Şike iddiaları üzerine Fenerbahçe Sportif hisselerinin geriye dönük bir yılını incelemeye aldıklarını açıklayan SPK Başkanı Vedat Akgiray, kendilerinin de Sermaye Piyasası Kanunu yazılırken şikeyi düşünme-diklerini itiraf etti. Akgiray, Türkiye Futbol Federasyonu’nu da belirsizliği devam ettirmekle eleştirdi.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, şike ile ilgili iddiaların ardından Fenerbahçe Sportif A.Ş.’nin tüm işlemlerinin geriye dönük bir yılını incelemeye aldıklarını açıkladı.
Şike konusunun doğrudan SPK’yı ilgilendirmediğini ama eğer şike varsa, şirketin bu şikenin negatif etkisinden arındırılmasını sağlamanın kendi alanlarına girdiğini söyleyen Akgiray, “İtiraf edeyim, hiçbir zaman şike olur mu diye düşünmemişiz” dedi. Akgiray ayrıca, Türkiye Futbol Federasyonu’nu (TFF) belirsizliği devam ettirmekle eleştirirken, “Yanlış veya doğru, bir karar alınıp o kararın piyasaya duyurulması lazım” diye konuştu.
SPK ve ABD Menkul Kıymetler Borsa Komisyonu (SEC) arasında ‘Düzenleyici Diyalog’ anlaşması imzaladığı Washington’da şike soruşturmasıyla ilgili açıklamalarda bulunan Vedat Akgiray, şunları dile getirdi: “Soruşturmadan bu yana spekülasyon endişesi var mı” sorusu üzerine, şunları söyledi: “Bu konuya çok dikkatli bakıyoruz. Yani bir kişi değil, birkaç kişi sürekli izliyor. Kim alıyor? Kim satıyor? Önce ne oldu? Hatta o iddia edilen maç tarihlerindeki hareketlere bakıyoruz. Bir sene öncesine gittik, geçmişe bakıyoruz, birçok şeye bakıyoruz.”
Şike bir SPK suçu değil
İncelenen tarihler arasında şike belirlenmesi halinde ne olacağı sorusu üzerine, “Şike yapmak bir SPK suçu değil. O yüzden diğer kurumların hızlı gitmesini istiyoruz ki, biz de önümüzü görebilelim” diyen Akgiray, Fenerbahçe hissesi alan küçük yatırımcının korunup korunmayacağına ilişkin bir soru üzerine de şunları söyledi:
“SPK Kanunu’nu yazarken hiçbir zaman şike olur mu diye düşünmemişiz, onu da itiraf edeyim. Şike olursa böyle olur, o bile ayıp. Şike yapılmaz. Ama eğer şike varsa ve şike yapılırken borsadan veya diğer sermaye piyasalarımızdan başkalarının pahasına haksız kazanç varsa, bu ağır suçtur. Bu şikeden bile ağır suçtur. Kimse bunu yapanı kurtaramaz. Haber niteliği olan bir olayı kullanarak, insider trading (içeriden bilgi) veya örtülü kazanç gibi bir şey yapılmışsa, şike veya değil neyse artık o olay, bu bir suçtur. O zaman devreye değil her yere gireriz.”
SPK ile savcılık arasında bir temas olmadığını söyleyen Akgiray, “Bir şey bulursak, savcı istemese bile biz onun peşinden gitmek zorundayız zaten” dedi. Akgiray, SPK’nın şike soruşturmasındaki rolü ve bilgi akışına ilişkin bilgi verirken de, şöyle konuştu:
“Puanı silinirse, şampiyonluğu elinden alınırsa, şirketin değerini etkiler. Olmasın diye umuyorum ama olursa, küçük yatırımcıların mağdur olması hoş olmaz. Dolayısıyla, şike veya başka bir olay, firmanın piyasa değerini etkileyecekse, o bilginin piyasaya hemen ulaşmasını sağlamak bizim görevimiz. Yatırımcılar bilsin ki, burada bir risk var. Kurumların kararsızlıkta ısrar ediyor olması hoş bir şey değil. Çünkü havada kalıyor. Ne olacak bu iş, belli değil. Yanlış veya doğru, bir karar alınıp o kararın piyasaya duyurulması lazım. Belirsizlik kalkmazsa, işin rakamsal boyutu daha da büyüyecek ve daha büyük sıkıntı olacak.”
Birleşme istenirse ertelenir ama biz erteleyin demeyiz
Gelişmelerin Fenerbahçe Sportif’in gelir-gider şirketine dönüşmesini sağlayacak birleşme süreci nasıl etkileyeceğine ilişkin soruya Vedat Akgiray, “Birleşmedeki değeri belirleyen parametreleri düzeltmek gündeme gelebilir. Futbolcuların bir değeri var. Kötü ihtimalde bu değer ne olur bakmak lazım” yanıtını verdi.
