Trabzon Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, çalışma koşulları ve iş yükü ile ilgili itirazlarını dile getirmek adına basın açıklamasında bulundu.
Başkan Cüneyt Hayal, Meydan Parkı'nda basın açıklamasında bulunarak çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve itirazlarının duyulması çağrısı yaptı.
Trabzon Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Cüneyt Hayal'in açıklamaları şu şekilde;
Ülke ekonomisinin güçlü bir temel üzerine yükselmesinde önemli bir rol üstlenen mali müşavirler olarak, bugün burada haklarımızı savunmak ve adalet talebimizi dile getirmek için bir araya gelmiş bulunmaktayız.
Devletlerin vergi gelirlerini toplamak ve hükümetlerin çeşitli alanlarda geleceğe yönelik planlamalar yapmak için bazı verilere ihtiyaçlarının olduğu açıktır.
Ancak, bu veriler toplanırken, istenilecek verilerin mümkün olduğunca tek elden alınması, gereksiz bilgi toplamanın önüne geçilmesi ve veri toplama için kullanılan yöntemlerin de sağlıklı çalışması büyük önem arz etmektedir.
Görünürde mükellef veya işverenlerden istenilmekle beraber, iktisadi ve sosyal hayata ilişkin ihtiyaç duyulan hemen her veri Mali Müşavirler aracılığıyla toplanılır hale gelmiştir.
Ancak bugün Mali Müşavirlerin sırtındaki yük artık dayanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Meslek mensupları aracılığıyla alınan beyan ve bildirimlerin sayısı her geçen gün artmakta, bu beyan ve bildirimlerin içerikleri kolaylaşacağına zorlaşmaktadır.
Gelişmiş ülkelerde iş verimini artırmak için haftalık çalışma günlerinin dört güne indirilmesi tartışılırken biz Mali Müşavirler olarak neredeyse 7/24 ofislerimize hapsediliyoruz.
Bu durum meslek mensuplarının zaten çok ağır iş yükü altında ezilmelerine sebebiyet vermekte iken bir de beyan ve bildirimleri almak için kullanılan sistemlerin sağlıklı çalışmaması ve yoğunluk dönemlerinde tıkanması, zamanla yarışan meslektaşlarımızın streslerini katbekat artırmaktadır.
Meslektaşlarımız, rutin dönemlerde dahi beyan ve bildirimleri sağlıklı bir şekilde hazırlayamaz hale gelmiştir.
Sadece Nisan ayında GİB tarafından ilan edilen vergi takviminde toplam elli altı beyan ve bildirimin verileceği açıkça görülmektedir. Bu beyan ve bildirimlerin yanında bir de en son 20 yıl önce uygulanan ve genel tebliği ile sirküleri henüz iki üç ay önce yayımlanan, hala uygulamada birçok tereddütü barındıran enflasyon düzeltme işlemlerine ilişkin yapılacak çalışmaların da aynı takvimde tamamlanmak zorunda bırakılmasını adil ve uygulanabilir bulmuyoruz.
Resmi, idari ve hafta sonu tatilleri Ramazan Bayramı ile birleşince toplam on iki günlük tatil nedeniyle Nisan ayında çalışma günü olarak sadece on sekiz gün kalmaktadır. Bu kadar kısa sürede bu kadar beyan ve bildirimin sağlıklı bir şekilde verilmesine imkân yoktur.
Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerinin 08 NİSAN 2024 tarihinden itibaren yapılan yazılı ve sözlü başvuruları dikkate alması için meslektaşlarımızın masa başında ölmesi mi gerekli! Yine son gün mü uzatacaksınız beyannameleri!
Meslektaşlarımız gece gündüz demeden rutin işlerinin yanında ay sonuna kadar kurumlar vergisi beyannamelerini yetiştirmek için uğraşmaktadırlar.
