Kamuoyuna, "Trabzonspor Başbakan'ı UEFA'ya şikayet etti" şeklinde yansıyan başvuruya TFF'den yanıt geldi. UEFA'ya yazı gönderen TFF, iddiaların geçersiz olduğunu belirtip dosyanın kapatılmasını talep etti.
Trabzonspor'un Türkiye Futbol Federasyonu’nu (TFF), Fenerbahçe’nin de Trabzonspor’u şikayeti nedeniyle kamuoyu, 17 Temmuz 2014 tarihini büyük bir merakla bekliyor. UEFA Disiplin Kurulu, bu tarihte soruşturma açtığı TFF ve Trabzonspor hakkındaki kararlarını verecek. Bordo-mavili kulüp, UEFA’nın, Fenerbahçe aleyhine karar almadığı için Futbol Federasyonu hakkında yaptırımda bulunmasını umuyor.Fener ise Trabzonspor'un Teşvik pirimi suçunu işlediği gerekçesiyle Trabzonspor’un cezalandırılmasını bekliyor.
1- 30 Mayıs 2014 tarihinde UEFA’nın Disiplin ve Doğruluk Başkanı Sn. Emilio Garcia tarafından, UEFA Disiplin yönetmeliğinin 48 (g) maddesi uyarınca TFF aleyhine disiplin kovuşturmasının başlatıldığı tarafımıza bildirilmiştir. Tarafımıza yöneltilen yazılı ifade talebinde, Trabzonspor tarafından yazılı bir şikayette bulunduğu belirtilmiştir.
2- Trabzonspor tek sayfalık yazısında taleplerinin gerekçelerini belirtmemiştir ve bunun yerine, Prof. Dr Sebastien Besson tarafından düzenlenen “Tutanank” adı altında bir belge ve SN Juan de Dios Crespo Perez tarafından düzenlenen “Hukuki Mütaala” adı altında bir belgeyi yazısında ekli olarak sunmuştur.
Trabzonspor, talebinin gerekçelerini belirtmemesi nedeniyle “Tutanak” ya da “Hukuki Mütaala’ya” atıfta bulunmamıştır.
TFF, “Tutanak” ve “Hukuki Mütaalaya” bir yanıt verme veya sunma mecburiyetinde değildir.
Bununla birlikte TFF, bariz bir şekilde çarpıtılmış gerçekleri ve isnatsız yorumları içeren birkaç noktaya değinmeyi gerekli görmektedir ve bu noktalar dışında konu raporlar tarafımızca, en azından şimdilik daha ayrıntılı bir şekilde dikkate alınmayacak ve değerlendirilmeyecektir.
Öncelikle Trabzonspor tarafından sunulan “Tutanak” ile “Hukuki Mütaala’nın ön yargılı ve nesnellikten uzak olduğu açıktır. Her iki belge de ulusal düzenlemeleri ve yargı selahiyetlerini tamamen göz ardı etmekle kalmayıp aynı zamanda aşağıda açıklandığı üzere genel hukuk ilkelerini yok sayan hukuki savlar oluşturma çabası içindedirler ve bu belgede sunulan hususların doğruluğu sorgulanmalıdır. Bunların Trabzonspor tarafından dikte ettirildiği ve dedikodulara, komplo teorilerine ve öznel yargılara dayanılarak hazırlandıkları anlaşılmaktadır.
“Tutanağın” giriş kısmında açıkça belirtildiği ve “Hukuki mütaaladan” açıkça anlaşılabileceği üzere belgedeki değerlendirmeler ve açıklamalar SN. Besson ve SN. Crespo’ya Trabzonspor tarafından temin edilmiştir.
ÇOK ÖNEMLİ BİR KARAR
UEFA’nın, TFF hakkında vereceği karar Fenerbahçe’yi doğrudan ilgilendirdiği için iki yönlü bir önem taşıyor. Trabzonspor’un UEFA’ya başvururken verdiği dilekçe, kamuoyuna, “Başbakan’ı şikayet ettiler” diye yansımış, değişik tepkiler yükselmişti. Bordo mavili kulübün bu dilekçesine Futbol Federasyonu tarafından verilecek yanıt, bu yönüyle de önem kazanmıştı.
