AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu, Haber61TV ekranlarında Ahmet Çağlar Yıldırım'ın sunduğu "Bakış" programına konuk oldu.
Mumcu; TUSAŞ'a yapılan terör saldırısı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamaları, Ortahisar Belediyesi, partiye katılan belediye başkanları, yeniden aday olup olmayacağı ve yürütülen çalışmalara dair önemli açıklamalarda bulundu.
Sezgin Mumcu'nun açıklamaları şu şekilde;
"Batı hiçbir zaman medeni olmamıştır"
TUSAŞ'ta 5 şehidimiz var. Allah'tan rahmet diliyoruz. Yaralılara da acil şifalar diliyoruz. Bu menfur terör saldırısını lanetliyoruz.
Son dönemde yaşanan bazı olaylar ülke gündemini değiştirdi. Bu olayları Orta Doğu ve dünyadaki değişimlerden ayrı tutmamak gerek. Küresel ve Siyonist güçlerin de Orta Doğu'da bir harita çalışması var. İsrail, 1917'de Orta Doğu'ya bir kanser gibi yerleşmiş. 1948'de devlet kurulmuş, daha sonra kanser gibi yayılmacı bir anlayışla bütün Filistin topraklarını işgal etmiş. Şu anda da dünyanın gözü önünde soykırım işliyorlar. Medeni denen devletler de bunu izliyor. Aliya İzzetbegoviç'in sözüyle, Batı hiçbir zaman medeni olmamıştır.
İslam dünyasının lideri dediğimiz kişiler de Batı tarafından satın alınmış, Siyonist örgütlerce esir edilmiş durumda. Bir tek ses çıkartan bizim liderimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. BM sisteminin iflas ettiğini söyledi. Netanyahu, ABD'de kongrede ayakta alkışlanıyor. Gazze, kadın ve çocuk mezarlığı haline geldi.
"İsrail'in, Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu topraklarını da içine alan emelleri var"
Küresel güçler Orta Doğu'da bir harita değişimi yapıyor. Kartlar yeniden karılıyor, biz de burada Türkiye olarak yeniden pozisyon alıyoruz. Suriye, benim görüşüme göre bölünecek ve kuzeyinde bir Kürt devleti oluşturulmaya çalışılıyor. İsrail, Suriye'nin güneyinden "Davut Koridoru" denilen bir koridorla bağlantı kuracak. İsrail ile sınır devleti haline geleceğiz. İsrail'in emelleri var; Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu topraklarını da içine alan emelleri var. Taşeronları kullanıyorlar, bunlar PKK-YPG terör örgütleri.
"Tasfiye süreci, Kandil ve küresel güçleri rahatsız etti"
Bizim iç cephe tahkimatı yapmamız gerek. Devlet Bahçeli Bey'in yaptığı açıklamayı da, iç cephe tahkimatını güçlendirecek bir açıklama olarak görüyorum. Türkiye'de bir devlet aklının işlediğini düşünüyorum. Devlet Bahçeli'nin siyasi risk alarak böyle bir atılım yapmasını buna bağlıyorum. Ülkenin geleceği açısından iç cepheyi tahkim etmemiz lazım. Daha önce bu süreç FETÖ ve PKK tarafından sabote edildi. Bir adım atılmalıydı, bu adımı da Sayın Bahçeli attı. Vesayet güçlerini ve PKK'yı ortadan kaldırmaya yönelik bir açıklama bu. Tasfiye süreci, Kandil ve küresel güçleri rahatsız etti. Saldırı ile bir mesaj verildi, terör saldırısıyla süreç sabote edilmeye çalışıldı.
Meclis'te kürsüde bir açıklama olacağını sanmıyorum. İroni de yapılmış olabilir orada. Bizim 40 binden fazla şehidimiz var, acılı insanlarımız var. Böyle bir şey olacağını düşünmüyorum. İroni olacağını düşünüyorum. Ana tema, terörü tamamen tasfiye etmek.
