AK Parti Trabzon Milletvekili Salih CORA, 27 Mayıs 1960 darbesinin 61. yıl dönümünü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. CORA, yaptığı açıklamada, “27 Mayıs, cumhuriyet tarihimizde ilk darbe, demokrasi tarihimizde kara bir lekedir. Vicdanlarda açtığı yara ilk günkü gibi tazedir. DP’lilerin idama götürüldüğü, CHP’nin devrim diye bayram ettiği, milletin yas tuttuğu günün adıdır.” dedi.
MİLLETİN ADAMLARI İDAM EDİLİRKEN CHP BAYRAM ETTİ
CORA, darbenin CHP kışkırtmaları ile gerçekleştiğini ifade ederek, “CHP’nin kışkırtmasıyla yapılmış bir darbedir. Sandıktan bir daha çıkamayacaklarını gören, milletin gönlüne artık giremeyeceğini düşünenlerin kirli bir planıdır. Milletin gönlünde taht kuran MENDERES’i ve arkadaşlarını iftira çukurunu hapsedenler, halkın iradesini yok saymışlardır. Milletin adamları idama götürülürken ana muhalefet partisi devrim diye bayram etmiştir. 27 Mayıs'ta demokrasi tarihimize sürülen kapkara bir lekenin vicdanlarda açtığı yara ilk günkü gibi taptaze, hukuk açısından ise tam bir kepazeliktir. Milletimiz o günden bugüne yas tutmakta, milletin adamlarını unutmamaktadır.” ifadelerini kullandı.
DARBEYLE İNDİRİLEN MENDERES DEĞİL MİLLETİMİZDİ
“Aslında o gün, hukuk ve adalet ayaklar altına alınarak idam sehpasına gönderilen milletin bu üç adamı değil, bizatihi milli iradenin kendisiydi.” diyen CORA, “Darbeyle görevinden indirilen, Yassıada’da kurulan tiyatro mahkemelerde yargılanan rahmetli MENDERES ve arkadaşları değil; tarihi, kültürü, değerleri ve inançlarıyla milletimizdi. Ama bilmiyorlar ki, Türk Milletinin kalbindeki sevgiyi, yüreğindeki ateşi söndürmeye, onu hedeflerinden koparmaya, bir avuç darbecinin gücü yetmez.” şeklinde konuştu.
AZİZ HATIRALARINA SAHİP ÇIKMAK HEPİMİZİN BOYNUNUN BORCUDUR
CORA son olarak şunları söyledi: “İdam sehpasındaki son sözü ‘Devletime ve milletime edebi saadetler dilerim.’ olan rahmetli MENDERES’in aziz hatırasına sahip çıkmak, hepimizin boynunun borcudur.
İdama götürülürken, önce iki rekât namaz kılıp, ardından altındaki sandalyeyi kendisi iterek düşüren Fatin Rüştü ZORLU’nun hatırasına sahip çıkmak, hepimizin boynunun borcudur.
Başarılı bir Maliye Bakanı olduğu halde, sırf geçmişte darbecilere istedikleri imtiyazları sağlamadığı için kendisine kin beslenen Hasan POLATKAN’ın hatırasına sahip çıkmak, hepimizin boynunun borcudur. Her birini rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.”