TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Anayasa'ya göre Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dilinin Türkçe olduğunu belirterek, “Parlamentoda sandalyesi bulunan bir siyasi partinin genel başkanı 'Anayasa değişmese de yasalar değişmese de biz bunlara aykırı davranacağız' diyorsa, ortada kendileri açısından çok ciddi bir sorun var demektir” dedi.
Devlet Personel Başkanlığının 50. kuruluş yıl dönümü nedeniyle Ankara Rixos Oteli'nde düzenlenen yemeğe katılan TBMM Başkanı, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. “BDP'nin TBMM'de Kürtçe konuşulması ve çift dilli yaşam önerisini TBMM Başkanı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki bir soru üzerine Şahin, Türkiye'nin aslında çok dilli bir ülke olduğunu ve bunu zenginlik olarak kabul ettiklerini, ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dilinin Türkçe olduğunu söyledi.
PROPAGANDA AMAÇLI ÇIKIŞLAR
Bunun hem Anayasa'nın hem de Anayasa'ya bağlı olarak çıkan diğer yasaların bir gereği olduğunu ifade eden Şahin, şunları söyledi:“Bu Anayasa ve yasalar yürürlükte kaldığı sürece herkes, özellikle milletin kendilerine temsil görevi verdiği kişiler bunlara uymak zorundadır. Aksi halde vatandaş bir suç işlediğinde 'ben o yasayı tanımıyorum' derse, yetkililer olarak ne cevap vereceğiz. Parlamentoda grubu bulunan bir siyasi partinin genel başkanı 'Anayasa değişmese de yasalar değişmese de biz bunlara aykırı davranacağız' diyorsa, ortada kendileri açısından çok ciddi bir sorun var demektir. Lütfen hukukçu bir arkadaşımızdır Sayın Demirtaş, bütün bunları bir değerlendirsin. Doğrusu ben kişisel olarak Anayasa'nın değişmesini, Siyasi Partiler Kanunu'nun 81. maddesinin değişmesini arzu ederim ama bunlar değişinceye kadar da bunlara uymak zorundayım, herkes uymak zorunda. O bakımdan seçimlere doğru siyasi bir propaganda amaçlı çıkışlar olduğunu düşünüyoruz.”
PALAVRA KOKAN DEĞERLENDİRMELER
Bir basın mensubunun “Peki olursa ne olur, tabelalar dahil herşeye Kürtçe yazılacağı söyleniyor” şeklindeki sorusu üzerine Şahin, bununla ilgili yasaların bulunduğunu, Cumhuriyet savcılarının ve ilgili kurumların üzerlerine düşen görevi yerine getireceklerini ve yerine getirmek durumunda olduklarını söyledi.
Şahin, “Yani tabelaların değişikliği ile ilgili kararı kim verecek ve kim uygulayacak, Sayın Demirtaş mı uygulayacak? Diyarbakır'da, Şırnak'ta, şurada burada 'tabelaların değişmesini istiyorum' dediğinde bu kararı alacak olan, uygulayacak olan kimdir? BDP Genel Merkezinde mi alınacak bu karar? Kim uygulayacaktır? Bu, seçimlere doğru biraz palavra kokan değerlendirmelerdir diye düşünüyorum.” diye konuştu.