Trabzonspor'un eski futbolcularından Gökdeniz Karadeniz, kulüp dergisine özel açıklamalarda bulundu. Eski milli futbolcu; Trabzonspor kariyerinden Rubin Kazan kariyerine, teknik adamlık düşüncesinden oynamak istediği futbolculara kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
Gökdeniz'in Karadeniz'in açıklamaları şu şekilde;
"BAŞARILARIM TÜRKİYE'DE GÜNDEM OLMADI"
Rubin Kazan kulübü bana ve aileme çok değer verdi. Oraya gittiğimde çok büyük bonservis bedeliyle gittim. Çok büyük başarılar elde ettim. Benim kazandığım başarılar Türkiye'de fazla gündem olmadı. İstanbul medyası beni çok fazla gündeminde tutmadı. Oysa yurt dışında ben Trabzon'u değil, Türkiye'yi temsil eden Milli bir oyuncuydum. Rubin'de oynarken, "Tataristan, Türkiye'ye İspanya'dan daha yakın" demiştim. İspanya, Almanya ve Fransa'da oynayan oyuncular o dönem Türkiye'de çok fazla gündem oluyorken biz hiç gündem olmuyorduk. Ligin kalitesi, takımın durumu gibi faktörler de önemli ama başarılara, benim Rubin Kazan'da yaptıklarıma bakıldığı zaman, o dönemin en flaş ve formda Türk oyuncusuydum.
"TRABZONSPOR'DA KUPA KALDIRMAK İSTERDİM"
Bu nedenlerden dolayı içimde bir burukluk var. Türkiye'de hangi insanla konuşsam, beni sevdiğini, başarılı bulduğunu söylemesi bu burukluğumu azaltıyor. Kazan şehrinden mutlu ayrıldım. Bana yaptıkları jübile, ben ve ailem için gurur verici bir olay. Futbol hayatımı şampiyonluklar yaşayarak, kupalar kaldırarak noktaladım. Geriye dönüp baktığım zaman Trabzonspor'da şampiyonluk kupasını kaldırmayı çok isterdim. En büyük ukdelerimden biri Trabzonspor'da Şampiyonluk yaşayamamaktır. Bundan sonra saha içinde kalmak İstiyorum. Teknik direktör olarak futbol dünyasının içinde kendime yer edinmek ilk idealim. Bu konuda erkenden çalışmaya başladım. Futbolu bırakır bırakmaz Rubin Kazan'da Kurban Berdiyev'in yardımcılığını yaptım. Onunla geçen 5-6 ay teknik adamlık kariyerim var. Teknik direktörlük hayatımda beraber çalışacağım ekip arkadaşlarımı da belirledim. Ekibimde Türk ve yabancı antrenörler var. İyi bir teknik direktör olmak için kendimi eğitiyorum. Alabileceğim tüm eğitimleri almaya çalışıyorum. Yurtdışında birkaç alternatif var. Onların Üzerine de düşünüyorum. Yorumculuk yapmam içinde teklifler alıyorum.
"DOĞAN ÇOCUKLARA GÖKDENİZ İSMİ VERİLDİ..."
Trabzonspor bizim takımımız, kulübümüz. Trabzonspor olmasaydı belki benim futbola başlangıcım bu kadar iyi olmazdı. Futbolda altyapı çok çok önemlidir. Ben başka bir yerde olsam Trabzonspor'daki gibi altyapı eğitimi alamazdım. Trabzonspor bana her şeyi verirken, bizim de Trabzonspor'a kattığımız şeyler oldu. Doğan çocuklara Gökdeniz ismini veren yüzlerce aile oldu. Bu bile bana çok gurur veriyor. İnsanlar bizi sevmiş ve çocuklarına benim ismimi veriyor. Antalyasporlu Gökdeniz Bayraktar bu çocuklardan biri. Bana adının konulma hikâyesini anlattı. Ailesi bana olan sevgilerinden dolayı çocuklarına Gökdeniz ismini koymuş. Bu çok gurur verici bir olay.
