Trabzonspor 30. Divan toplantısı yapıldı

Trabzonspor 30. Divan kurulu toplantısı yapıldıTrabzonspor’un 30.  Divan Kurulu toplantısı  Trabzonspor Haluk Ulusoy kamp Eğitim tesisleri Nizamettin Algan konferans salonunda yapıldıToplantıya ameliyat olan başkan Sadri Şener katılmazken toplantıda  Asba

Trabzonspor 30. Divan kurulu toplantısı yapıldı

Trabzonspor’un 30.  Divan Kurulu toplantısı  Trabzonspor Haluk Ulusoy kamp Eğitim tesisleri Nizamettin Algan konferans salonunda yapıldı

Toplantıya ameliyat olan başkan Sadri Şener katılmazken toplantıda  Asbaşkan Nevzat Şakar Genel sekreter Hasan Yener TFF 'nin Trabzonlu yönetim Kurulu üyesi Mustafa Beyazlı, Trabzonspor eski başkanları A.Celal Ataman, Salih Erdem, Özkan Sümer Trabzonspor yöneticileri Divan üyeleri ve Trabzonspor’un kurulları katıldı

Trabzonspor divan başkanlık kurulu başkanı Ali Özbak  Divan Kurulunda yaptığı konuşmada Divan kurulu üyelerine çalışmalar ile ilgili bilgiler verdi Divan kurulunun yasaya dayanan bir özelliğinin olmadığını belirten Özbak  “14.Divan Başkanlık Kurulu ile ilintili yazılı ve söylem biçiminde yapılan spekülasyonlar, azda olsa bizlere bazen soru sorulmasına yol açıyor. O nedenle şu açıklamayı yapmak zorunluluğu hissettik. Divan, yasaya dayanan bir düzenleme değildir. Tüzükle belirlenmiş bir düzenlemedir. O, nedenle hiçbir yasal yaptırım altında değildir. Sorumluluğu ise; Sizlere ve Genel Kurula karşı vardır. Eğer, yasaya göre tüzük donanımı içersin de yer almış olsaydı; o zaman Medeni yasanın 87/4 ve Dernekler Yönetmeliğinin 17.maddeleri içersin de mülahaza edilebilirdi. Bu, böyle bilinmelidir.

Divan Başkanlık Kurulumuzun bir yeni uygulamasını sizlere bilgi için sunmayı uygun buluyoruz. Bundan böyle her kaybettiğimiz Divan üyemiz için yerel gazetelere de bir başsağlığı mesajı yayınlatmaktayız. Bu her bir kişi olarak, yalnız bir yerel gazetede yayınlanmaktadır. Yayın; gazetelere yayın sıra ile veriliyor. Eğer, bir Divan üyemiz kulüp organlarında görevli ya da görev yapmış ise O’nun, birinci derecedeki yakınları içinde bu ilanı veriyoruz.

Görevde bulunduğumuz süreçte, kulübümüzün yaşadığı en büyük sendrom hiç kuşkusuz ki 03 Temmuz sürecidir. Bu süreç devam etmektedir. Devam edecektir. Ülkemizde hukuk ne denli işliyor, onu bu sürecin sonunda hep birlikte göreceğiz.

 

Bu süreçte kulübümüz ve dolayısıyla yönetimimiz çok sıkıntı yaşadı, halen daha yaşamaktadır. Zira, Ülkemizde hak arama, maalesef çok ama çok zor bir arayıştır. Birde sizin toplu gücünüz, karşı tarafın toplu gücünden zayıf kalıyorsa, bu daha da zorlaşıyor. Ayrıca, o topluca gücünü bütünleştirerek ortaya koyarken, sen bölünüp, parçalanarak bu gücü kullanıyorsun! Bu durumda gelinen nokta itibarıyla yine de iyi yol kat edildiğini söyleyebiliriz. Bizim beyaz olmamızın tek nedeni yönetimlerimizin dünde, bugünde kuruluşumuzda ki temiz sayfayı bugüne değin korumalarıdır. Bu nedenle onlara huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyoruz. Göç edenlerin huzurunda saygıyla eğiliyoruz.

 

Süreçte, Divan Başkanlık Kurulu olarak, gereken neyse onu yapmaktan asla kaçınmadık. Ve her durumda yönetime, dolayısıyla kulübümüzle birlikte hareket etmeyi ön planda tuttuk, tutmaya da devam edeceğiz.

 

Tüm milletvekili, TFF’yi yönetenlere, önemli spor kuruluşlarına, yazarlara mektup yazdık. Mektupla ilintili kurduğumuz kişi sayısı 1000’e yakındır. Son olarak ta Sivil toplum örgütlerinin desteği ile Sayın Başbakanımıza yine bir mektup daha yazdık.

 

Bu uygulamalara zaman içerisinde devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Ta ki kulübümüz kural dışı çalınan şampiyonluklarında 2010 – 2011’in geri alınana kadar… Zira, bu diğerlerinin de varlığını teyit edecektir.