"Darbe anayasası ile yönetiliyoruz"
Seçim normal zamanında yapılırsa, Cumhurbaşkanımız aday olamıyor. Ama erken seçim kararı alınırsa tekrar aday olma durumu var. Anayasa değişikliği bunun için yapılıyor denirse, yanlış olur. Darbe anayasası ile yönetiliyoruz. Daha eşitlikçi bir çalışma yapılabilir. Ülkenin buna ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Şu anda Ankara'da bir erken seçim havası da yok.
Ortahisar neden kaybedildi?
Seçimle ilgili özeleştiri yapıyor ve etraflıca tartışıyoruz. "Milletimiz neden bize oy vermedi?" diyecek halimiz yok. Seçim sonucunda başkanlar belli oldu. 5 yılın sonunda da insanlar başkanlara bir karne verecek. Oy verilmemesinde birçok sebep olabilir.
Adayı geç açıklamak bir faktör olabilir. Son dönemlerde Trabzon’dan uzak kalmak ve insanların adayı tanımaması, rakibin sahaya erken inmesi nedenler arasında olabilir. Seçim sonrası yapılan değerlendirmede, biraz daha genel faktörlerin belirleyici olduğunu görüyoruz. Anketlere göre, emeklilerin oy yansımalarının yüzde 50 oranında etkili olduğu görülüyor. Seçmen sandığa gitmedi ama başka partiye de gitmedi. Mesajı aldık, çalışmaları yapıyoruz.
Bir deprem yaşadık, dolar operasyonları oldu. Bütçedeki tüm para şu anda deprem bölgesine gidiyor. Konteyner içinde yaşayan insanlarımız var. Çevre ve Şehircilik Bakanımız harıl harıl çalışıyor. Oradaki çalışmalar bitince kaynakları diğer bölgelere aktaracağız. Yunanistan büyüklüğünde bir kara parçamız depremden etkilendi. Buna rağmen asgari ücrette artış sağladık. Memur maaşları enflasyonun altında kalmadı. Orta vadeli programlar doğrultusunda adımlar atıyoruz.
"Varlık içinde kaybımız oldu"
2002'de iktidarı devraldığımızda tabiri caizse bodrum katındaydık. AK Parti 23 yılda 10. kata çıkardı, belki şu an 8. kata indik. Varlık içinde kaybımız oldu. Kişi başı milli gelir 2 bin dolardan 13 bin dolara çıktı. Bunu da göz ardı etmeyelim. Bunları biz çözeriz, başkası da çözemez.
"Ahmet Metin Genç’in başkanlığı döneminde yapılan eserlerde bol bol poz veriyorlar"
Muhalefet umut vermiyor. Belediyeleri görüyoruz. İstanbul’a bakın, Ortahisar’a bakın. Ahbap çavuş ilişkisi devam ediyor, kayırmalar var. Ahmet Kaya baldızını işe aldı, baskıyla çıkartmak durumunda kaldı. Birçok belediye var böyle, örnek de verebiliriz. Ahmet Metin Genç’in başkanlığı döneminde yapılan eserlerde bol bol poz veriyorlar. Boztepe Seyir Terası’nı ücretsiz yapmıştık, ücretli yaptılar.
Kent Lokantası meselesi; bizim kültürümüzde iyilik gizli yapılır. Bizim dönemimizde Ortahisar Belediyesi her gün üniversitede 3.000 kişiye yemek veriyordu. Biz bunun reklamını yapmadık. Para da alınmadı. Buradan bir algı oluşturmalarını, insanları kuyruğa sokmalarını da doğru bulmuyorum. Lokanta ile bir algı operasyonu yürütüyorlar. Başka bir icraatları da yok. İnsanların ucuz yemek yemesine karşı değiliz ama bunun bir algı haline getirilip ortaya saçılmasına, reklam edilmesine karşıyız.
"Başka ilçe belediyeleri çöpü getirip dökebiliyorken sen neden dökemiyorsun?"
Çöp konusunda bir ayrımcılık yapıldığını düşünmüyorum. Belediye başkanı olunca rozet çıkarılır. "Çıkardım" diyorsun ama yine de siyasi davranıyorsun. Trabrikab, Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız varken, konuşup çözülebilecek bir konu, böyle atraksiyonlara gerek yok. Çöp neden oraya dökülüyor? Başka ilçe belediyeleri çöpü getirip dökebiliyorken sen neden dökemiyorsun? Muhalefetteyken sorumlu davranmalısın ki iktidarda da aynı şekilde davranabilesin. Muhalefetteyken "oraya çöp dökmeyeceğim" dersen, olacak olan budur. Oradaki vatandaş da çöp kamyonlarını durdurup esir alır.