TFF’nin UEFA’ya genel sekreter Prof. Dr. Emre Alkin imzasıyla UEFA’ya gönderdiği 11 sayfalık o ifadede CASveUEFA’nın ceza vermesine rağmen Türkiye’de şike yoktur ifadesenin yer alması gülünç olarak karşılandı
İŞTE O İDDİALAR:
TRABZON’UN İDDİASI: DEMİRÖREN ŞİKEDEN SORUŞTURULDU
TFF Başkanı Yıldırım Demirören şike olaylarına karışması nedeniyle Türk polisi tarafından soruşturmaya tabi tutulmuştur.
TFF’NİN YANITI: BAŞKAN HAYATI BOYUNCA ASLA ŞİKEDEN SUÇLANMADI
Bu belgeler suç tasnii taşımaktadır. Doğrusu, Sn. Demirören, asla soruşturmaya tabi tutulmamış veya sözü edilen soruşturmada veya şike ile ilgili başka herhangi bir soruşturmada yer alan bir suçla hayatı boyunca asla suçlanmamıştır.
TRABZON’UN İDDİASI: SİYASETÇİLER TFF’YE MÜDAHALE ETTİ
Türk siyasetçileri suç tasnii yoluyla TFF üzerinde siyasi müdahale oluşturmaya çalışmıştır.
TFF’NİN YANITI: TERSİNE AVRUPA’DA BİR İLKİ YAPTILAR
Siyasi müdahale ile suçlanan siyasetçilerin Avrupa’da şike aleyhine özel bir kanun hazırlayan ve bunu kabul eden ilk siyasetçiler olduğuna, bu kanunun bahis yolsuzluklarla ilgili olmayan faaliyetler de dahil olmak üzere şikeye karşı ağır yaptırımları içerdiğine dikkat edilmelidir. Bu kanun TBMM tarafından Nisan 2011 yılında hazırlanmış ve yürürlüğe girmiştir.
TRABZON’UN İDDİASI: MAHKEME VE YARGITAY KARARLARI ORTADA
2 Temmuz 2012 tarihli 16. Ağır Ceza Mahkemesi ve 17 Ocak 2014 tarihli Yargıtay kararları nedeniyle F.Bahçe’nin ceza alması gerekmektedir.
TFF’NİN YANITI: YENİDEN YARGILAMA KARARI VERİLDİ
Trabzonspor'un bu yaklaşımı ve Yüce Divan’ın (Yargıtay) şüphelilerden bazıları için kararı iptal etmesi ve 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin temyizleri daha önce reddedilen şüpheliler için yeniden yargılama kararı alması da Trabzonspor’un kabul edilmez gerekçesini bugün için geçersiz kılmaktadır. Şikayet reddedilmeli ve disiplin soruşturması kapatılmalıdır. Gerek Türkiye, gerekse İsviçre kanunlarına, gerekse UEFA’nın kural ve yönetmeliklerine göre Trabzonspor’un taleplerinin kabul edilemez olduğu açıktır.
HER İDDİAYA AYRI AYRI YANIT VERİLDİ
Futbol Federasyonu tarafından UEFA Disiplin Kurulu’na gönderilen ve “Yazılı ifademizdir” denilen belgede, Trabzonspor Kulübü’nün şikayetinde yer alan tüm iddialara yanıt verilirken, bordo mavili kulüp eleştirildi.
DEVAMI 2. SAYFADA!
TÜRKİYE LİGİ'NE MÜDAHALE ABSÜRT BİR TALEPTİR
TFF, şampiyonun el değiştirmesi talepleri konusunda, “Federasyonların özerkliğine saygı duyan UEFA’dan Türkiye Ligi’ne müdahale talep etmek absürttür. Zaten UEFA’nın böyle bir yetkisi de yoktur” diye görüş bildirdi.
Futbol Federasyonu, UEFA(dan, Trabzonspor’un ilettiği taleplerin reddedilmesini isterken, özerklik olgusuna ayrıca vurgu yaptı. Gönderilen ifadede, federasyonun kararlarına müdahalenin özerkliğe uygun düşmeyeceği anlatılırken, “UEFA çeşitli acenteleri ve ve medya yolu ile defalarca, futbol konuları ile ilgilenirken üye federasyonların özerkliğine saygı duyacağını belirtmiştir” denildi.