  Tüzükle belirlenmiş bir düzenlemedir. O, nedenle hiçbir yasal yaptırım altında değildir. Sorumluluğu ise; Sizlere ve Genel Kurula karşı vardır. Eğer, yasaya göre tüzük donanımı içersin de yer almış olsaydı; o zaman Medeni yasanın 87/4 ve Dernekler Yönetmeliğinin 17.maddeleri içersin de mülahaza edilebilirdi. Bu, böyle bilinmelidir.

HASAN YENER "MÜCADELE DEVAM EDECEK

Trabzonspor genel sekreteri Hasan Yener Divan Kurulunda yaptığı konuşmada önemli açıklamalar yaptı

FEDERASYONA ELEŞTİRİ

 Toplantıda gündemin en önemli konusunun geçen yıl 3 Temmuz'dan bu yana gelişen şike süreci olduğuna işaret eden Genel Sekreter Yener, şunları söyledi:

 

"Türkiye'de herkes mahkeme kararlarını uygulamakla yükümlü. Kimsenin çıkıp ta, (Ben mahkeme kararlarını uygulayamam veya uygulamam) deme hakkına sahip değil. Bunlara rağmen Futbol Federasyonu, İstanbul 16'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin Fenerbahçe Kulübü'nün 11 maçta şike ve teşvik yaptığını, belgelerle, sanıkların ve tanıkların ifadeleriyle kesin olarak tespit etmesine değerlendirmeye almadı. Etik Kurul'un hazırladığı raporda bazı delilleri gizlediğini açıkça tespit ettik. Disiplin Kurulu'nun CAS'taki bazı kulüplerin başvurularını CAS kararıymış gibi tercüme edip bunları raporlarına yazdıklarını tespit etmiş durumdayız. Etik Kurulu ve Disiplin Kurulu hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Etik Kurul raporunda, (Fenerbahçe Kulübü'nün Emenike ile ilgili transfer şikesi yaptığının geçerli olması veya bunun kanıtlanması için kulübün Emenike ile görüşme yapmış olması gerekir) ifadesini kullanmış, böyle bir görüşmenin olmadığını belirtmiştir. Ancak Şekip Mosturoğlu savcılığa verdiği ifadede, Mart ayında Fenerbahçe Kulübü'nün Emenike ile transfer görüşmesi yaptığını ifade etmiştir. Savcılıkta itirafta bulunmuştur. Maalesef Etik Kurul bu itirafı dahi göz önüne almamış veya gizlemiştir."

 

UEFA Disiplin Kurulu'nun Türkiye'deki mahkeme kararları da dahil tüm belgeleri inceleyeceği belirten Hasan Yener, "Bu süreç sonunda UEFA Disiplin Kurulu, bir karar verecek. Karar aleyhimize çıkarsa, ki böyle bir şey düşünmüyorum, bizim UEFA Tahkim Kurulu'na başvurma hakkımız vardır. Bundan da memnun kalmazsak FIFA'ya, daha sonra CAS'a, daha sonra İsviçre Federal Mahkemesi'ne başvuru hakkımız var."

 YENER "ŞİMDİ BİRLİK GÜNÜ"

 Kulüp Başkanı Sadri Şener'in Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurduğunu hatırlatarak konuşmasını sürdüren Genel Sekreter Yener, şöyle devam etti:

 "Türk futbol tarihinde hiç bir zaman karşılaşmadığımız bir durum ile karşı karşıya kaldık. Bu süreçte hepimiz mağdur olduk. Karşımızda birçok kurumun, kişinin desteklediği kulüp var. Siyasi parti başkanlarının, iş adamlarının, televizyonların, silahlı kuvvetler mensuplarının desteklediği bu kurum karşısında Trabzonspor'un mücadelesi ve duruşu takdire değerdir. Biz bugüne kadar dişimizle tırnağımızla bir yerlere geldik. Bu mücadelenin sonunda alacağımız bir kupa var. Bunu yürekten inanıyorum. Sizlerin de inanmasını istiyorum. Ama en azından bu süreç boyunca güçlerimizi birleştirelim. Şimdi birlik günüdür."

 SÜMER: "KAN KUSTURDULAR"

 Kulübün eski başkanı Özkan Sümer ise Divan toplantısında Fenerbahçe'nin Trabzon'un kupasını çalmadığını adeta Trabzonspor'u soyduğunu söyledi. Sümer sözlerini şöyle sürdürdü" "Trabzonspor, büyük bir soygunu maruz kaldı. Ne çalınması? Sevincimiz çalındı, övüncümüz çalındı, onurumuz, prestijimiz, kazancımız, her şeyimiz çalındı. Bu sadece bir kupa meselesi değil. O sevinci, övüncü, onuru bize yaşatmadılar. Kan kusturdular. Bunları aramamız lazım. İhtiyacımız bir kupa değil" dedi.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Spor Haberleri