Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, Bursasspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı ve Diyarbakırspor Kulübü Başkanı Çetin Sümer, Bursaspor-Diyarbakırspor maçında yaşanan olaylarla ilgili ortak basın toplantısı düzenledi.
Futbol Federasyonu'nun İstinye'deki merkezinde düzenlenen toplantıda konuşan başkan Özgener, Türk futbol kamuoyuna çağrıda bulunarak, Bursa'da oynanan Bursaspor-Diyarbakırspor karşılaşması sırasında yaşanan olayların tüm spor ailesini derinden yaraladığını belirterek, ''Son haftalarda oynanan bazı karşılaşmalarda da küfür olaylarının arttığı ve futbol etiğine yakışmayan, futbolumuzu farklı gündemlere taşıma riski gözlemlenen bazı olayların yükselme eğiliminde olduğu gözlemlenmektedir'' dedi.
Sporun ve dolayısıyla futbolun, Türkiye'de ve tüm dünyada 'kardeşliği, fair-play'i ve birliği' öne çıkarması gereken olgular olduğunu ifade eden Özgener, şunları kaydetti:
''Futbol, ülkemizin göz bebeği olan bir spor dalı olduğu gibi üzüntüde ve sevinçte tüm ülkemizi birleştiren, kenetleyen en önemli değerlerimizden bir tanesidir. Futbol, bu birleştirici özellikleri içinde barındırmadığı ve bu değerlerden uzaklaştığı takdirde, başta gençlerimiz olmak üzere, hiç kimseye, hiçbir yarar sağlamaz.
Şiddete yol açabilecek her türlü davranış, küfür gibi olayların yanı sıra siyaset ve siyasi nedenlerden dolayı gösterilen tüm tepkiler, futbolla asla bir araya gelmemesi gereken olgulardır. Siyasi konuları, amacı ne olursa olsun statlarımıza ve tribünlerimize taşımak hem futbolumuzda, hem de ülkemizde onarılması çok zor tahribatlara yol açma tehlikesi taşımaktadır. Siyasi konuları, rekabetin, adrenalinin, mücadelenin en yüksek seviyelerde yaşandığı spor sahalarına taşımak, istenmeyen olayların yaşanmasına yol açabilir. Ülkemiz bu konuda geçmişte de birçok tatsız tecrübe yaşamıştır.''
Başkan Mahmut Özgener, Dünyada FIFA ve UEFA başta olmak üzere tüm yönetim kurumlarının da bu konuda büyük hassasiyet gösterdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu iki olguyu bir araya getirmeye çalışan her kulüp, futbolcu veya taraftar grubu en ağır şekilde cezalandırılmaktadır. Çok değil daha bir yıl önce FIFA Fair-Play Ödülü'nü almış bir federasyon ve ülke olarak futbolun bu tarz sorunları karşısında sorumluluğumuzun ve kararlılığımızın en üst düzeyde olması gerektiğinin bilincindeyiz. Ülkemiz liglerinde yıllardır mücadele eden güzide bir kulübümüzün ismini siyaset bir yana bir terör örgütü ile birlikte anmak, kulübümüze bu yönde ithamlarda bulunmak hiçbir koşulda kabul edilebilir bir durum değildir. Bu ithamların sadece bir kulüp taraftarı tarafından değil, zaman zaman birçok statta tekrarlandığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Statüsü veya ligi her ne olursa olsun, hiçbir kulübümüzün bu ve benzeri bir yaklaşımla karşılaşmaması için gerekli her türlü önlemi alma konusunda kararlıyız.''
Özgener, konuşmasına şöyle devam etti:
Futbolun, geniş kitlelerin sosyal yaşamında önemli etkisi olduğunu belirten Özgener, sözlerini şöyle tamamladı:
''Futbolun ve sporun evrensel değerleri ile oynanabilmesi için gerekli tüm önlemleri alma konusunda kararlılığımızı sürdüreceğiz. Sahip olduğumuz ortak değerleri yüceltmek yerine onları yozlaştıran, çirkinleştiren, tehlikeli hale getiren bu tür yaklaşımlara karşı durmak hepimizin görevidir.
Tüm futbol ailesinin bu konuda yüksek bir sorumluluk duygusuyla hareket edeceği beklentisinde olduğumuzu ifade ediyor, tüm kulüplerimizi, futbolseverleri, medya mensuplarını bu mücadelede bizlerle birlikte davranmaya çağırıyoruz.''
-SÜMER: ''TÜRKİYE'NİN TAKIMIYIZ''-
Diyarbakırspor Kulübü Başkanı Çetin Sümer, Bursaspor maçında, Bursasporlu taraftarların nahoş tezahüratlarına maruz kaldıklarını ifade ederek, şunları söyledi:
''Bursaspor Kulübü, bize idman sahalarını kullandırdı. Lakin maç esnasında çok kötü, nahoş siyasi oyunlara alet olduk. Biz, Türkiye'nin bir takımıyız. Diyarbakır, Türkiye'nin bir ilidir, Diyarbakırspor da Futbol Federasyonu'na bağlı bir takımdır. Bizler, statlarda siyasi provokasyonlara alet olmamalıyız. Diyarbakırspor, hiçbir siyasi örgüt veya partiye bağlı bir kulüp değildir. Diyarbakırspor, Diyarbakır halkının takımıdır. Siyaset yapmak isteyenler TBMM'ye gidip siyaset yapmalıdır'' açıklamasını yaptı.
Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı ise birçok şeyin yanlış anlaşıldığını dile getirerek, şunları ifade etti:
''Diyarbakırspor, Bursa'ya geldiği zaman kendi tesislerimizde idman yapmalarını sağladık. Şeref tribününde sayın başkanla beraber olduk. Maçı da sayın başkanla birlikte seyrettik. Şeref tribününde tek laf olmadı. Ben yaşamadım. Ama maalesef hiç arzu edilmeyen bazı olaylar oldu. Bu sefer olaylar biraz daha farklı bir şekilde, biraz provoke edilerek yapıldı. Bunda Bursaspor'un dahli yoktur. Bizim Diyarbakırspor'a karşı bir tavrımız yoktur. Hatta geçmiş yönetimimizde Diyarbakır doğumlu arkadaşlarımız vardı. Bu olayların gündem oluşturmasını da doğru bulmuyorum. Böyle kritik dönemde sağduyu ile hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Spora siyasetin girmemesi gerektiğine inanıyorum.''
Toplantının ardından iki kulüp başkanı el sıkışarak medyaya görüntü verdi.