Bayram tatili nedeniyle çalışmaların sekteye uğraması, mükelleflerden bilgi ve belgenin toplanamaması sebebiyle kurumlar vergi beyannamelerinin süresinde sağlıklı bir şekilde hazırlanabilmesi mümkün değildir.
Kurumlar vergisi beyannameleri bile süresinde hazırlanıp beyan edilemeyecek durumda iken bir de bundan 17 gün sonra geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi işlemlerinin yapılmasının ve beyanname ekine bilançonun eklenmesinin istenmesi, biz mali müşavirlerin adeta cinnet geçirmesine sebebiyet vermektedir.
2024 yılı geçiş dönemi olması ve ikincil mevzuatın oldukça geç yayımlanması ve aşırı yoğunluk nedeniyle 2024 yılında geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltme işlemlerinin yapılmaması için dayanakları ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığına yaptığımız müracaatımızın hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
2023 yılına ilişkin Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin ve elektronik defter beratlarının yüklenmelerinin Nisan ayındaki resmî tatil sürelerinin uzun olması nedeniyle zamanında yapılması mümkün değildir.
Bu nedenle kurumlar vergisi beyannameleri ile e-defter beratlarının yükleme sürelerinin ve geçici vergi beyan süresinin uzatılması talebimizin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Bizler, devletimiz için her türlü fedakarlığı yapan tıpkı pandemi döneminde olduğu gibi ekonominin çarklarının dönmesi için sağlımızı tehlikeye atarak üzerimize düşen görevleri yüksek sorumluluk bilinci ile yerine getiren bir meslek grubuyuz!
Devlet bizim devletimizdir. Tabi ki kriz dönemlerinde herkesin elini taşın altına koyması ve var gücü ile çalışması gereklidir. Ancak, hiçbir kamu gücünün de bir meslek grubuna bu kadar yüklenmeye, insanların psikolojilerini bozmaya hakkı yoktur.
Önerilerimize yıllardır sessiz kalınması sebebiyle, büyüyen bu sorunların ortadan kaldırılması, Mesleğimizin yapılabilir olması için, yaptım oldu modeli ile değil, kalıcı olan aşağıda sıralamış olduğumuz düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesi önem arz etmektedir.
1- Mali İdarenin çalışmayan bildirim ve beyan sistemi acilen yenilenmelidir.
2- Beyan ve Bildirim Sürelerinin, Resmi ve İdari Tatil süreleri kadar kendiliğinden uzaması için mevzuat acilen düzenlenmelidir.
3-Yargının tatil olduğu, yürütmenin tatil olduğu, yerde Verginin de tatili olmalı; Adı olup kendi olmayan Mali Tatilimiz bizlere verilmelidir.
4- Meslek Mensubu arasındaki gelir dağılımındaki adaletin sağlanması ve haksız rekabetin önlenmesi için Kota Uygulaması acilen getirilmelidir.
5- Enflasyon Düzeltmesi Uygulaması ve Bilanço Yıllık olmalıdır.
6- Ölçüsüz iş yükü ve adil olmayan ücret tarifesindeki olumsuz denge acilen düzeltilmelidir.
7- Sadeleştirilmiş ve birbiriyle uyumlu vergi mevzuatı acilen hazırlanmalıdır.
8- Gereksiz beyan ve bildirimler kaldırılmalı, kamu kurum ve kuruluşlarının altyapısı birbirlerine açılmalıdır.
Sorunlarımıza ivedi olarak çözüm üretilmesi için haykıran 130 bin meslek mensubunun çığlıklarına duyarsız kalınmamalı, biz Mali Müşavirlerin işlerimizi daha sağlıklı yapabilmesi için haklı ve insani taleplerimizin hayata geçirilmesini talep etmekteyiz.
Artık mevcut işlerimizi yapamaz hale geldik, bıçak kemiğe dayandı.
İnsani şartlarda yaşamak biz mali müşavirlerin de anayasal hakkıdır!