Süper Lig'in 30. haftasında Trabzonspor, zorlu Fenerbahçe deplasmanına çıktı ve sahadan 4-1’lik ağır bir mağlubiyetle ayrıldı. Skorun ötesinde, bordo-mavililerin saha içi görüntüsü, kadro yapılanmasındaki ciddi sorunları bir kez daha gözler önüne serdi.
Bu karşılaşmada açıkça görüldü ki Trabzonspor’da kadro, yapısal ve sistematik açıdan başarısız olmaya mahkûm bir şekilde oluşturulmuş. Takım planlaması; hem rotasyon hem oyuncu profilleri hem de fiziksel yeterlilik açısından sınıfta kaldı.
Zayıf kadro planlaması en temel sorun olarak karşımıza çıkıyor. Sezon başında yapılan transferlerle oluşturulan yapı, takımın oyun planına uygun değil. Mevcut oyuncu profilleri birbirini tamamlamıyor.
Rotasyon eksikliği, özellikle sezonun bu kritik döneminde Trabzonspor’u savunmasız bırakıyor.
Alternatifsiz bir yapı, hem sakatlıkların etkisini artırıyor hem de yorgunluk kaynaklı performans düşüşlerini tetikliyor.
Nitekim sakatlıktan dönen oyuncuların takıma entegrasyon süreci de başarısız ilerliyor. Ritmini bulamayan oyuncular, hem kendine hem takıma zarar veriyor.
Ortada dengesiz kurulmuş bir kadro var. Dengesizlik, futbolda her zaman bir şeylerden feragat etmeyi beraberinde getirir.
Fenerbahçe karşısında özellikle ikinci yarıda fiziksel olarak çöken bir Trabzonspor izledik. Bu lig, fiziksel mücadeleyi ve oyun disiplinini zorunlu kılıyor. Trabzonspor ise bu yapıya uygun bir takım görüntüsü veremedi.
Maçın genelinde bordo-mavili takım, atletik, çalışkan, oyun kurma becerisi olan ve birbirini tamamlayan oyunculara ne kadar ihtiyaç duyduğunu gösterdi.
Özellikle baskı altında kolay dağılan bir takım görüntüsü veren Trabzonspor’da, psikolojik kırılganlık da dikkat çekiyor. Oyun içinde direnç gösteremeyen bir yapıyla, şampiyonluk hedefinden bahsetmek hayal olur.