Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Haber61 ekranlarında yayınlanan "Gündem Özel" programında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başkan Kaya; belediyenin toplam borcu, personel sayısı, yürütülen projeler, çöp krizi ve katı atık bedeli tartışmalarına dair önemli açıklamalarda bulundu.
Ahmet Kaya'nın açıklamaları şu şekilde;
Murat Özçilingir'in istifası
Ortahisar Belediye Başkanvekili ve ORBEL Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özçilingir'in istifası ile ilgili olarak konuşan Ahmet Kaya, "Program doğrultusunda Tiflis'e gitmiştik. Sağlık turizmi için önemli görüşmeler yaptık. İstifa konusunu ben de basından öğrendim. İşlerinin aksadığı yönünde serzenişleri vardı. Bakırcılar Caddesi'nde güzel bir iş yeri var. Yoğunluğu var. Dolayısıyla işlerinin belediyeye geldikten sonra aksadığını, yükün yenge hanımefendi üzerinde olduğunu söylemişti. Tiflis'e gitmeden önce de benzer konuyla ilgili olarak görüşmüştük. Temel gerekçe buydu. Murat Bey siyasi olarak yol arkadaşımdır. Beraber uzun yıllar siyaset yaptık. Yol arkadaşlığımız da ebediyete kadar sürecektir. Kendisiyle henüz görüşme olanağım olmadı. İlk fırsatta görüşeceğiz. Dediğim gibi, yol arkadaşlığımız bakidir" dedi.
Devlet Bahçeli'nin Öcalan açıklamaları
Belediye başkan adayı olduğumuz günden itibaren parti rozetimizi çıkardık. Birinci önceliğimiz Trabzon'da yaşam kalitesini yükseltmek. Dolayısıyla milletvekili olduğumuzda genel siyasete dair çok değerlendirme yaptım. Şu anda Trabzon'a hizmete odaklandım. Bu konuda siyasiler konuşursa çok daha doğru olacaktır.
"Alacakları düştükten sonra net borç 792 milyon TL"
Biz belediye başkan adayı olarak yola çıktığımız süreçte, Cüneyt Zorlu Bey Ortahisar Belediye Meclis Üyesi'ydi. Kendisine borçlar konusunda bir soru önergesi vermesi yönünde öneride bulunmuştuk. Cüneyt Bey de sağ olsun, bir soru önergesi hazırlayarak Ahmet Metin Genç Bey'e soru sormuştu. Sayın Genç de yazılı cevap verdi: 109 milyon 887 bin lira toplam borç olduğunu söyledi. Belediyeyi kazandıktan sonra ilk iş birim müdürlerinden bilgi aldık. Bütün kurumun fotoğrafını çekelim istedik. Rakamları topladık, 857 milyon gibi bir rakamla karşılaştık. Şeffaf ve halkçı anlayışla belediyecilik yapacağız. Borç konusunda vatandaşları bilgilendirmeyi bir görev bildik. Başka bir sıkıntımız da yok. Şeffaflık ilkesi gereğince borcu toplumla paylaştık. Sayın Başkan çıkıp, "Borç 857 milyon değil, 596 milyondur. Üstünde çıkarsa borcu kuruşuna kadar öderim" dedi. Ben de, Ahmet Bey'in dediği gibiyse, bütün Trabzon'dan özür dileyeceğimi ifade ettim. Tartışmalar yoğunlaşınca, buna gerek olmadığını ve bağımsız denetçileri çağıralım dedik. Belgeleri takdim edelim ve kamuoyuna borcu açıklasınlar dedik. Hasan Kamil Velioğlu ve arkadaşları bu göreve talip oldu. Bir çalışma yaptılar. Sonuç da bendedir.
Keşke onlar haklı çıksaydı, borç maalesef bizim açıkladığımız rakamın da üstünde. Arzu eden herkese bütün belgeleri verebiliriz. Sayın Başkan Genç ve diğer arkadaşlara da verebiliriz. Toplam borç 1 milyar 227 milyon 619 bin 656 TL. Alacakları düştükten sonra net borç 792 milyon TL.
Toplam alacak 435 milyon 390 bin lira. Bunun tahsil edilebilmesi çok zor. Bir tanesi Değirmendere'de esnaf. 20 küsür milyon borcu var ama yurt dışına gitmiş. Parayı tahsil edebilmek çok mümkün değil.
Ahmet Metin Genç Bey aradaki farkı ödemeyi taahhüt etmişti. Biz aradaki 200 milyonluk farkı ödemesini rica ediyoruz. Çünkü kendi taahhüt etmişti. Her şey açık ve nettir.
