Haber61- Haber Servisi - / CHP Lideri ve 13. Cumhurbaşkanı adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu Trabzon'da vatandaş ile buluştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nunda katılmış olduğu programda açıklamalar yapan Kemal Kılıçdaroğlu şu şekilde konuştu;
"AFAD'ın dediği kadar var yani bir fırtına var öyle görünüyor. Önce şunu ifade edeyim, Ekrem başkan İstanbul'u gerçekten de hem Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hem Fatih Sultan Mehmet'in ön gördüğü bir İstanbul yapacak hem İstanbul'u ayağa kaldıracak, inanıyorum buna. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak da görevini yapacak, önündeki bütün bürokratik engelleri kaldıracağım, 'hizmetse hizmet ancak böyle olur' diyecek ve onları yapacak.
Az önce formayı aldık, oğluma götüreceğim, malum oğlan da artık hanım köylü, o da Trabzonlu olacak. Bu ülkenin birleşmeye ihtiyacı var, bu ülkenin huzura ihtiyacı var, bu ülkenin beraber olmaya ihtiyacı var, bu ülkenin kucaklaşmaya ihtiyacı var. Bu ülkede kavgadan bıkmadık mı? Sağdır, soldur dedik birbirimizi öldürdük, bundan bıkmadık mı? Artık başı açık, başı kapalı diye kadınları ayırdık, bu ayrımcılıktan bıkmadık mı? Söz veriyorum, bitireceğim ayrımcılığı. 85 milyonu kucaklaştıracağım. Bir arada olacağız, beraber olacağız, birlikte olacağız ve güzel Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz. Göreceksiniz, hayatın her aşamasında göreceksiniz, bu coğrafyada hiç bir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye'yi inşa edeceğiz.
Geçen bir video yaptım, dedim ki emeklilere Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı'nda verilecek ikramiye asgari ücret kadar olsun diye 8 bin 500 lira, eksik verdiler. Allah nasip eder, Cumhurbaşkanı seçildiğimde önümüzdeki Kurban Bayramı'nda emeklilerin hesabına 15 bin lira yatacak, göreceksiniz siz bunu.
Biliyorum, efendim diyecekler ki 'Parayı nereden bulacaksınız?' Söz bay Kemal o paraların tamamını bulacak, hiç endişelenmeyin. 5'li çetelere gelince para var, uyuşturucu baronlarına gelince paralar var, milyar dolarlar dönüyor, herkese para var, 5 yerden, 6 yerden maaş alanlara paralar var, saraylarda herşey var, emekliye gelince para yok, yemezler, para var, alacağım ve vereceğim. Kuruşu kuruşuna hesapladım 418 milyar dolarlık bir hortum var, o paranın tamamını, 418 milyar doları alacağım ve bu milletin cebine koyacağım, helal para o. Biliyorum bazıları diyorlar ki ‘bu para yurt dışında, nasıl getirirsin bu parayı? Efendim, uluslararası mahkemeler var, o mahkemelerden nasıl davaları kazanırsın?' Onlar benim devlet adamı olduğumu bilmiyorlar. Bir devlet adamı işini çok iyi bilir, dünyasına hiçbir mahkemesi bir devletin soyulmasına izin vermez. Örnek mi, var örnekleri. Bütün avukatların, akademik dünyanın önemli adamlarını hepsini çağırdım, hepsiyle konuştum, davaları açacağız, paraları alacağız, paralar gelecek.
Ayrıca, mal varlıkları var, onları da gayet iyi biliyorum. Kim ne götürdüyse kuruşu kuruşuna biliyorum, hiç endişe etmeyin. Esnaf, rahmetli Özal esnafı orta direk diye tanımlardı. Orta direk, orta direk güçlü olursa devletin yapısı güçlü olur, orta direk güçlü olursa toplumda yozlaşma olmaz, orta direk güçlü olursa Ahi Evran'ın kuralları olur, dolayısıyla orta direğin güçlenmesi lazım.
