Trabzon Büyükşehir belediyesi Bağımsız Meclis Üyesi Davut Çakıroğlu, Yalıncak plajında yaşanan ölüm ve Karadeniz’de yaşanan boğulma vakaları sonrası yetkililerin olayı örtme telaşında olduğunu belirtti.
Çakıroğlu şu ifadeleri kullandı:
Trabzon ve özellikle Karadeniz kıyılarında çok sık rastladığımız boğulma vakalarının üzerine bir de Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nin yakın zamanda ve ciddi bir maliyetle yenileyip halkın hizmetine sunduğu Yalıncak Plajı'nda elektrik şoku yaşandı.
Plaj içindeki aydınlatma direğine dinlenmek için yaslanan gencimiz elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti...
Toplumun bir bireyi olarak, her konuda isimsiz kamuoyu paylaşımları yapan Belediye'den yani sorumlu kurumdan bu konuda bir açıklama yapmasını bekledik.
Projeyi kim yaptı? Projenin teknik şartnamesi nasıl, neleri içeriyor? Kontrolörler kimler? İş kabulü kimler tarafından gerçekleştirildi? Neden bu soruları soruyoruz?
Çünkü halkın yoğun kullandığı bir plajda bu denli bir ihmal Dünyanın hiç bir yerinde olmaz, olamaz, olmamalı...
Çok ciddi ihmal, suistimal ve dahası suç kokusu var ortada. Topraklama, kaçak akıma karşı alınması gereken çok basit tedbirler yok ki bu olay yaşandı. Ayrıntılı bir bilgilendirme umarım gelir.
Yakın zamanda ciddi bir maliyetle yapılan, kamuoyunda da bu yönüyle tartışılan alanda bir kaç hafta önce boğulma sonucu bir evladımızı kaybettik. Halkın can güvenliğini öncelemeyen Belediye aynı alanda mekan ile ilgili kutlamalar organize etti ''Biz yaptık, en iyisi oldu'' mantalitesi ile hiçbir olumsuzluktan ders çıkarmayan anlayış bir evladımızın daha canına mal oldu.
Kamuoyundan gelen uyarılara cevap yetiştirme yarışına girmektense uyarıları ciddiye alıp tedbir alma yolu, yöntem seçilmelidir.
Yine aynı yerde ancak aynı yere özgü olmayan boğulma vakalarıyla ilgili de ciddi uyarılarımız oldu.
Bu vesileyle bu uyarılarımızı yineleyelim...
Sahillerden kum çekilmesi kontrol altına alınmalıdır.
Çekilen kum alanlarında denize girmesi engellenmeli, bu alanları cazip hale getirecek organizasyonlar yapılmamalıdır.
Gelişigüzel ve deniz dolgusuna uygun olmayan malzeme ile yapılan deniz dolgu alanları tehlike arzetmektedir.
Denize girilen yerlerde de hakim idare gerekli önlemleri almak zorundadır.
Alan sınırlaması ve cankurtaran konuları ivedikle ele alınmalı ve uygulamaya geçirilmelidir.
Her belediye kendi sınırlarında yer alan kısımlarda denetim yapmalı ve Devletin ilgili kurumlarıyla işbirliği yaparak alınan önlemlerin uygulanmasını sağlamalıdır.
Çok üzücü ve çok sıklıkla yaşanan olayların ilgililerin gözü önünde tekerrür ediyor olması millet adına sorumluluk alan bizleri ziyadesiyle endişelendirmekte ve üzmektedir.
Millet adına yönetim yetkisi alan kişilerin basit ihmalleri, görev suistimalleri , önlem alma telaşı yerine yaşanan olayı örtme telaşı yaşamaları üzüntümüzü katlamaktadır.
Bilim çağında ve imkanların sınırsız olduğu bir dünyada, boğulma vakalarının her yıl artarak devam etmesi, aydınlatma direğinin ihmaller sonucu cellada dönüşmesi aklımızın almadığı bir durumdur.
Sırf sizden olanlara istihdam sağlama alanına dönüştürdüğünüz kurumlara yüzlerce, binlerce ne iş yaptığı belli olmayan isim alıyorsunuz oysa bir kaç işini bilen teknik personel, cankurtaran, balık adam vb istihdam ederek yüzlerce canı kurtarabilirsiniz.
Tabi ki niyet birini, birilerini zengin etmek değil birinin, birilerinin canını kurtarmak olmalıdır..
Bu da popülerlik değil toplumsallık, kişisellik değil kişilik gerektiren bir zihniyete sahip olmak ile başlar..
Bu yaşanan acı olay, olaylar son bulsun istiyoruz.
Bu vesileyle sorumluları hesap vermeye, mağdurları sorumlulardan hesap sormaya, yetkilileri göreve davet ediyoruz.
Acılı ailelere sabır Rahmeti Rahmana yolculuğa çıkan genç kardeşimize de Rahmet diliyorum.