Bank Asya 1. Lig'de Samsunspor ile yapılan maçta bıçaklı saldırıya uğrayan Mersin İdmanyurdu Teknik Direktörü Yüksel Yeşilova, kendisine yönelik tecavüz suçlamalarına DNA testleriyle yanıt verdi.
Yeşilova, Mersin Gazeteciler Cemiyetinde (MGC), babası Duran ve annesi Latife, Alman uyruklu eşi Ela Yeşilova ve bazı akrabalarıyla düzenlediği basın toplantısında, kendisini bıçakla yaralayan ve gözaltına alınan, önceki gün de tutuklanan ağabeyi Murat Yeşilova'nın öne sürdüğü iddiaları yalanladı.
Ağabeyinin hakkında tecavüz ve uyuşturucu madde kaçakçılığı olmak üzere çeşitli tarihlerde yüzlerce şikayette bulunduğunu, ancak, hepsinin takipsizlikle sonuçlandığını ifade eden Yüksel Yeşilova, iddialarla ilgili adli makamlara ulaşan başvuruları, savunmaları ve sonuçları basın mensuplarına gösterdi.
Ağabeyinin diğer akrabalarına da iftiralarda bulunduğunu öne süren Yeşilova, şöyle devam etti:
''Hiç bir makam hakkımda dava açmaya gerek bile görmemiş. Aksine çevremdeki herkes, 'böyle bir insana nasıl tahammül edebilirsiniz?' diye soruyordu. Nasıl sabrettim biliyor musunuz? Sadece ailem olduğu için, kendi ayıbımızı kapatmak için. Neticede ağabeyimdir diye düşünüp, aile içinde sorunlarımızı halletmeye çalışıyorduk. Bir insan 653 kez şikayet eder mi? Hepsi takipsizlikle sonuçlandı.''
Uzun yıllar yurtdışında çalıştıktan sonra Türkiye'ye dönme kararı aldığını hatırlatan Yeşilova, ''Bu süreçte görüştüğüm tüm kulüp başkanlarına ve o ildeki ilgililere yüzlerce mektup yolladı. Tecavüz başta olmak üzere çeşitli konularda her yere şikayetçi oldu. Ama hepsinde suçsuz olduğum tespit edildi'' dedi.
Yurt dışındayken sürekli olarak ağabeyine maddi destekte bulunduğunu ifade eden Yeşilova, ''Bu adam hayatı yıllarca bize zehir etti. Öz anne ve babası hakkında bile aslı olmayan şikayetlerde bulundu. Artık ne yapacağımızı bilemiyorum'' şeklinde konuştu.
Yeşilova, tecavüz suçlamasıyla ilgili daha önce yapılan şikayetle ilgili yurt dışında yapılan DNA testlerinin olumsuz çıktığını belirterek, beraberinde getirdiği raporları gösterdi.
-YEŞİLOVA'NIN SPOR HAYATI-
Yeşilova, Mersin İdmanyurdu'nda görevine devam edip etmeyeceğiyle ilgili soruya şu yanıtı verdi:
''Şu anda görevimin başındayım. Ama yönetimimizin vereceği karara saygılıyım. Gelmesini bildiğimiz gibi gitmesini de biliriz. Nasıl geldiysek, yönetimin uygun görmesi halinde kulüple helalleşip, yollarımızı ayırırız. Ama sanıyorum, bu olayda her şey ortada. Tabi ki bizim gibi yönetim de böyle durumla karşı karşıya kalmak istemezdi. Sonuç olarak baktığımızda bir teknik adamın, böyle bir akrabasının olması bile utanç verici.''
Yeşilova, ''Kulüpteki görevinize devam etmeniz halinde Mersin ekibi zarar görür mü?'' şeklindeki soruyu da şöyle cevap verdi:
''Eğer sadece namus meselesi olsaydı, beni defalarca bulabilirdi. Hiçbir zaman saklanmadım. Hep Mersin'in sokaklarındaydım. Ama ağabeyimin amacı başkaydı. Asılsız iddialarla bizi rezil etmek istiyordu. Saldırı günü benim çok kanım aktı. Mersin zarar görecekse, ben bir o kadar da kan akıtır, yine kentimize zarar vermem.
Aynı olay sizin başınıza gelse, gazeteciliği bırakır mısınız? Zaten böyle bir şey olsa, hakimler savcılar gerekli cezayı verir. Bu olay herkesin başına gelebilir, doktora biri iftira atınca doktorluğu mu bırakıyor?''
-''UTANÇ DUYUYORUM''-
Baba Duran Yeşilova da (77) iki kez eşiyle hacca gittiğini belirterek, evlatları arasında ayrım yapmamaya özen gösterdiğini vurguladı.
''Baba, anne, kardeş, amca, hala ve diğer tüm akrabalar kötü. Bir tek sen mi iyisin?'' diye soran Duran Yeşilova, şöyle konuştu:
''Tutuklanan oğlumun psikolojisi bozuk. Yüksel'den yıllarca maddi olarak menfaatlendi. Ama ne zaman menfaatlenme bitti, işte o zaman Yüksel kötü oldu. Bana bile türlü türlü iftiralarda bulundu. Son olarak da ''bisiklet çalıyor'' diyerek şikayetçi oldu. Oğlum Murat Yeşilova'dan utanç duyuyorum. Ama Yüksel'den Allah bin kere razı olsun.''
Yeşilova, oğlunu öldürmeyi bile düşündüğünü, ancak eşinin kendisini engellediğini söyledi.
Anne Yeşilova ise Murat'ı evlatlıktan reddetmek istediğini belirterek, şöyle devam etti:
''O benim öz annem değil diyerek benden şikayetçi oldu. Keşke öz annesi olmasaydım. Ayrıca benim fuhşa teşvik ettiğim iddiasıyla farklı tarihte de şikayetçi olmuş. Ailemizin hepsine kan kusturdu.''
Türkiye'ye geldiğinde Müslüman olduğunu belirten Ela Yeşilova ise ''Biz buraya eşimi aklamaya gelmedik. Zaten 5 yıl önce biz ve ailemiz bu suçlamalardan aklanmıştı. Annem ile ilgili bile suçlamaları oldu. Hiçbir suçu olmayan annem bile bu kişi nedeniyle mağdur oldu. Benim başka kişilerle ilişkimin olduğunu bile savunmuştu'' diye konuştu.