"İller Bankası'ndan gelen para maaşı ödemeye yetmiyor"
Göreve talip olduk. Bunu da en iyi şekilde yapma gayretindeyiz. Her günün sonunda değerlendirme yapıyoruz. Projelerimiz var. Bazılarını da yaptık. Adaylık sürecinde uçuk kaçık, yapılması mümkün olmayan projeler vadetmedik.
İller Bankası'ndan gelen para maaşı ödemeye yetmiyor. Gelir gider dengesi bozuk. Haddinden fazla personel maaşı gideri var. Ama üstesinden geleceğiz. Projeleri de bir bir hayata geçireceğiz. Şeffaf ve hesap verebilir bir belediyecilik anlayışı ile kenti tanıştıracağız.
"Kurumsallık anlamında eksikliklerle karşılaştık"
Bindiğimiz makam aracı hacizliydi. Hala aynı aracı kullanıyoruz. O hacizleri kaldırdık. Şimdi epey yol aldık. Tıkır tıkır işleyen bir belediyeyi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Kurumsallık anlamında eksikliklerle karşılaştık. Binanın kullanımı konusunda sıkıntılar var. Yaşlı bir amcayı emlak vergisi yatırmak için geldiğinde, merdivenlerden çıkarken gördüm. Güzel bir yapmışsınız ama emlak servisini -2, -3'e koymuşsunuz. Bunlar birinci kata konulmamıştı. Çalışma başlattık. Binayı daha doğru nasıl kullanabiliriz diye bakıyoruz. Vatandaşların işlerini hızlıca görüp çıkabileceği bir çalışma yapıyoruz.
Çöp konteynerlarımıza çip yerleştireceğiz. Doluluk oranlarını görebileceğiz. Böylelikle zaman ve yakıt tasarrufu yapacağız.
"Ortahisar'da 16 bin 423 tane kayıt dışı bina var"
Bir tespit yaptırdık. Ortahisar'da 16 bin 423 tane kayıt dışı bina var. Bu demek ki, biz bunlardan emlak vergisi alamıyoruz. Yıllık 815 milyonluk gelir kaybı anlamına geliyor. Siz vergi veriyorsunuz, yanınızdaki komşunuz vermiyor. Bu adaletli bir şey değil.
Belediyeye yapılan iş talepleri sıkıntılı bir konu. Dün Belediyeler Birliği toplantısı için Ankara'daydım. Bütün belediye başkanı arkadaşlarımız da bunu ifade etti. Ekonomik buhran yaşanıyor. Genç işsizlik zirve yaptı. Çaresiz ailelerin ve gençlerin gideceği birkaç adres var. Muhtara kaymakam ya da belediye başkana gidecekler. Sıkıntılarına çözüm arıyorlar. Ben de bu derece iş talebi olacağını hiç düşünmiştim. 13-14 bin CV geldi. Vatandaş haklı ama biz de çaresiziz. Bir de bunun psikolojik boyutu var. 70-80 yaşındaki vatandaşlar bize dertlerini anlatıyor. Elimizden de bir şey gelmiyor. Niteliğe bakılmadan çok sayıda personel alınmış. Çözülemeyecek oranda iş başvurusu var. Bütün Trabzon bizden iş talep ediyor. Sadece Ortahisar'dan bahsetmiyoruz. 18 ilçe, hatta diğer illerden iş talebi var. Yapacak bir şey olmadığını ifade ederek zamana ihtiyacımız olduğunu söylüyoruz.
"1764 personel var"
Personel aldık. 1744 personelle başladık. Bugün 1764 personel var. 20 kişi fazlalık var. Emekli olanlar var. İhtiyaç varsa alım yapacağız. Yoksa almayacağız. İller Bankası'ndan gelen para maaşların sadece yarısını ödüyor. Bu yükün üstüne yük yükleme durumumuz yok.