"Araklı'daki çöp tesisinde koku sorunu kalmayacak"
Araklı'daki tesisle ilgili olarak, vatandaşlarımızın sıkıntısı bizim sıkıntımız demektir. Daha önce Ankara'da bir toplantı gerçekleştirilmişti. Ne adım atılması gerekiyorsa atalım dedik. Boğaziçi Üniversitesi'nden bilirkişi raporu geldi; çöpün tam anlamıyla yakılamadığı için vahşi depolamaya gidildiği söylendi. Firma yakma işini yapamadığından dolayı, kurulan kazanlar yeterli değil. Trabzon'un nemli bir çöpü olduğu için 300 derecede yakılması gerekiyorsa 1000 derecede yakılması gerekiyor. Termal kurutma yapılarak yakılması gerekiyordu. Ekstra yatırım gerekliydi. 10-12 milyon dolarlık yatırım için vekillerimizle ve firma yetkilisi ile görüştük. Firma yetkilisi de ABD'lilerle görüştüğünü, 16'sında bu işin belli olacağını söylemişti. Öğrendiğimiz kadarıyla anlaşma sağlanmış. Firma yatırımı yapacak ve ortada bir sorun kalmayacak.
Hamza Bilgin ve Fuat Koçal'ın AK Parti'ye katılma süreci
Arsin Belediye Başkanı Hamza Bilgin ve Vakfıkebir Belediye Başkanı Fuat Koçal’ın AK Parti’ye katılmasıyla ilgili olarak, seçim sonrası dönemde genel merkezimiz, özellikle yerel yönetimler başkanımız, Türkiye genelinde AK Parti’ye geçme talepleri olduğunu ve bizim de çalışma yapmamızı istedi. Biz de bir çalışma yaptık. Arsin ve Vakfıkebir Belediye başkanlarımız bize uzak isimler değildi. Vakfıkebir Belediye Başkanımız, İller Bankası’nda bürokratımızdı. Arsin Belediye Başkanımız da mahalle başkanlığımızı yapmıştı. Fuat Koçal doğrudan AK Parti’ye müracaat etmemişti. Belki müracaat etse farklı olabilirdi.
Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık'a teklif gitti mi?
Yomra Belediye Başkanına bu dönemde bir teklifte bulunmadık. İlk il başkanı olduğumda, bir düşüncesini sormuştuk. O dönemde bize kapıları kapatmıştı. Ön şartsız gelmek isteyen varsa kapımız açıktır, Yomra’ya da açıktır. Ön şartsız gel, kapımız açık. Ama bir o yana git, bir bu yana git. Bunlar olacak şeyler değil. Kapımız sonuna kadar herkese açık, ama ortada dolanıp da bir sağa bir sola yalpaladığın zaman olmuyor. Net bir karar ve duruş lazım.
Kabine değişimi gündemde mi?
Ankara'da böyle bir izlenim almadım ama Cumhurbaşkanımız takdiridir. Trabzon önemli bir yer. Türkiye'nin T'si diyoruz. Abdulkadir Uraloğlu bakanımızın Trabzon'a yapılan yatırımların akamate uğramaması için emeği büyük. Gülcemal'in tahkimatını, sayesinde yaptık. Bakansız bir Trabzon'da yatırımlar sekteye uğrar. O yüzden Abdulkadir Uraloğlu bakanımız bizim için büyük bir şans.
Yerel seçimlerde Trabzon, büyükşehirler arasında birinci sırada çıktı. Karşılığını alıyoruz elbette. Ankara’ya gidince, "Şampiyon biziz, kredi musluklarını açın" diyebiliyoruz. İller Bankası’ndan Düzköy kanalizasyon projesi için 407 milyon liralık kredinin yarısını hibe olarak aldık. Her ilçeye eşit mesafedeyiz. Bir bakan çıkmış ilçeden, oraya da bir pozitif ayrımcılık olmasın mı? Her yere yapılıyor bu. TİSKİ’nin yatırımları sadece oraya değil ki; her ilçede bir yatırım var.