“Biz hem Federasyon’a hem şirkete, bu ihtimali iyi değerlendirmeleri gerektiğini yazılı olarak bildirdik” diyen Akgiray, birleşmenin istenirse ertelenebileceğini söyledi. Ancak SPK’nın bu yönde bir talebi olmadığını belirten Akgiray, “Biz kimseye ‘erteleyin’ demeyiz. Ama şu şu sebeple ertelenmesinin uygun olacağını düşünüyoruz diye yazı yazabiliriz” dedi.
Tahta kapatmak doğru değil isteyen satsın
İMKB’de işlem gören Fenerbahçe Sportif’in tahtasını kapatmayı düşünmediklerini belirten Vedat Akgiray, bu konudaki sorulara şu yanıtı verdi:
Şike kesinleşirse SPK ne yapacak?
- İşin o zaman cezai ve tazminat boyutu var. Bizim yapacağımız, bir an evvel, halka açık olan firmanın şikenin negatif etkisinden arındırılmasını sağlamak.
Tahtası kapanabilir mi?
- Kapatabiliriz ama kapatmak da doğru fikir değil. Çünkü o zaman çıkmak isteyen çıkamaz. Kapattın, ne zaman açacaksın?
Bu belirsizlikte hisselerdeki düşüş devam ederse ne olacak?
- Satsın, gitsin o zaman.
Kapanması konusunda baskı var mı?
- Hayır, baskı olamaz. Birkaç kişi bağırıp çağırıyor ama... Kapatsan, “Niye kapattın, satamıyorum” diye kızacaklar. Kapatmasan, “Fiyat düşüyor SPK uyuyor mu” diye kızıyorlar.
Kaç kişinin elinde bu hisseler?
- On binlerce kişi var.
Akla gelmeyen oldu, bir musibet bin nasihatten evladır
Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor olmak üzere 4 takımın anonim şirket olarak borsada işlem gördüğünü hatırlatan Vedat Akgiray, bu olaydan sonra yasal bir düzenleme olup olmayacağı konusunda şunları söyledi: “Spor kulüplerine ilişkin bir düzenleme gerekirse yaparız. Derler ya bir musibet bin nasihatten evladır. Akla gelmedik bir şey oldu, bir sürü etkisi oluyor. Sermaye piyasaları bir yandan, ceza hukuku bir yandan, şampiyonluk bir yandan. Bir ders oluyor bu. İddaa, bahis oynuyorlar. Oraya bakan yok daha hiç.”
Galatasaraylıyım Fenerbahçe’de top oynadım
SPK Başkanı Vedat Akgiray, şike soruşturmasını inceleyen devlet görevlilerin takım taraftarlığından ne derece etkilendikleri konusunda ise şunları söyledi: “Maç seyrediyorduk. Şimdi maçlar başlayacak. Kalecinin ayağı kaysa... Tadı kaçıyor işin. İşin içinde olunca takım tutmanın da hiç önemi kalmadı. Ama takım tutmayı bırakmam. O başka, bu başka. Hiç kimse ne savcılıkta ne federasyonda, ‘Benim takımım bu’ deyip koruma refleksine girmez. Hepimiz fanatiğiz belki ama bu tür işlerin içindeysen, mümkün değil etkilemesi. Galatasaraylıyım, bilmeyen yok ama Fenerbahçe’de bir sene top oynadım.”
Birkaç bin kişi izleniyor
Vedat Akgiray, konuyla ilgili şirketin tüm işlemlerini incelediklerini söylerken, birkaç bin kişinin izlendiğini de açıkladı. Bu arada Türkiye’de kulüplerin halka çok yanlış modellerle açıldıklarını belirten Akgiray, şöyle devam etti: “Bizde bir taraftarlık, kulüpçülük, dernekçilik var. Bir de onlarca milyon dolarların gidip geldiği bir şirket var, sektör var ama şirketler çok duygusal, çok taraftarvari bir yaklaşımla yönetilmiş. Biz şirkete karışabiliyoruz ama kulübe karışamıyoruz. Gelirler hep bir yerde, giderler hep bir yerde, sürekli biri diğerine borçlanıyor. Sürdürülemez bir yapı, ‘bu böyle olmaz, birleşeceksiniz’ dedik. Birleşip şirketi yönetecek hakikaten profesyonel, duygusallıktan bağımsız bir yapı kurulabilirse, kulüplerin de bu tür yanlış yapması zorlaşır. Çünkü o zaman menfaat sahibi bir şirket olacak.”