"Herkes evine helal ekmek getirme gayreti içinde olacak"
Yaz aylarında şehrimizde kalabalık oluşuyor. Dolayısıyla da çöplerin toplanması konusunda sorunlar oluyor. Önce elimizdeki personeli değerlendireceğiz. Kuruma değer katmaya çalışan her arkadaşın yüreğine sağlık. Ama bazı arkadaşlar var, birtakım alışkanlıkları var. Ben şuraya yakınım ve bana kimse dokunamaz anlayışı var. İşe gelmeyen, görevleri yapmayan ve disiplinsiz davranan, ki böyle bir kişiyle yolumuzu ayırdık. Basına da yansıdı. Bu kurumda kimse boş durmayacak. Kimsenin inancı ve ırkı bizi ilgilendirmez. Helal haram inancı var mı, maaşı hak etme gayreti var mı? Bunlar varsa başımın üstünde yeri vardır. Ahlaklı insanın partisi beni ilgilendirmez. Liyakatli olan her kimse partisine bakmaksızın sonuna kadar sahip çıkarız. Arkamda şu güç var diyen, iş yapmayıp maaş alıyorsa benden çekeceği var. Açık söylüyorum. Herkes evine helal ekmek getirme gayreti içinde olacak. Birim müdürlerimizle konuştuk. İşe geç gelen, sorumluluk bilinci olmayan, sıkıntılı işlere bulaşanları tespit edin; verim alamazsak nihayetinde de yolları ayıracağız dedik. Kimsenin ekmeğinden olmasını istemem ama sorunları varsa, o arkadaşlara da bir yere kadar tahammül edip, yolları ayıracağız.
"4 aydır yazımıza cevap verilmedi"
Hizmet edebilmek için birçok parametre var. Birtakım sıkıntılar var. Borç yükü ve personel giderleri dışında da sorunlar var. Yazdığımız yazılara cevap verilmemesi önemli bir sıkıntı. Çağlayan'da kentsel dönüşüm başlatıyoruz. Ön adımlarda belli kurumlara yazı yazdık. Milli Emlak'a ait 11 parselden oluşan araziler var. Bakanlık olur vermiş, kentsel dönüşümde kullanılması adına devir için yazı yazdık. 4 aydır yazımıza cevap verilmedi.
Çağlayan'daki yapı stoğu eski. Orayı Trabzon'un güzel bir mahallesi haline getirmek istiyoruz fakat yazdığımız yazıya maalesef 4 aydır cevap yok.
"Verilen ceza Trabzon'a yapılan bir haksızlıktır"
Çöp krizi ile ilgili bir ceza ile karşılaştık. Sel felaketi oldu, çöplerin taşınmasında kullanılan köprü yıkıldı. Tırlar köprüden geçemeyince, bize dediler ki, çöpü o alana taşır mısınız? Görevimiz olmamasına rağmen kabul ettik. Çöpleri Deliklitaş'a getirdik. Fakat öyle bir tablo ile karşılaştık. Araçları Araklı'ya gönderdik. Vatandaşlar geçtiğimiz zamandan bu yana verdikleri mücadeleden dolayı araçların geçişine izin vermedi. Ki haklılar, yaşadıkları köyler kokudan durulmaz halde. Bizim görevimiz tesisin koku salmadan, yaşam kalitesini düşürmeden faaliyetini devam ettirmesiyken, buna çözüm bulunamadı. Vatandaşlar araçların önünü kesip 11 saat boyunca geçişe müsaade etmedi. Bizim de çöpleri bir yere dökmemiz lazımdı. Araklı'ya çöpleri dökemedik, Deliklitaş'ın oradaki alana geçici olarak döküldü. Ne yapabilirdim; ya çöpleri toplamayacaktım ya da geçici olarak bir yere döküp çöpleri toplamaya devam edecektik. İyi niyetli ve çözüme katkı verme odaklı bir düşünce. Trabzon'un 18 belediyesinin birçoğu, AK Partili olanlar hatta, "Ben de aynı şeyi yaptım" dedi. Ama bize ceza yazıldı. Bu ceza Trabzon'a yazıldı. Bu cezayı sonuçta cebimizden ödemeyeceğiz. Bu Trabzon'a yapılan bir haksızlıktır. Temel amaç hizmet ettirmemekti. Maaş ödeyebiliyoruz, Kent Lokantası açıyoruz diye sıkıntı edenler var. Partizanlığı kaldırıp atalım. Ne çekiyorsak bu anlayıştan çekiyoruz. Hepimiz bu milletin ve devletin adamıyız.
Evlilik destek paketi
Evlilik destek paketi kapsamında, yeni doğan bebeği olan ailelere, içinde bebeğin ihtiyaç duyacağı malzemelerin hepsini barındıran bir paket hazırladık. Sosyal İşleri Müdürlüğümüz ve personelleri evlere gidip bunu dağıtıyor. Bunu Trabzon'da biz başlattık, bu zamana kadar yapılmıyordu.