Trabzonspor’un lige müdahale isteğinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Futbol Federasyonu yazısında daha sonra şu ifadelere yer verildi:
BÖYLE UYGULAMA OLAMAZ
“Türkiye Ligi’ne UEFA Kontrol ve Disiplin Kurulu’nun doğrudan müdahalesinin talep edilmesi kesinlikle absürt bir taleptir. Bu talep ne Türkiye ne de İsviçre kanunlarına göre ne de UEFA’nın kural ve yönetmeliklerine göre geçerli bir bir yasal dayanağa sahip değildir ve ne UEFA ne de Kontrol ve Disiplin Kurulu doğrudan müdahale yetkisine sahip değildir. Bir üye federasyona ‘bir müdahalede’ bulunulmasını öngören bir yaptırım olmadığı için Trabzonspor’un talebi reddedilmelidir.
‘ÖZEL YETKİLİ MAHKEMENİN KARARI ORTADAN KALKTI’
13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve diğer yargalananlar hakkında verilen yeniden yargılanmaya ilişkin karar, TFF’nin UEFA’ya verdiği ifadede önemli ölçüde yer buldu.
Federasyon, mahkeme kararını UEFA’ya şu sözlerle aksettirdi:
“23 Haziran 2014 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yeniden yargılama talebini sadece yeniden yargılama dilekçesi sunan şahıslar için değil, dilekçe sunmayan diğer sanıklar için de kabul etmiştir. Bu hüküm sonucunda şahıslar için yeni dava görülecek ve bu şahıslar hakkındaki önceki hükümler geçersiz ve hükümsüz hale gelecektir. Başka bir değişle, şike ve şike teşebbüsü için İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararlar bu şahıslar için hukuken geçersiz bir hale gelmiştir.”
TRABZON ZARAR ETMEDİ BÜYÜK PARA KAZANDI
UEFA’ya yaptığı şikayette, önemli ölçüde zarara uğradığını belirten Trabzonspor’un bu iddiasına Futbol Federasyonu’nun yanıtı da şöyle oldu: “UEFA mali raporuna göre, Trabzonspor UEFA Avrupa Ligleri 2011-12’ye katılarak 23.587.000 Euro, UEFA şampiyonlar ligi’nden, 675 bin Euro UEFA Avrupa Ligi’nden kazanmıştır. Dolayısıyla söz konusu maddi ve manevi zarara ilişkin bir karara kanunen izin verilemez.”
TFF’YE GÖRE TRABZON’UN 2010-11 ŞAMPİYONLUĞU İSTEĞİ DAYANAKSIZ
Trabzonspor, uzun süredir dile getirdiği 2010-11 sezonu şampiyonluğunun Fenerbahçe’den alınarak kendilerine verilmesi talebini son UEFA şikayetinde de dile getirirken, Futbol Federasyonu, buna da yanıt verdi.
TFF’deen UEFA’ya gönderilen ifadede bu konuda şu görüşlere yer verildi:
“UEFA tüzüğü ve bu bakımdan disiplin yönetmelikleri gereği sadece ilgili maddelerde listelenen yaptırımları uygulayabilir.
HUKUKA AYKIRI
UEFA Kontrol ve Disiplin Kurulunun sadece bir UEFA müsabakasında UEFA tarafından verilen bir ünvanı geri alabileceği açıktır. Ancak, UEFA Disiplin Kurulu tarafından 2010-11 Türkiye Süper Ligi şampiyonu talebi kesinlikle hukuki dayanaktan yoksundur.
Bir üye federasyona kayıtlı bir kulübün şampiyon olarak ilan edilmesini öngören hiçbir yaptırım bulunmadığı için Trabzonspor’un talebi reddedilmelidir.
Bir üye federasyondaki bir takımın UEFA disiplin kurulu tarafından şampiyon ilan edilmesi yetki ikamesi ilkesini ihlal etmekle kalmayacak, aynı zamanda genel hukuk ilkeleri ile de çelişecektir.