Esnafın bir ay içinde, Allah nasip eder olduğumuzda bir ay içinde esnafın bankalardan, esnaf kefalet kooperatifinden pandemi döneminde çektiği kredilerin faizinin tamamını sileceğiz. Esnaf bir rahat nefes alacak. Esnaftan alınan stopaj vergisi var kiralardan, onu sıfırlayacağız bir ay içinde, rahat edecek esnafımız. Trabzon'da bir şikayet var, onu da gayet iyi biliyorum, zincir mağazalardan en çok esnaf şikayet ediyor. Şikayet et kardeşim, ama sana söz, Türkiye'ye söz, Trabzon'a söz, bütün esnaflara söz o beladan kurtaracağım esnafı.
Benim Cumhurbaşkanı adayı olmama engel olmak istediler, isterler de ararlar bulurlar, bir sürü şeyler yaparlar. Bir şeyden emin olmanızı isterim, kimseye kin tutmam, kimseye öfkeyle bakmam, kin ve öfke insana yakışmaz, eğer bir yerden hakkınızı alacaksanız demokrasi içinde, hukuk içinde, adalet içinde alacaksınız. Hiç kimse unutmasın, bu ülkeye adaleti ya getireceğim, ya getireceğim.
Gençler, KPSS'ye giriyorsunuz. Anneleriniz, babalarınız boğazından kesip sizleri okutuyor, üniversitelere gidiyorsunuz, sınavları kazanıyorsunuz, Türkiye yedincisi, Türkiye birincisi, Türkiye altıncısı oluyorsunuz ama sözlü sınavda hakkınız yeniyor, torpili olan yukarıya, sizin hakkınız elinizden alınıyor. Söz verdim bütün gençlere, o torpili kaldıracağım, kim KPSS sınavından hangi puanı aldıysa atamasını hemen yapacağım, hiç endişe etmeyin. Gençlere söz verdim, torpili bitireceğim.
İktidar olmanın yolu çalışmaktan geçer, iktidar olmanın yolu beraber olmaktan geçer, iktidar olmanın yolu kul hakkı yememekten geçer ve bütün Trabzonlu kardeşlerime sesleniyorum, bakın biz beraberiz, 6 lider beraberiz, 6 lideri bir araya getiren demokrasidir, 6 lideri bir araya getiren kul hakkı yememektir, 6 lideri bir araya getiren yolsuzluklarla mücadeledir, 6 lideri bir araya getiren esnafın içinde bulunduğu durumdur, 6 lideri bir araya getiren kişi başına gelirin sürekli düşmüş olmasıdır, 6 lideri bir araya getiren bu ülkede adaletin artık olmamasıdır. Biz bir araya geldik, beraberiz, bu ülkeye hem adaleti getireceğiz hem gelir dağılımında dengeyi getireceğiz, kadın haklarını getireceğiz, gençlerin istediklerini yapacağız dolayısıyla kendimize değil, saraya değil halka çalışacağız, sizin için mücadele edeceğiz.
Trabzon'da güçlü bir milletçilik damarının olduğunu da biliyorum ama hiç kimse unutmasın, gerçek milliyetçi arıyorsanız oda biziz. Allah nasip eder Cumhurbaşkanlığına geldiğimizde, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırdılar, Süleyman Şah Türbesi, kendi toprağımızdan, Cumhuriyet tarihinde, bayrağımızı indirdiler, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırdılar. O türbeyi alacağım, vatan toprağına tekrar götüreceğim, şanlı bayrağımız orada dalgalanacak. Bunlar ne diyorlar, 'Biz milliyetçiyiz' değil mi? Hangi milliyetçilikten söz ediyorlar, bayrağını indiren adam milletçe olmaz, toprağını terk eden adamdan milliyetçilik olmaz, kanımızın son damlasına kadar mücadele ederiz ve hakkımızı alırız, kuralı budur. Yine, milletçilik ekonomiyi güçlü kılmaktır, milliyetçilik Türk lirasını eritmemektir, milliyetçilik güçlü olmaktır, her alanda güçlü olmaktır.
Bakın şimdi, ihale yapıyorlar, yandaşlara ihale yapıyorlar, ihale neyle? Dolarla veya avroyla. Kar garantisi dolarla veya avroyla. ne yapıyorlarsa yabancı parayla. Hani Türk lirası vardı, hani biz milliyetçiydik, hani Türk lirası ezilmezdi, hani Türk lirası üzerine bir şey söylenmezdi. Bunların milliyetçiliğini gördünüz mü, büyük ihalelerin tamamını dolarla, avroyla yaptılar. Bay Kemal'in sözü var, Trabzonlulara söz, Türkiye'ye söz, o dolarla ihalelerin tamamını Türk lirasına çevireceğim, tamamını.
