den sonra 2009'da yeniden imza atınca yetkililerden kulübün tarihiyle ilgili belgeler istedim ve baktım ki kulüp rekorlarıyla ilgili bazı şeylere ulaşabileceğimi gördüm. Hocamız Aykut Kocaman'ın Fenerbahçe'de attığı gol sayısını geçmek benim hedeflerim arasında. O zaman uzaktı hocamızın gol sayısını geçmek. 60 küsür gol vardı. Selçuk Yula'yı geçtim, başka isimleri geçtim. Şimdi en yakın hedef hocamız Aykut Kocaman'ın gol sayısını geçmek.

"ASLINDA FUTBOLU BIRAKMAM LAZIMDI"
Coritiba'da benim adımda beste yapan kişi, Coritiba'nın stadında söylenen tezahüratları yapan kişidir aynı zamanda. Bana oradan ayrılırken böyle bir beste yapacağını söylemişti. Sanırım biraz da benim duygularımla oynamak için bu bestede sona yaklaşmışlar! 34 yaşındayım şu anda. Eskiden yaptığım planlara göre şu anda futbolu bırakmam lazımdı. Ancak şu anda maçlara çıkıyorum ve kendimi iyi hissediyorum. Futbolu Coritiba'da mı bırakırım bilemiyorum, ilerleyen zamanlar neler getirir göreceğiz.

"İDÖLÜM ZİCO"
İdolüm Zico'ydu. Bence Zico'nun en iyi yaptığı şeylerden bir tanesi herkesi istekli bir şekilde sahaya sürebilmesiydi. Zico'nun arası herkesle çok iyiydi ve herkesi istekli bir şekilde sahaya gönderebiliyordu. Benim gözümde teknik direktör olarak en önemli özelliği buydu Zico'nun. Zico zamanında takımda bir sürü Brezilyalı vardı. Brezilyalı birine Zico dediğiniz zaman zaten onun üzerinde bir etki bırakır. Yabancı oyuncuları elinde tutma konusunda bu yönden de başarılıydı Zico.

 

 

"AYKUT KOCAMAN'IN TÜRK OYUNCULAR ÜZERİNDEKİ FARKLI BİR ETKİSİ VAR"
Zico'nun yabancı oyuncu üzerindeki etkisi, Aykut Kocaman'ın Türk oyuncular üzerindeki etkisidir. Aykut Kocaman'ın Türk futbolundaki yerini yabancı oyunculardan araştıranlar bilir ama Türk oyuncular kadar bunu yaşayamazlar. Aykut Kocaman'ın özellikle Türk oyuncular içerisinde farklı bir etkisi var diye düşünüyorum.

"TEKNİK DİREKTÖR OLUR MUYUM BİLMİYORUM"
Teknik direktör olur muyum, olmaz mıyım bilmiyorum. Ben anımı yaşıyorum. 2013'e kadar F.Bahçe ile kontratım söz konusu. Sene başı geldiğinde oturup bakacağız. Daha buna karar verememişken açıkçası teknik direktör olup olamayacağımı hiç bilmiyorum. Herkes İstanbul trafiğine sallar ama ben açıkçası trafikte kaldığımda geleceğim hakkında düşünüyorum. Özellikle bu bayram trafiğinde bol bol düşünme fırsatım oldu.

"LUGANO İSTANBUL'A DAİR 3 ŞEYİ ÖZLÜYOR"
Lugano "İstanbul'a dair 3 şey özleyeceğim" derdi. Birincisi çaydı. Türk çayını elinden bırakmazdı. İkincisi Fenerbahçe taraftarının maç öncesi Lugano'nun deyişiyle "lay lay" tezahüratıydı. Üçüncüsü ise İstanbul trafiğiydi. O da bu konuda benle aynı şekilde düşünüyordu.

