Trabzon şehrinin sporda ötekileştirilmesine ziyadesiyle alışmıştık. Buna şimdi de turizm eklendi. Ne sporda yarışmak ne de turizmde var olmak Trabzon'a hak görülmüyor.
Trabzon'da zaten kısıtlı bir turizm sezonu var. 3-5 aylık yaz sürecinde şehirde bir hareketlilik oluyor. Turizm sezonun açılmasıyla birlikte, bir de bakıyoruz ki Trabzon için servis edilen videolar ve doğrudan şehir insanını hedefe koyan paylaşımlar karşımıza çıkıyor.
Elbette Türkiye'deki birçok turizm merkezinde olduğu gibi Trabzon'da da düzeltilmesi ve daha planlı hale getirilmesi gereken meseleler var. Bunları bizler de gündeme getiriyoruz fakat ortaya bir çözüm önerisi koyma gayretimiz de var. Ancak öyle bir grup türedi ki; onların derdi turizm değil, Trabzon'un dağları ovaları da değil.
Ne deniyor? Trabzon yabancılara satılmış.
2023 verileriyle konuyu ele alalım: Trabzon'da yabancılara satılan konut sayısı 548, Kocaeli'de 562, Yalova'da 937, Bursa'da 953.
Türkiye'nin en küçük yüz ölçümüne sahip ili Yalova'da yabancılara satılan konut sayısı Trabzon'un neredeyse iki katı. Trabzon'u sözde çok seven, yabancı istilasına karşı olduğunu iddia eden çevrelerden bahsi geçen Yalova ve diğer şehirler için tek cümle duyabildiniz mi?
Örneği biraz daha genişletelim: 2022 yılında Trabzon'da yabancılara satılan konut sayısı 1019, Samsun'da ise 1014. İki il arasındaki konut farkı sadece 5. Trabzon için söylenenlerin binde birini Samsun için söylediklerine şahit oldunuz mu? Söylemezler çünkü Trabzon'u Samsun'dan daha çok severler(!) Öyle mi?
Trabzon şehrinin itibarına ve insanına yönelik yapılan bu saldırılardan biz rahatsız oluyoruz. Dilimiz döndükçe, kalemimiz yazdıkça gündeme de getiriyoruz. Peki, şehrin önde gelen siyasetçileri, spor adamları ve iş insanları bundan ne kadar rahatsız oluyor?
Trabzon'a turizm özelinde yapılan saldırıları dert edinen birileri yok mu? Kim savunacak Trabzon'u?
Şehrin belediye başkanlarından siyasetçilerine, spor adamlarından iş insanlarına kadar herkese düşen bir sorumluluk var: Artık Trabzon'u hedefe koyanlara karşı birileri dur demeli. Beklentimiz, bir had bildirilmesi değil, üslubuyla ve insanları ikna edecek bir dille algıların çökertilmesi.
Trabzon'a yapılan saldırı ve algıların çökertilmesi yeter mi? Yetmez. Turizm üzerinden yapılan bu saldırılar bizi kamçılasın. Türkiye'de birçok şehre örnek teşkil edecek kadar planlı bir turizm hamlesi başlatalım. Şehrin önde gelenleri ve işin uzmanları bir araya gelse, mesele geniş bir portföyle ele alınıp çözüm önerilerinde birleşilse... Olmaz mı?