Raylı sistem projesi ve diğer projeler
Raylı sistem, proje aşamasında. Yeri kararlaştırılıyor. Büyük ihtimalle Tanjant olacak. Proje bittikten sonra yatırım programına alınacak. 2025 mi olur, 2026 mı olur, bilemiyorum. Bakanımızın da büyük emekleri var.
Gülcemal projesi yıllardır bekliyordu. Ganita-Faroz çok güzel oldu. Orayı birleştirmek lazım, Beşirli tarafını birleştirmek gerek. Tahkimat yapılacak. Akçaabat-Trabzon sahil yolu projesi ile ilgili de çalışılıyor. Büyükşehir Belediye Başkanımız bu konuda çok gayretli.
En büyük sorunumuz biyolojik arıtma. Buna bir yer arıyoruz. Yapılırsa koku ortadan kalkacak. İki alan var: Limanın hemen doğu tarafındaki Kanuni Bulvarı'na bağlantı yolu, bir de 100. yılın aradaki yer. Ama aradaki yerin alan açısından yeterli olmadığı söyleniyor. Bunlara çalışılıyor. İller Bankası Genel Müdür Yardımcısı Volkan Bey ile de görüştük. AB'nin geri ödemesiz kredilerinin olduğunu, hatta 30 yıla yayılan kredilerin verilebileceğini iletti. Yer tespiti ve altyapı oluşturulabilirse, şehrimize biyolojik arıtmayı kazandırmak isteriz.
Trabzon Şehir Hastanesi ne zaman bitecek? Hangi hastaneler taşınacak?
Ödeneği var ve devam ediyor. Ödenek sorunu yok. Böyle devam ederse, 2025'in sonuna doğru bitecek. Belki 2026'nın başlarına sarkabilir. Bir problem yok, son sürat devam ediyor.
Hangi hastanelerin taşınacağını şu anda planlamak doğru değil. Şehir Hastanesi bitmeye yakın planlamak daha doğru. Ahi Evren Hastanesi, Kemik Hastanesi ve Numune Hastanesi'nin oraya taşınabileceğini söyleyebiliriz. Fatih Hastanesi şehrin merkezinde kalabilir; merkezde de bir hastane olması her zaman iyidir.
Kaşüstü Araştırma Hastanesi'nin, şehrin doğusunda bir hastane olarak orada kalmasını taraftarıyım. Genel hastane anlamında taşınacaksa, orada belli branşlara hizmet eden bir hastane şeklinde kalmalı. Bir Fizik Tedavi hastanesi olabilir. Bu şekilde bir planlama yapılır; inşallah orası bir eğitim ve sağlık üssü olur. Biliyorsunuz, Sağlık Bilimleri Üniversitesi de o bünyede hizmet verecek. Hatta morfoloji binasının oraya eklenmesi konusunda da Sağlık Bakanımızla görüştük. Çalışmalarını yapıyoruz.
Şehir Hastanesi için yol planlamaları yapılıyor. Özellikle hastanenin etrafında ring tarzında bir yol, hem kara yollarının oradan şehrin batı tarafına hem de doğu tarafına bağlantı yolu olarak yapılıyor. Sadece maç günlerine özel bir uygulama yapılabilir; trafik polisleri açısından söylüyorum. En büyük sorun park alanı. İnsanımız maça gidince parklanma konusunda dikkat etmiyor. Boş park alanına gitmek istemiyor; maçtan çıkınca direkt yola gireceği bir parklanma yapıyor. Raylı sistemi oraya monte ettiğimizde, belki de insanlar maça toplu taşıma ile gelecek. Bu daha uygundur.
Güney Çevre Yolu'nda son durum
Güney Çevre Yolu devam ediyor. 5. tünel ağzı açıldı. Bir problem yok. Akçakale-Akyazı arasındaki 15 km'lik yolun yaklaşık 13 km'si tünel, 2 km'si de viyadük şeklinde.