"BANA 'BİR TEK SEN TEKNİK DİREKTÖR OLACAĞINI BİLMİYORSUN' DİYORLAR"
Son zamanlarda benim hayatımda konuşulanlardan bir tanesi de teknik direktörlük konusu. Özellikle eşim ve tercümanım Samet "Bir tek sen teknik direktör olacağını bilmiyorsun" diyorlar. Bu sene Aykut Kocaman'ın aldığı yük çok ağır. Bizi böyle hazırladığı için en büyük pay onun. Teknik direktör olmak kolay değil demek istiyorum. Bir günden ötekine gel Fenerbahçe'nin teknik direktörü ol denmez insana. Dışarıda insanlar bunu bana soruyorlar. Bu sadece insanların isteği olarak duruyor. Bazı yerlerde kulübün bana teknik direktörlük için teklif yapacağını söylüyorlar ama kesinlikle böyle bir şey yok.

 

"AZİZ YILDIRIM'I ZİYARETE GİTTİĞİMDE..."
Aziz Yıldırım'ı ziyarete gittiğimde düşüncelerimi ona söyledim. Bir insanın özgürlüğünün olmaması çok büyük sıkıntı. Onu ziyarete gittiğimde güçlü yapısını yine gördüm. Beni yine şaşırtmadı. Umuyorum ki başkanımız en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşacak.

"HAK EDEREK KAZANDIĞIMIZ ŞAMPİYONLUĞU ELİMİZDEN KİMSE ALAMAZ"
Ben her zaman için futbola ve futbolun getirdiklerine hazır olan biriyim. Polisin, politikacıların yetkisinde olan şeyler bizim hazır olacağımız şeyler değil. Hangi karar olursa olsun bizim şampiyonluğumuzu alamaz. Her maç bizim alın terimizle kazandığımız bir maçlardır. Bu şampiyonluğu bizim ne bilincimizden ne de elimizden kimse alamaz!

"2014 DÜNYA KUPASI'NDA TÜRKİYE İLE BREZİLYA KARŞILAŞIRSA..."
2014 Dünya Kupası'nda aslında favori olarak Brezilya'yı gösteririm. Çünkü ev sahibi Brezilya. Oldu ki Türkiye ile Brezilya 2014 Dünya Kupası'nda karşılaştı, ben maçı izlerken en rahat insan olurum sanırım. Çünkü her ihtimalde ben kazanmış olurum.

"İSTANBUL'A AYAK UYDURAN FUTBOLCU BURADA KALIR, DİĞERLERİ YOK OLUR GİDER"
Guti konusunda açıkçası bilgi sahibi olmadan fikir yürütmemek gerek diye düşünüyorum. Ancak genel olarak konuşmak gerekirse şunları söyleyebilirim: Biz bazen yöneticilerle oturduğumuz zaman ve benden fikir aldıkları zaman Brezilyalı oyuncular konusuda ilk başta Türkiye'de yaşamak istiyorlar mı diye bakmak lazım. Benim bile buraya gelmem 9 aylık bir süreçti. Yabancı oyunculara bunu sormak lazım. Buranın İspanya ya da İtalya ligi olmadığını bilmek lazım. Buraya gelen bir sürü isim fantastik bir şehir olan İstanbul'da yok olup gidebilir. Gece hayatı, bayanlar... Buradaki yaşama ayak uyduranlar burada başarılı oluyor ve kalıyor, uyduramayanlar ise gidiyor.

"EŞİM AYNI TEPKİLERİ BREZİLYA'DA DA GÖSTERİYORDU"
Ben Brezilya'da oynarken de Fenerbahçe'de oynarken de eşimin tepkileri bir taraftar gibiydi. Ben gol atınca bir taraftar gibi seviniyor. 7 yaşında bir kızım var, adı Maria. Eşim de o yaşlarda maçlara gitmeye başlamış. Eşim açısından farklılık yok. Tek fark burada kameraların daha çok eşimin üstünde olması.

"AİLEMDEKİ TEK ÇİRKİN KİŞİ BENİM!"
Oğlum Felipe henüz sol ayağını kullanamıyor. Futbolla ilgili bir şey gördüğü zaman dikkat kesiliyor. Önünde hareket eden her şeye şut atmaya başladı! Çocuklar üzerinde bu konuda baskı yapmamak lazım. Ailem o kadar güzel ki herhalde ailemdeki tek çirkin kişi benim!

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Spor Haberleri