Trabzon'da son yıllarda yaşanan yorgun mermi vakalarında kimileri hayatını kaybediyor, kimileri yaralanıyor, kimileri de sakat kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Ancak yaşanan yorgun mermi vakalarının failleri bir türlü yakalanamıyor veya aydınlatılamıyor.
Trabzon'da son yıllarda genellikle düğün, nişan, şenlik, festival, maç sonrasında veya asker uğurlamalarında tabanca ile havaya açılan ateş sonrası nereye düşeceği belli olmayan "Yorgun mermi" çok sayıda kişinin yaralanmasına neden oldu. Özellikle kırsal kesimlerde ruhsatsız tabancalar ile havaya rastgele ateş eden magandalar genç yaştaki insanların ölümüne de sebep olurken, son zamanlarda sayıları giderek arttı.
Sakarya’dan 2016 yılı Temmuz ayında memleketi Trabzon’a tatile gelen 15 yaşındaki lise öğrencisi Feyzanur Keleş ve 2019 yılı Ağustos ayında Tonya ilçesi Şarlı Yaylası’nda gezintiye çıkan Sabri Baştan'ın (86) hayatlarına son veren yorgun merminin son hedefi ise geçtiğimiz günlerde İstanbul'da dedesini görmek için Trabzon'a gelen 15 yaşındaki Emir Yuşa Atıcı oldu.
Bazıları şans eseri kurtuluyor
Ülke genelinde daha çok düğün ve şenliklerde ortaya çıkan, sevinç ve kutlamalarını havaya ateş açarak gösteren magandalar vatandaşların canını tehlikeye düşürmeye devam ediyor. Trabzon'un Akçaabat ilçesinde kimliği belirlenemeyen bir magandanın silahından çıkan kurşun, trafik ışıklarında bekleyen bir aracın tavanını delerek içeri girmiş, sürücü tavana isabet eden mermiden şans eseri kurtulmuştu.
Trabzon’un Şalpazarı ilçesi Eskala Yaylası’nda ise 15 yaşındaki Burak Yamaç, tatil için geldiği yaylada arkadaşları ile oyun oynarken nereden geldiği belli olmayan maganda kurşununun sağ gözüne isabet etmesiyle bir anda kanlar içerisinde yere yığılmış, lise öğrencisi maganda kurşunu ile sağ gözünün görme yetisini kaybetmişti. Aynı ilçede bir başka zaman yapılan nişan merasiminde de Halil D. ile kuzeni Abdurrahim S. kimliği belirlenemeyen biri tarafından nişanda havaya atılan kurşunların hedefi olmuştu.
Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki Karadağ Yaylası’nda bir evin dış cephe kaplamasını yapan 18 yaşındaki Ali Kuleyin’in başına nerden atıldığı belli olmayan kurşun isabet etmiş, ilk önce kurşun olduğunu anlamayan genç, elini başına götürdüğünde kan geldiğini anlayınca hastaneye kaldırılmıştı. İsabet eden yorgun mermi başarılı bir operasyonla saplandığı yerden çıkartılmıştı.
Bakan Soylu uyarmıştı: "Ne olursunuz size yalvarıyorum"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçtiğimiz yıllarda Trabzon'da bir şenliğe katılarak, vatandaşlardan meskun mahalde, yasak olan yerlerde, düğünlerde, şenliklerde ve festivallerde silah atmamalarını istemişti. Bakan Soylu burada yaptığı konuşmada, “Evet, silahı seven bir toplumuz doğru ama silahtan daha fazla insanımızı, çocuklarımızı, evlatlarımızı daha çok seviyoruz. Ne olursunuz size yalvarıyorum, biz doğru olanı yapalım, bize öğretileni yapalım. Allah muhafaza bir çocuğumuzun canı, bir çocuğumuzun bir uzvu bizim elde ettiğimiz o nefsimize iyi gelen hiçbir şeyden ama eksik değildir hatta üstündür. Bunları İçişleri Bakanı olarak değil, bu memleketin evladı olarak, ailenizin bir bireyi, bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Biz huzuru hak eden bir milletiz. Biz huzuru, zenginliği yakalamalıyız ki şu sizin medeniyetinizi, 200 yıldır sürdürdüğünüz bu geleneği, göreneği sadece buraya değil, bütün dünyaya nakşedelim" ifadelerini kullanmıştı.
