Trabzon’da "Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı dolayısıyla etkinlik düzenlendi.
Trabzon’da bulunan Umut ve Yaşam Derneği, ‘Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı’ kapsamında uzmanlar ve hastalar bir araya geldi.
Etkinlikte bulunan onkoloji uzmanları meme kanserinde erken tanı, taramalar ve kadınların kendi kendine meme muayenesi yapması konularında bilgiler verdi. Katılan hastalar ise kendi hikâyelerini Haber61 mikrofonlarına anlattı.
Etkinlikte Trabzon İl Sağlık Müdürü Hakan Usta’da yer aldı.
Erkeklerde de meme kanseri hastalığının görüldüğünü fakat farkındalık olmadığı için ileri seviyede yakaladıklarını ifade eden Umut ve Yaşam Derneği Başkanı Dr. Nimet Baki,” Derneğimiz 2006 yılında kuruldu. Bu ay Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından beri 1-31 Ekim meme kanseri farkındalık ayı olarak kutlanmakta. Biz de bu ayda çalışmalarımıza daha çok hız vererekten gerek Trabzon gerek temsilciliklerimiz aracılığıyla 61 ilde temsilcilerimizde meme kanseri konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Meme kanseri erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilen bir kanser türü her 8- 10 kadından birinde meme kanseri gözleniyor. 3 dakikada bir meme kanserine yakalanıyor.
2 milyon 300 bin kadında meme kanseri gözlendi. Türkiye’de 18 bin meme kanseri gözlendi ve geçen yıl dünyada 672 bin kadın meme kanserinden öldü. Oysa erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilir bir kanser türü diyoruz. Risk faktörleri var bu risk faktörleri bir genetik olabilir. 20 tane genotip mutasyona bağlı meme kanseri oluşabiliyor fakat bu %10 oranla. Ailesinde meme kanseri öyküsü olanlar varsa meme kanseri görülme olasılığı yüksek olur.
Anne, teyze, kız kardeşte meme kanseri varsa görülme olasılığı daha fazla oluyor. Yapılan son çalışmalarda babaanne, anneanne, halada da meme kanseri varsa meme kanseri görülme olasılığı yüksek olur. Obezite son derece önemli. Sadece düzenli spor yaparaktan meme kanserinden %25 korunmak mümkün. Erkek hastalarda da meme kanseri var. Erkek hastalarda farkındalık olmadığı için genelde 60- 65 yaştan sonra meme kanseri gözleniyor o yüzden erkekler de belli aralıklarla taramalarını yaptırmalı. “ ifadelerini kullandı.
YAKALANMAKTAN DEĞİL, GEÇ KALMAKTAN KORKUN
Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Asiye Solak, kadınlara ayda 1 kez muayene olmaları konusunda çağrıda bulunarak, “Meme kanseri dünyadan en çok ölüm sebebine neden olan kanser türlerinden biri. 20 yaşından sonra her kadın kendini muayene etmeye başlamalı. Bizler hastalara nasıl muayene etmesi gerektiğini öğretiyoruz. Senede 1 defa meme ultrasonuna girip, ayda 1 kez muayene olmalıdır. 40 yaşından sonra eğer aile öyküsü varsa senede 2 kez yaptırmalı. Hasta memesini tanımalı ve uyanık olmalıdır. Yakalanmaktan değil geç kalmaktan korkması lazım. Erken yakalandığında memeyi tamamen almamamıza gerek kalmıyor. Yakalanmaktan değil geç kalmaktan korkması lazım. Erken yakalandığında memeyi tamamen almamamıza gerek kalmıyor. “şeklinde konuştu.
Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Hasbi Mert Meral ise hastanın fikrinin de önemli olduğuna dikkat çekerek, ”Erken taramada önleyici cerrahi başladı. Önleyici cerrahi, kanser oluşmadan kanser şüphesi olan kişilerin tespit edilmesidir. Plastik cerrahi olarak memenin tekrardan oluşturulması ve vücut algısının düzeltilmesi aşamasında sürece destek veriyoruz. Kanser oluşmadan memenin şeklini koruyoruz. Hasta ile konuşuyoruz ve fikrini alıyoruz. Kanser süreci bitse de destek verme sürecimiz oluyor bu aşamada. Hastanın görüşü de ön planda.” ifadelerini kullandı.
Meme kanseri hastalığına yakalanan ve tedavi sürecinde olduğunu belirten Türk Dili Edebiyatı öğretmeni Yasemin Uzun, ”Hayatın içinde meme kanseri olan ya da olmayan tüm kadınlara dokunabilmeyi seviyoruz. Bu arada olabildiğim için çok mutluyum. 2019 yılında meme kanseri teşhisi konulan ve tedavisi devam etmekte olan bir hastayım.“ dedi.
“ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTATIR”
Meme kanseri teşhisi konulan Fatma Hanım, “Nimet Hanım ile önceden tanışıyordum. Kendimi muayene ederek fark ettim. Hala tedavim devam ediyor. Yakın çevremde bu hastalık yoktu. Uzak geliyordu. Belirsizlik beni umutsuzluğa düşürdü. Mutlaka kendilerini tedavi etsinler. Erken teşhis hayat kurtarıyor.“ dedi.
Radyasyon Onkoloji Uzmanı Dr. Lasif Serdar ise, “Radyoterapi kısmında ekibin bir parçasıyız. Ağrıyı azaltıp hastanın konforunu sağlıyoruz. Hedefimizi nereye yönlendirirsek oraya gidiyor. Erken tanı çok önemli. Düzenli olarak muayene yaptırılmalı. Orta yaşta da hastalığı görüyoruz. 18 yaşında da hasta oldu. Yeni genetik testleri bize çok yardımcı oluyor. Tarama ve kendi kendine muayene önemli." dedi.
Meme kanseri hastalığını kendisinin fark ettiğini söyleyen Fatma Tarak,”15 yıldır dernekteyim. Spor yaptığım bir dönemde kitleyi fark ettim. Gördüğüm bir rüya ile saçlarımı kestirdim. Tedaviye başladım. Çocuklar hassas noktam. Güçlü olmak zorundaydım. Ameliyat oldum. Tedaviler gördüm. Zorlu bir süreçti. Ailenin neşeli kızıyım. Neşeli olmak zorundayız.“ dedi.
Hastalık ile tesadüfi bir olayla karşılaşan Şöhret Kılıç,"2011’de bu hastalığım çıktı. Ablam biraz rahatsızdı. Onunla gittim. Gelmişken sende taramaya gir dediler. Korktum, birinci evredeydim. 10 yıl oldu tertemizim. Belki de beni tamamen saracaktı. Kimse bende olmaz demesin. Erken müdahale önemli.” şeklinde konuştu.
Umut ve Yaşam Derneği Kurulu üyelerinden Birsen Aksu, ”Kendim 38 yaşında kanser hastası olarak derneğe üye oldum. O zamanlar bu kadar hastanın olduğunu bilmiyordum. Acı hikâyeler varmış. Nimet Hanım sayesinde derneğe çok yardım eden var. Amacımız manevi destek. Derneğimiz çok çalışması var. Keşke çok insana ulaşsak. 1 kişinin hayatı kurtulsa yeter. Erken teşhisle hayat kurtarılıyor. Görünene bakmayın cehennem benim cehennemim. Aile kötü, eşler kötü. Yollar zor, süreç zor. Savaşan sadece amazonlar.” dedi.