Sağlık Turizmi
Tiflis-Trabzon uçuşları başlatıldı. Kongreden dolayı gidemedim. 100 koltuk garantisi ile birlikte uçuşlar başladı. Bu koltukların birçoğu sağlık turizmi yapan kurumlara dağıtıldı. Gürcistan'da sağlık hizmetleri, bize göre geride. Bunu fırsata çevirmek gerek. Samsun ve Ordu hastaneleri bundan yararlanıyor. Trabzon olarak biz de bu pastadan pay alıyoruz. Nasıl artırabiliriz, bunun hesabı içindeyiz. Direkt seferlerle hasta gelecektir, ama biraz sabır gerekli. Sağlık turizmi açısından ve döviz girmesi açısından atılan adımları olumlu karşılıyorum. Dediğim gibi, biraz sabırlı olup işi zamana yaymak gerek.
Kongre süreci
Kongre süreçleri başladı. Amaç, yorulan arkadaşlarımızın yerine yeni arkadaşlar belirlemek. Belki değişmeyecek arkadaşlarımızın yönetimleri de değişecektir. Süreci genel merkezimiz ve teşkilat başkanlığımız ile yürütüyoruz. "Hangi adımları atarsak daha başarılı oluruz?" derdindeyiz. Bazı ilçelerde tasarruf hakları olabiliyor. Genel merkez, milletvekillerimiz ve bizim değerlendirmelerimizle süreci yönetiyoruz.
Düzköy ve Sürmene kongrelerini yaptık. Bundan sonra da hep beraber coşkulu kongreler yapacağız. Genel merkezimizin talimatı şu: Kongre olacağı ilçede, isteyen direkt Cumhurbaşkanımıza mektup yazabilir. Biz mektupları hiç açmadan genel merkeze gönderiyoruz. Oradan da Cumhurbaşkanımıza iletiyorlar. Aynı şekilde delegeler için de sandık oluşturuyoruz. Böylece kongre sürecinde milletimizin nabzını tutuyoruz.
Ortahisar İlçe Başkanlığı için istişare yapılıyor. Temayül yapılacak, henüz isim belli değil. Kadir Mete Başkanımız koordinatörümüz. Ortahisar İlçe Başkanlığımızda, yönetim kurulu üyeleriyle küçük bir temayül yapıldı, ancak daha geniş çalışmalar yapılacak. Adaylar var. Ortahisar, en büyük ve önem verdiğimiz ilçe. Titizlikle çalışıyoruz. Belki birkaç adayın ismini genel merkeze götüreceğiz ve karar orada verilecek.
İl Başkanlığı için yeniden aday mı?
Bir görev adamıyım. Yeniden il başkanlığı görevini takdir edecek olan Cumhurbaşkanımızdır. Eğer "devam et" derse, devam edeceğiz. Ama değişim kararı verilirse, buna da boynumuz kıldan incedir. 4 yıldır bu görevi yürütüyorum, hayatımın en şerefli görevi. Sayın Cumhurbaşkanımıza dava arkadaşlığı yapmak benim için en büyük onurdur. Bu onuru taşımak isterim, ancak Cumhurbaşkanımızın takdiri bizim için önemlidir.
Elbette eksiklerimiz vardır ancak netice itibarıyla bakınca, başarı kişilere göre değişmez. Bize haksızlık yapılıyor. A şahsına göre başarılı olan bir durumda, B şahsı başarısız olmaz. Başarıda da başarısızlıkta da bu herkesindir.
İl yönetimi anlamında değişim olabilir. Yorulan arkadaşlarımız olabilir. Genel merkezimizin bize söylediği kriterler var. Mesela yönetimin, yüzde 30-40 oranında eski yönetimden oluşması yönünde. Herkesi toptan değiştirme anlayışı olmaz. Yorulanlar, performansı iyi olmayan arkadaşlar olabilir. Elbette devam edersek revizyonlar yapılacaktır.
Aday yapılmazsak, doktorluğa devam. İl başkanlığı için bazı isimlerin gelmesi bir tedirginlik yaratmıyor. Normal karşılıyorum. Ben siyaseti Allah rızası için yapıyorum. Çıkar ya da beklentim yok. Cumhurbaşkanımıza yol arkadaşlığı yapmak şeref. Bunu da torunlarıma anlatacağım.