Trabzon'da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tanısı konulan ilk üç kişi arasında bulunan Faik Ahmet ve Sultan Öztürk çifti, taburcu edilmelerinin ardından evlerinde karantina uygulamasını sürdürüyor.
Faik Ahmet Öztürk, yaptığı açıklamada, Fransa'da hayatını sürdüren 69 yaşındaki ablası Elmas Yeşilyurt'un, kızıyla 2 Mart gecesi uçakla Trabzon Havalimanı'na geldiğini, eşiyle onları karşılayıp Ortahisar ilçesindeki evine götürdüğünü söyledi.
Ablası ve yeğenini o gece misafir ettiğini, ertesi gün ise hastanede tedavi gören anneannesini ziyarete götürdüğünü belirten Öztürk, yeğeninin hastanede refakatçi kaldığını, ablasını ise daha sonra Of ilçesinde yaşayan annesinin yanına bıraktığını ifade etti.
Ablasının bağırsak kanseri nedeniyle yaklaşık 1,5 yıl önce ameliyat edildiğini, şeker hastalığı dolayısıyla insülin kullandığını belirten Öztürk, sonrasında içinin rahat etmediğini, ablasını hastanenin bu kez acil servisine götürdüğünü vurguladı.
Öztürk, buradaki doktorlara durumu detaylı şekilde izah ettiğini, hemen acil servisin boşaltıldığını ve gerekli tedbirler alınıp karantina uygulanarak ablasının ambulansla Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiğini belirtti.
Kendilerinde ateş, öksürük gibi herhangi belirti olmadığı için ablasının tahlil sonuçları çıkana kadar kimseyle görüşmemeleri uyarısıyla eve gönderildiklerini dile getiren Öztürk, evde ayrı odaları kullanarak karantina kurallarına uymaya özen gösterdiklerini söyledi.
"Devlet kuralları bizim iyiliğimiz için koyuyor"
Öztürk, ablasının Kovid-19 testinin pozitif çıkmasının ardından 52 yaşındaki eşi Sultan Öztürk ve kendisine de aynı hastanede test uygulandığını, sonucunun da pozitif çıkmasıyla tedavi altına alındıklarını dile getirdi.
Doktorların kendilerine bütün bilgileri detaylı şekilde verdiğine işaret eden Öztürk, "Doktorumuz, 'Tedavinizi mevcut ilaçlarımızla yapacağız, siz de dediklerimizi uygulayarak bize yardımcı olacaksınız. Bu ilaçlar yan etkilerini bildiğimiz, kontrol altına alabildiğimiz gribal enfeksiyon ilaçları. Ateşinizi yükseltirse düşürebiliriz.' dedi. Doktorundan hemşiresine, hasta bakıcısından temizlikçisine kadar herkes bize çok moral verdi." diye konuştu.
Üç çocuk babası 59 yaşındaki Öztürk, Allah'tan devlete zeval vermemesini dileyerek, şöyle devam etti:
"Hastanelerimiz, doktorlarımız olmazsa ne yapacaktık? Devletimizin kıymetini, nimetini bilelim. Sevdiklerimize bunu bulaştırmayalım. Eşimle bu hastalığı yendik, iyileştik. Evde kalırsak, teması kesersek Allah'ın izniyle millet olarak bu hastalığı yeneceğimize inanıyorum. Birbirimize bu virüsü vermeyi keseceğiz, evimizde kalacağız, aklımızı kullanacağız. Devlet kuralları bizim iyiliğimiz için koyuyor."
Öztürk'ün ablası Kovid-19 nedeniyle 20 Mart'ta vefat etti
Ablası Elmas Yeşilyurt'un 20 Mart'ta Kovid-19 nedeniyle vefat ettiğini belirten Öztürk, şunları kaydetti:
"Ablam hastalığı 3 kişiye bulaştırdı. Halbuki çok fazla bir arada durmamıştık ama bulaştı. Onun için teması kesmemiz gerekiyor, akıllı davranacağız. İnsan bu hastalığı en çok sevdiklerine yayıyor. Annesine, çocuğuna, eşine, akrabasına. Biz birbirimizi seviyorsak teması keseceğiz ve böylece bu hastalığı yeneceğiz. Evin camından bütün komşularıma söylüyorum, 'Aman ha iki, üç hafta evde kalsak ölmeyiz.' Lütfen herkes kurallara uysun."
Araklı ilçesinde tapu müdürü olarak görev yapan Öztürk, 14 gün hastanedeki tedavinin ardından taburcu edildiklerini söyleyerek, "Şimdi evde 14 gün daha karantina uyguluyoruz. Ayrı odalarda kalıyoruz, eşim yemeği pişiriyor ama birlikte yemiyoruz. Ben ondan sonra gidip yiyorum. Evin içinde de maske kullanmaya devam ediyoruz, temizliğe özen gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.
Doktorunun, kendisine tahlilleri pozitif çıktığında ilk olarak "Siz sağlıklısınız, ayakta geçiriyorsunuz, sakın moralinizi bozmayın, biz bu hastalığı birlikte tepeleyeceğiz." diyerek moral verdiğine dikkati çeken Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu cümle gerçekten bize moral oldu, hastalığı yeneceğimize inandık. Herkese bu süreçte bize gösterdikleri ilgiden, verdikleri moralden dolayı çok teşekkür ediyorum. Tedavi sürecinin ardından ne zaman ki doktorlar 'Sizin vücudunuz mikroba karşı antikor üretti.' dedi, işte o zaman tam olarak iyileştiğimize inandım. Hatta ikimizden de hastaların tedavisinde kullanılacak immün plazma için kan aldılar. Onlara, bizim kanımızdan fayda olacaksa gelip evde de alabilirsiniz dedim."