"TRABZON'DAN AYRILIRKEN DAHA İYİ UĞURLANABİLİRDİM"
Trabzonspor taraftarı, altyapıdan çıkan futbolculara kıymet vermiyor. Abdülkadir Ömür sezon ortasındaki bir maç sırasında gözyaşlarına boğuldu. Kendimi onun yerine koydum. En az onun kadar üzüldüm. Allah'tan çok iyi toparladı. Yerli oyuncularımızın da hedefi olmalı. Hedefi olmayan oyuncu, gelişemez. Hem futbol ve hem de mental gelişimin ön şartı hedef. Rahmetli Özkan başkanımız 18-19 yaşında Trabzonspor forması verdi. Ağır bir sakatlık yaşıyordum. Fiziken ve ruhen iyi durumda olmadığım halde, kendime olan güvenimi kaybetmedim. O dönemki bazı 0yuncu büyüklerimin desteği de oldu. Bu altyapının ürünü, Trabzonlu bir oyuncu olarak o dönemde kulübe tarihinin en büyük bonservis bedelini kazandırdım. Trabzon'dan ayrılırken daha iyi uğurlanabilirdim. Des- tek görerek uğurlanabilirdim. Biraz daha sevgi görerek uğurlanmak isterdim. Kırgın değilim ama uğurlanmayı da bekledim. Rubin'de oynarken İstanbul kulüplerinden teklifler alsam da isterse seve seve dönerim de kabul etmedim. Trabzonspor
"AKIL HOCAM ÖZKAN SÜMER'Dİ"
Özkan Sümer bir ansiklopedi olsa onun için ancak bir şey söylenebilir. Dünyada onun gibi futbol adamı sayısı çok az. Futbol ve hayat bilgisi üst düzey bir insandı. Rusya'daki akil hocam Kurban Berdiyev, Trabzon'daki akıl hocam ise Özkan Sümer'di. Tamamen araştırma, belgesel konusu olan bir futbol duayeniydi. Türkiye'de her takıma parmağı dokunmuştur. Hala onun fikirlerinden yararlanıyoruz. Çok acı bir kayıp ama geriye dönüp baktığımız zaman iyi ki Trabzonlu, Trabzonsporluydu ki bizi Türk futboluna kazandırdı. Onun başkanlık yaptığı dönem boş sözleşmeye imza atıyorduk. Pazarlık yapma gibi bir durumumuz asla olmazdı.
"FORMAM TATARİSTAN MÜZESİNDE"
Fatih Tekke, Avrupa'nın önde gelen takımlarından biri olan Zenit'te oynadı. İspanya, Almanya gibi ülkelerin sıradan bir takımda oynamaktansa Zenit ve Rubin Kazan'da oynamak bana göre daha üst düzey bir durum. Ben o zaman italya, İspanya'da oynama hayali kurarken, kulübe en büyük teklif Rusya'dan geldi. İyi ki Rubin Kazan'da oynamışım diyorum. Elde edilen başarılar belli. UEFA Kupası şampiyonu oluyorsun, ligde şampiyonluk yaşıyorsun, Süper Kupa'da oynuyorsun, maçın adamı seçiliyorsun. Fatih, başka bir ülkeye veya takıma gitse bu başarılarla anılmayabilirdi. Rubin'e teknik adam olarak dönmemi isteyen mesajlar alıyorum. Trabzon'un plaka numarası olan 61'i Rusya'da sırtımdan çıkarmadım. Dediğim gibi önce ülkemi, Türkiye'yi ve Ay-Yıldızı orada temsil ettim. Rubin Kazan'ın tarihindeki tüm kupalarında ben varım! Ben başarmadım, takım halinde başardık. Dönerken, kaptan, efsane, komutan olarak döndüm. Liyakat nişanıyla taltif ettiler. 61 numaralı formayı emekliye ayırdılar. Formam, Tataristan müzesinde sergileniyor. Bu çok gurur verici bir olay.
"HUGO VE HAMSİK İLE OYNAMAK İSTERDİM"
Trabzonspor şampiyon olduğu sezon takım olarak büyük bir inançla oynadı. Oyun, mücadele, bütünleşme açısından baktığımız zaman gerçekten o sene bu seneydi. Trabzonspor saha içinde Hugo ve Hamsik gibi iki lider oyuncusunun katkısını gördü. İkisiyle de oynamayı çok isterdim. Bu iki oyuncu bizim dönemimizde olsaydı belki biz de çok daha farklı şeyler konuşuyor olacaktık. Takımın tamamı başarıyı istedi ve sahiplendi. Şampiyonluk sezonunda 'Trabzonspor istediği zaman gol atar görüntüsü vardı ve bu durum rakiplerde baskıya neden oldu. Dediğim gibi Hamşik büyük bir yetenek. Hamsik'in koştuğu her yer bir ders niteliği taşıyor. Doğru koşu yapabilen bir oyuncu. Profesyonellik anlamında birçok Trabzonlu oyuncuya örnek bir karakter.