Bizim milliyetçiliğimizi saraydakiler değil, bizim milliyetçiliğimizi bütün dünya bilecek. Ne diyordu rahmetli Ecevit, milliyetçilik konusu tartışıldığında, 'Bizim milliyetçiliğimiz Akdeniz'in sularındadır' diyordu, 'Akdeniz'in sularındadır, Beşparmak Dağları'ndadır bizim milliyetçiliğimiz' diyordu rahmetli Ecevit ve yine rahmetli Ecevit ne diyordu, 'Ne ezen, ne ezilen, insanca, hakça bir düzen', aynısını yapacağım, ne ezen, ne ezilen, insanca, hakça bir düzeni getireceğim.
Unutmayın sevgili gençler, bu ülkede bazılarının umutlarını kaybettiğini ve geleceğini yurt dışında aradığını da bilmiyorum, en birikimli insanlarımızın, gençlerimizin, evlatlarımızın yurt dışına gittiğini de biliyorum. Şunu sakın unutmayın, sizin hayalleriniz bay Kemal'in hedefi olacak, o hayallerin tamamını gerçekleştireceğiz, tamamını.
10 Trabzonlu var, 4'ü bakan, diğeri bakan yardımcısı, büyükşehir başkanı, bakanlar, 10 Trabzonlu bir hafif raylı sistemi yapamıyor ama bir Trabzonlu hiç bir dünyada olmayan 10 büyük metro inşaatını birden yapıyor. Öyle değil mi başkan? Ben demiyorum, gerçeği öyle. Çalışıyor, yapıyor, üstelik bütün engellemelere rağmen yapıyor. Sanıyorlar ki Ekrem İmamoğlu'nu yeriz, dedim sakın öyle bir şeye tevessül etmeyin, Ekrem İmamoğlu büyük lokmadır, size yedirmeyiz. Ben sizden bir söz almak istiyorum, Allah aşkına bütün Trabzonlulara geçmişte hangi partiye oy verdiyseniz başımın üstüne ama Türkiye yeniden inşa sürecine girmek zorundadır. Devletin kolonlarını kestiler, o kolonların yeniden inşa edilmesi lazım. Devlet bakidir, siyaset geçicidir ama devlet bakidir, devletin yeniden ayağa kalkması lazım, devletin dili adalettir, adaletin olmadığı bir yerde devlet olmaz, adaletin olmadığı bir yerde kargaşa olur, adaletin olmadığı bir yerde haksızlıklar olur. Devleti yeniden inşa edeceğim. Devleti yeniden inşa edeceklerin bir, düzgün insanlar olması lazım, kul hakkı yememesi yazım, herkese saygı duyması lazım, her düşünceye saygı duyması lazım. Biz 6 lider bir aradayız, devleti yeniden inşa etmek istiyoruz, o nedenle sizden, bütün Trabzon'dan geçmişte o partiye, bu partiye oy vermiş olabilirler hiç bir itirazım yok ama sandık başına giderken elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle kullanın. Kul hakkı yiyenden taraf olmayın, kul hakkı yiyenlere asla ve asla prim vermeyin. Dünyalığını Türkiye'de değil de dünyalığını Amerika'da yapanlara oy vermeyin. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı mal varlığı dolayısıyla tehdit edilemez.