"Trabzonspor yenecek silah atılacak, Fener'e yenilecek silah atacağız"
Konuyla ilgili bugün Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde bir basın toplantısı düzenleyen MHP Trabzon İl Başkanı Bekir Sıtkı Tarım, MHP olarak magandalara karşı mücadele başlattıklarını ancak seslerini duyuramadıkları için bir çocuğun hayatını kaybettiğini söyledi. Tarım "15 yaşındaki bir evladımız İstanbul’dan Trabzon’a dedesini ziyarete gelmiş ve magandaların havaya açmış olduğu ateş neticesinde hayata veda etmiştir. Havaya açılan ateşlere ve yağan mermilerin toplumda oluşturduğu acıların sebeplerini bildiğimizdendir ki, Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu konuyla ilgili büyük bir mücadele başlattık. Fakat sesimizi duyuramadık, duyuramadığımızdandır ki bir yavrumuzu daha kaybettik. Bu konuda duyarlı bir Valimiz olduğunu biliyoruz. Emniyet Müdürümüzle de yüz yüze bu konuyu konuştuk ve hassasiyetleri çok hoşumuza gitmişti. Bu konunun çözümü sadece Valimiz ve Emniyet Müdürümüzle çözüleceği inancında değiliz. Halkımızın daha duyarlı olmasını, kanunların daha radikal kararlar olmalarını bekliyoruz. Emir Yuşa Atıcı’nın ölümü bizleri derinden yaralamıştır. En son 12 Ağustos 2020’de yapmış olduğumuz basın açıklamasına kulak verilseydi bu evladımızın ölümünü yaşamazdık. Trabzonspor yenecek silah atılacak, Fener'e yenilecek silah atacağız, bu nasıl sığ ve cahilce bir anlayıştır. Herkesi işine yapmaya davet ediyoruz. Çözümlerine de katkı yapmak için MHP Trabzon Teşkilatı olarak bizler hazırız. Cami imamlarını, köy ve mahalle muhtarlarını, bütün vatandaşlarımızı göreve davet ediyoruz. Bu acıların artık yaşanmaması için en son kaybettiğimiz Emir Yuşa Atıcı’nın vefatının bir milat olmasını arzu ediyoruz" dedi.
"Cezalar yetersiz"
Ruhsatlı her silah sahibine verilen bin adet merminin nerede harcandığının hesabının sorulmasını talep ettiklerini kaydeden Tarım, "Aslında kanun koyucular, ceza kanununun 170/2. Maddesinde genel güvenliği tehlikeye düşürme adıyla tarif edilmiştir. cezasında 6 ay ile 3 yıla kadar düzenlenmiştir. Bizce bu ceza kesinlikle yetersizdir. Bu cezanın ağırlaştırılmasını veya erteleme ya da para cezasına dönüştürülmesini kaldırılmasını talep ediyoruz. İnançlı bir toplumda yaşadığımıza göre bilerek veya bilmeyerek insan hayatına son vermenin mesuliyetinin ne kadar ağır olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Tüm insanların meskûn mahallerde, düğünlerde, asker uğurlamalarında, spor müsabaka sonuçlarında, her neredeyse havaya silah sıkılmasında güvenlik güçlerine nokta adres ve isim ile bildirmemiz bu durum için caydırıcı olabileceği kanaatindeyiz. Güvenlik güçlerimizden yeni alınacak yöntem ve tedbirlerin uygulanmasında, hiçbir etki altında kalmadan, hiçbir toleransa mahal vermeden işlerini yapmasına Milliyetçi Hareket Partisi olarak sınırsız destek vereceğimizi beyan ediyoruz. Herkesin kendisini mağdur ailenin yerine koymasını tavsiye ediyoruz. Yeter artık canlar yanmasın, masumlar ölmesin, analar ağlamasın, yılda ruhsatlı her silah sahibine verilen bin adet merminin nerede harcandığının hesabının sorulmasını talep ediyoruz. Bizim derdimiz halkımızı korumak, çocuklarımızı ölümün ulaşamadığı yere koymaktır. Yıllardır verdiğimiz mücadelede hiç haklı çıkmak istemediğimiz bu meselede ne acıdır ki, tamamen haklı çıktığımızda ortadadır. Bugünden itibaren bu işin takipçisi olacağımızı da buradan duyuruyoruz. Buradan tüm Trabzon halkına sesleniyoruz; etrafınızda havaya ateş eden kim olursa olsun buna müsaade etmeyin. Yetkili makamlara bildirin. Allah korusun bir gün bir yorgun mermi bizi veyahut bir yakınımızı bulabilir" ifadelerini kullandı.
Yorgun Mermi nedir ?
Yorgun mermi, havaya doğru ateşlenen herhangi bir merminin namlu çıkış hızını kaybettikten sonra yer çekiminin etkisiyle tekrardan hız kazanarak ama daha dengesiz bir şekilde yere düşmesidir. Ateşlenen herhangi bir mermi namludan çıktıktan sonra barutun yanmasıyla yaşanan patlamanın etkisiyle kuvvetli bir kinetik enerjiyle ilerlemeye başlar, bu aşamada merminin sahip olduğu doğrusal hızda ilerleme hali nedeniyle bu mermiye “Zinde Mermi” denir. Mermiler çıktıkları silahların namlu ve atış özellikleri, çap ve boylarının boyutları gibi faktörlerin etkisiyle belli bir mesafe ve hızdan sonra güçlerini kaybederek yer çekiminin etkisiyle düşüşe geçerler. İşte merminin tükenip dengesiz bir şekilde düşüşe geçtiği bu aşamadaki durumu "Yorgun Mermi" olarak tarif edilir.