"İkinci Kent Lokantası'nı 20 Kasım'a kadar açıyoruz"
Meydan'da açtığımız Kent Lokantası'nda bu zamana dek 45 bin vatandaş yemek yedi. Avni Aker'in karşısında bir alan kiralık. İkinci Kent Lokantası'nı oradaki iş yerinde Kasım'ın 20'sine kadar açmış olacağız.
"Şenol Güneş elini taşın altına koydu"
Trabzonspor bizim olmazsa olmazımız. Şenol Hocam büyük bir risk aldı. Maalesef birçok transfer yapıldı ama gidişat kötüydü. Şehrin de en önemli moral değeri Trabzonspor. Hal öyle olunca süreci dikkatli takip ediyoruz ama eleştirmek anlamında söylemiyorum. Keşke daha isabetli tespit ve transferler yapılsaydı. Sağ olsun, Şenol Güneş Hocam elini taşın altına koydu. Sorumluluk aldı ve Trabzon'un öze dönüş olarak değerlendirebileceğimiz bir adım attı. Bizim de temel ihtiyacımız bu. Geçmişte çok değerli sporcular yetiştirildi. Trabzon futbolcu tarlasıdır. Trabzon böyle bir futbol kenti. Bu kadar üretim gücü olan bir kentin çok fazla yabancı futbolcu almasını doğru bulmuyordum. Bunun doğru olmadığını saha sonuçları da gösterdi. Sağ olsun, Şenol Hocamız duruma el koyup geldi. Geldiği günden bu yana da maç kaybetmedi. Umut ediyorum ki güzel günler bizi bekler. Genç ve gayretli bir yönetim var. Biraz zamana ihtiyaç var. Biz bütün gücümüzle Trabzonspor'un yanındayız. Forma kampanyasına katkı verdik. Personellerimize de forma hediye ettik.
Katı atık bedeli tartışması
Katı atık bedeli toplama konusunu Meclis'te tartıştık. Cüneyt Bey, Ahmet Bey'e meseleyi anlattı. Ahmet Bey 10 yıl Ortahisar'da Belediye Başkanlığı yaptı. Bu süreçte de katı atık toplama bedelini, Büyükşehir'in su faturaları üzerinden aldı. Bunu doğru buldu ve eleştirmedi. Şimdi Büyükşehir Belediye Başkanı olunca, toplamayacağım dedi. Burada bir soru işareti var. Bunu sormak zorundayız. Toplamama gerekçesi bir haksızlık olarak ortaya çıkıyorsa, 10 yıl boyunca neden bu şehre bu haksızlığı yaptınız. Neden Büyükşehir topladı ve parayı aldınız? Yasa diyor ki, sen katı atığı toplarsın ve bunu da su faturaları üzerinden tahsil edersin. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bir yönetmelik yayınlamış; 22. madde diyor ki, bedelin su faturaları üzerinden toplanması mümkündür. Bunun dışında ilçe belediyelerinin bu parayı toplama şansı yok. Geldiğimizde 37 milyondu, Büyükşehir bu katı atık bedelini Ortahisar'a ödememişti. Bu parayı istedik. Ahmet Bey de bu bedeli toplamayacağını ifade ederek başınızın çaresine bakın dedi. Ayda 3.5 milyonluk gelirden mahrum kalmamız demek. Hatta bazı AK Partili belediye başkanı arkadaşlar, "İnşallah mahkemeyi kazanırsınız, bu doğru bir şey değil" dedi. Biz de mağduriyeti ifade ettik. Yasal olarak vatandaşın ödemesi gereken bir para. Su faturasında değişen bir şey olmayacak. O paranın bir dilimini biz bir dilimini Büyükşehir alacak. Vatandaşın cebinden çıkan para değişmeyecek. Hukukçu arkadaşlar inceledi, mahkemeye gittik. Mahkeme de bizi haklı buldu. Büyükşehir kararı istinafa gönderdi. Orası da bizi haklı gördü. Dolayısıyla mesele çözülmüş oldu. Geriye dönük 2 aylık tahsilat söz konusu. Bu konuda vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde çözeceğiz. Büyükşehir Belediye Başkanımızın bu konudaki yaklaşımı ne olacak, onu da bilemiyorum açıkçası.
2028'de izleyeceği yol haritası
Bütün motivasyonum Ortahisar halkının bana verdiği onurlu görevi dolu dolu yapmak. Sonrasına Trabzonlu hemşehrilerimiz kararını verecek. Bu samimiyetle meseleye bakıyorum.