Geleceğiz, geleceğiz bütün dünya görecek, Türkiye nasıl şahlanacak bütün dünya görecek onu, hiç endişe etmeyin, zengin Türkiye'yi, güçlü Türkiye'yi, onurlu Türkiye'yi. Hayallerimize yetişemezler, biz Türkiye'yi sadece bölgesinde değil, bütün Akdeniz'de, Akdeniz'in en önemli kenti, en önemli ülkesi ve en önemli üretim merkezi yapmak istiyoruz. Her tarafımız deniz, üç tarafımız deniz. Düşünebiliyor musunuz, Allah rızası için bir yolcu gemisi bile yok, nasıl yönetildiğini görüyor musunuz? Denizden vapur geldiğinde asfalt mı var, yok arkadaşlar. Trafik polisi mi var, yok arkadaşlar, trafik lambası mı, yok. Allah'ın denizi, gemiyi yapacaksınız, yolcular gelecek, turistler gelecek Trabzon, diğer Karadeniz, 12 ay turist ağırlayacak, bu imkan var, bu doğal güzellikler var, bu güzel insanlar var ama siyaset bunları örmüyor. Unutmayın, 2 bin 400 yıl önce bu topraklarda yetişen bir bilge şunu söylüyor, eğer devleti yönetenler zenginleşmek için faaliyet gösterirlerse halkın hakkını ve çıkarını düşünemezler çünkü onlar kendi mal varlıklarını korumaya çalışırlar. Siyasete girdiğim gün mal varlığımı kendi internet siteme koydum, hepsi benim alın terimdir dedim çünkü rahmetli babam kul hakkı yemenin ne kadar ağır bir günah olduğunu, yüce yaradanın bile bunu affetmediğini bize öğretti. Biliyorum, o nedenle söyledim kul hakkı yiyenlerden yana değil, malı götürenlerden yana değil, beşli çetelerden yana değil, uyuşturucu baronlarından yana değil, halktan yana, haktan yana, vatandaştan yana, esnaftan yana, çiftçiden yana olanlara oy verin. Yeni, gerçekten güzel bir Türkiye'yi beraber, birlikte inşa edelim.
Kırsalda çalışan bütün kadınların ve gençlerin sosyal güvenlik primini devlet ödeyecek, orada çalışan bütün kadınlar emeklilik hakkına kavuşmuş olacaklar. Gençleri korumazsanız, kadına yönelik şiddet konusunda sessiz kalırsanız, bunu pazarlık masalarına koyarsanız bunu affetmez bay Kemal, hiç endişe etmeyin. Pazarlık masasında kadına yönelik şiddet olmaz, onun pazarlığı asla olmaz, kadın başımızın üstündedir, çünkü sevgili Peygamberimiz, 'Cennet kadının ayakları altındadır' demiştir, biz buna inanıyoruz.
Efendim, biz salı toplantılarını halkla yapalım dedik, bir çadır olsun, dolayısıyla bir çadırda yapalım diye, fakat çadıra engel çıkardılar, sağ olsunlar böyle bir fırtınanın doğmasına sebep oldular, onlara da teşekkür ediyorum. Rahmetli babam derdi ki 'Oğlum sen doğru dur, eğri belasını bulur.', vallahi de billahi de öyle, doğru dur, eğri belasını buluyor. Dolaysıyla daha geniş bir kitleye hitap etme imkanı oldu. Bir sürü haksızlıklar yapılıyor, şunlar yapılıyor, bunlar yapılıyor ama biz neyin ne olduğunu biliyoruz, her şeyi not ediyoruz hiç endişe etmeyin, bu ülkede göreceksiniz 6 lider bir arada, devleti bilerek, devletimize saygı duyarak, devletin karar organlarını yeniden inşa ederek, mahkemelere siyasetin girmemesi. Bakın, 15 Temmuz'dan sonra Yenikapı'daki mitinge katıldım, dedim ki mahkemeye siyaseti sokmayın, kışlaya siyaseti sokmayın, camiye siyaset sokmayın, buralar siyaset yeri değildir, siyaset ayrı bir yerdir. Siyaset kötülükte yarışma değil, siyaset iyilikte yarışmadır ve biz bunu böyle yapacağız, herkes böyle bilsin.
Bir şeyi unutmayın, kul hakkı yiyenlere oy vermeyin.
Ekrem başkanımızla beraber inşallah göreceksiniz Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak, aynı zamanda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş o da Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak. Ayrıca 6'lı masada liderlerle büyük bir uyum içerisinde çalışıyoruz. Bakmayın öyle siz, şunu yaptılar, bunu yaptılar, oturdular, dağıldılar, hayır efendim, bakınız biz iktidara geldiğimizde neyi ne zaman yapacağımızı biliyoruz, ortak mutabakat metnini yayınladık, Allah aşkına karşı taraf neyi nasıl yapacağını biliyor mu, açıkladı mı açıklamadı. biz hazırız, sadece sandığa gidin, elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle kullanın. Haktan yana, hukuktan yana, adaletten yana, insanlardan yana, evlatlarınızdan yana, ormandan yana, kurttan kuştan yana, doğadan yana oylarınızı kullanın. Güzel bir Türkiye'yi beraber inşa edelim."